'Cami yıkar daha güzelini yaparız'

Başbakan Tayyip Erdoğan, tüm sorunların çözümü için tek zemin olarak siyaseti işaret ederek, "Silah, şiddet, molotof demokrasinin yolu değildir" uyarısı yaptı. Samsun'da kendisini eleştiren MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, "Cami yıkacakmış... Milletin vergileri ile Akdamar kilisesini yapıyor" sözlerine de, ismini anmadan yanıt veren Erdoğan, "Camiyi yıkmak gerekirse daha güzelini hemen yanında yaparız. Bu ülkede benim Ermeni Ortodoks vatandaşım var. İbadet imkanını sağlamak benim görevim" dedi. Erdoğan, Van ziyaretinin ikinci gününde Özalp ve Erciş ilçelerinde şu mesajları verdi.
Silah, şiddet, molotof demokrasinin yolu değildir. Esnafımızı, kepenklerini indirmeye mahkum etmek özgürlük mücadelesi değildir. Ne biliyorsak masada konuşalım. Hepsinden öte 4 yılda bir genel, 5 yılda bir yerel seçimde hür irademizle, gelelim sandıkta kararımızı verelim ve bu karara da herkes saygı duysun.
Huzurdan, barıştan, kardeşlikten rahatsız olup; gençlerimizi yine ölüm tuzağına çekmek isteyenler var. Kandan beslenmeyi alışkanlık haline getirenlere artık fırsat vermeyeceğiz. Her meselenin çözüm zemini siyasettir. Silah ve şiddet hiçbir meseleyi çözmemiştir, çözemez.
Ben bir söz verdim. 'Muhalefetin genel başkanlarının ismini ağzıma almayacağım' dedim. Ben sadece zihniyet eleştirisi yapacağım. Onlar varsınlar hakaret etsinler. Samsun'dan bana hakaret ediyor diyor ki, 'Cami yıkacakmış', öbür taraftan 'Milletin vergileri ile Akdamar kilisesini yapıyor' diyor. Biz bir ifadeyi kullanırken itikadi bütün değerleri bilerek kullanırız. Camiyi yıkmak gerekirse ifadesi ile kullanılmıştır. Onu yıkarken, daha güzelini hemen yanında yaparız ifadesi yanında var. Şu anda cami yapmanın yanında biz bu işi yaşarız ama bunu yaşamayanların bize böyle bir ifade göndermesine benim halkım inanmaz. Erdoğan ve arkadaşları nedir, milletim iyi biliyor.
İŞİN CAHİLİLER
Bu ülkede benim Ermeni Ortodoks vatandaşım var. Bu vatandaşlarımın hukukunu korumak bizim görevimiz değil mi? Bunlar bu işin de cahili. Benim ülkemdeki Ermeni vatandaşım vergi ödüyor. Onun da inancını yerine getirmesini, ibadet imkanını sağlamak benim görevim. Ben bunu hem İslami hem vicdani hem insani hem de hukuki vazifem olarak yapıyorum. Bu iş cahil ile yapılacak iş değildir. Devlet sorumluluğun farkında olmayanların idraki ile bu iş olmaz.
Bu ülkede kim varsa hepsinin iktidarıyız. Hıristiyan'ın da, Müslüman'ın da, Musevi'nin de. Hepsine hizmet etmek görevimizdir. Adama demezler mi? 'Almanya'da 5 bini aşkın mescit var. Onlar müsaade ediyor da sen neden müsaade etmiyorsun?' Bunlar dünyadan da bihaber. Benim Fransa'da, İsviçre'de Avusturya'da, Belçika'da vatandaşlarım var. Oraların yönetimleri onların ibadet etme hürriyetine gerekli desteği verirken, sen burada gerekli desteği vermezsen sormazlar mı adama? Biz bunlar gibi düşünmüyoruz. Biz ama asli unsurlar, ama azınlıklar hepsinin hukukunu koruyoruz, koruyacağız. 'Hıristiyan'ın da, Müslüman'ın da, Musevi'nin de hatta ateistin de hukukunu koruyacağız' dedik, koruyoruz.
ERDOĞAN: MALİKİ GELECEK
Başbakan Tayyip Erdoğan, Irak ilişkilerinde yeni dönem için önemli ipuçları verirken, "Irak Başbakan'ı Nuri El- Maliki Türkiye'ye gelebilir ardından benim iadei ziyaretim olacak. Irak ile geciken adımlar ile ilgili çalışmalarımız var" dedi. Erdoğan, bölge için büyük öneme sahip İran'la raylı sistem çalışmalarının kısa sürede sona ereceğini de müjdeledi. Van'da Sivil Toplum temsilcileri ile bir araya gelen Erdoğan, şunları söyledi:
(Irak) Sınır kapıları ile ilgili açılması noktasında teklif var. Konuyla ilgili aslında 7 kapıyla ilgili çalışmamız var. Öyle zannediyorum ki Kasım ortalarında dışişleri bakanımın bir Irak ziyareti olacak. Ardından galiba Maliki'nin bir Türkiye ziyareti olacak ardından da benim bir iade-i ziyaretim olacak.
(Kaçak mazot için 1 kerelik af) Bizi hırsızlığa niye ortak ediyorsunuz? Ama "buranın geçim şartı" diyorlar. Arkadaş yapma. Niye helal yoldan kazanmak varken haram yola başvuruyoruz?
(Engellilere göre şehirlerin yapılanması) Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile tüm bakanlıklarımıza verdiğimiz bir süre var. 2014 sonu 2015'e kadar belediyeler bütün engellileri gözeten düzenlemeleri yapmazlarsa ödeyecekleri cezalar yüksek olacak.