'Çocuklarımız yarış atı olmaktan kurtulsun'

Başbakan Tayyip Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler Günü mesajını Trabzon'dan verdi. Başbakan Erdoğan, dershane tartışmalarına değinerek, "Büyük Türkiye'yi biz böyle bir eğitim sistemiyle inşa edemeyiz. Çocukların anaokulundan başlayarak adeta bir yarış atına dönüştürüldüğü üniversite bitinceye kadar hayattan koptukları bir sistem sağlıklı değildir" dedi. 2 günlük Trabzon ziyaretinde Akyazı Spor Yerleşkesi ile Trabzonspor tesislerinin temel atma, Vakfıkebir ilçesinde Sahil Belediye Otoparkı, Araklı ilçesinde ise toplu açılış törenlerine katılması programlanan Erdoğan, bir sürpriz yaparak dün sabah Trabzon Valiliği tarafından Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi'nde düzenlenen Öğretmenler Günü kutlama programına gitti. Erdoğan'ın Trabzon'dan verdiği mesajlar şöyle oldu:

DERSHANE KRİZİ
Şubat'ta 10 bin öğretmen ataması gerçekleştireceğiz. Ağustos'ta 40 bin öğretmen daha ilave edeceğiz. Şu anda bizim 126 bin öğretmen açığımız var. Ancak hepsini aldığımız anda öğretmenimize vermemiz gereken zammı veremeyiz. Olmayan verilmez ki var olan verilir. Bizden önce hem öğretmen açığı vardı hem de düşük ücrete çalıştırılıyordu.
400 bin öğretmenin atamasını yaparken ücretleri ciddi miktarda artırdık. Göreve yeni başlayan yeni bir öğretmenin maaşı 2002'de 470 lira iken Temmuz 2013 itibariyle yüzde 303 artışla, 1894 liraya yükseldi. Ayda aldığı ek ders ücreti 165 lira iken, 543 liraya yükselttik. Göreve yeni başlayan öğretmenin 2002'de 635 lira olan toplam maaşı 2437 lira oldu.
Büyük Türkiye'yi biz böyle bir eğitim sistemiyle inşa edemeyiz. Çocukların ana okulundan başlayarak adeta bir yarış atına dönüştürüldüğü, üniversite bitinceye kadar, hayattan koptukları bir sistem sağlıklı değildir. Çocuklarımız oyun oynayamıyor, sohbet edemiyor, spor yapamıyor, sanata vakit ayıramıyor. Hafta içi beş gün git gel okul, hafta sonu iki gün git gel dershane.
Az önce fen lisesi öğrencilerini dinledik. Soralım birçoğu dershaneye gidiyordur. Okudukları yer fen lisesi. Yüzde 95'i dershaneye gidiyor. Fen lisesi bu yahu. Bu benim oradaki hocalarıma saygısızlık değil mi? Sanki bu öğretmenlerimizin bu yavrular üzerinde hiç emeği yok. Senin dershanenin başarılı öğrencisi değil, okulunun başarılı öğrencisi. Öğrendiği sadece test tekniğini öğreniyor. 13 yılın özetini hemen orada 9 ayda mı veriyor? Birbirimizi kandırmayalım.
Eğitim öğretimde bir katkınız olsun istiyorsanız, ey dershane sahipleri. Bir araya mı gelirsiniz, size teşvik verelim. Gidin okullarınızı kurun. Sizlere ucuz kredi verelim. Vergide muafiyet getirelim. Sınıflarda öğrenci garantisi verelim. Hiç olmazsa şunu da söyleriz. Fakir fukaranın çocuğunu da böyle bir özel okula gönderdik. Hadi gelin samimiyseniz bunu yapalım.
Efendim benim elimde birikmiş öğretmenler var. 40 yaşın üzerindekiler ne yapacak diyor. Biz 40 yaşın üzerindekini de alacağız. Bize bahane uydurmayın. Mesele bu ülkede bir fitne bir nifak oluşmasın.
Benim çocuklarım bu ülkede katsayı engeline katıldı. Başörtü engeline takıldı. Kızım imam hatip okuyamamayla karşı karşıya kaldı. Ben kızımı Araklı'ya gönderdim, kimseye duyurmadan burada okuttum. İlk defa açıklıyorum... Burayı bitirdikten sonra Amerika'da okudu. İngiltere'de masterını yaptı. Demek ki başörtülü de okuyabiliyormuş.
'Çoğu gitti, azı kaldı' diyoruz ve yolumuza devam ediyoruz. Çünkü 'Biz yıkmaya değil, vallah yapmaya geldik' diyoruz. Biz istiyoruz ki doğu ile batı daha yakın kardeş olsun.
Birileri diyor 'Ben Türk'ün partisiyim', öbürü diyor 'Ben Kürt'ün partisiyim.' Biz Türk'ün de Kürt'ün de Laz'ın da Çerkez'in de Gürcü'nün de Abhaza'nın da Roman'ın da ne varsa hepsinin partisiyiz. Hepsinin iktidarıyız. Onlara hizmet için varız.
Biz şehitlerimizin ruhunu incitmeyiz. Uysal koyun değiliz. Şehitlerimizin aziz hatırası söz konusu olursa ona el uzattırmayız, birliğimiz, vatanımız, bayrağımız, devletimiz söz konusu olursa onlara dil dahi uzattırmayız. Meclis iradesine, millet iradesine el de dil de uzattırmayız.
Türkiye'nin kavuştuğu bahar iklimini inşallah hiç kimse evvel allah geri çeviremeyecek. Bugünlere hep birlikte geldik.
Mısır'a mesaj
Başbakan Tayyip Erdoğan, Mısır-Türkiye diplomatik ilişkilerindeki son gelişmeye ilişkin, "Devletler arasında duygular konuşursa kaybeden, duygusuyla hareket eden olur. Biz duygularımızla hareket etmiyoruz" dedi. Erdoğan: "Ordunun yeri bellidir. 3 bin 500 Mısırlının katili olarak anılmak mı iyidir, mazlumun yanında olmak mı? Biz mazlumun yanındayız" diye konuştu. Bu arada Türkiye- Mısır ilişkilerinin maslahatgüzar düzeyine indirilmesinin ardından, Dışişleri Bakanlığı tarafından 'istenmeyen adam' ilan edilen Mısır'ın Ankara Büyükelçisi Abderahman Salaheldin İstanbul'a geldi.