Slovenya Cumhurbaşkanı Pahor, Ankara'da

Gül, Slovenya Cumhurbaşkanı Borut Pahor onuruna Çankaya Köşkü'nde resmi akşam yemeği verdi. Gül, Konuk Cumhurbaşkanı ile misafirleri Büyük Şeref Salonu'nun girişinde karşıladı. Yemeğe, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ile Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın yanı sıra milletvekilleri, akademisyenler, iş adamları ve sanatçılar katıldı. Gül ve Pahor'un, iş adamı İzzet Bayraktar ile tokalaştıktan sonra sohbet etmesi dikkati çekti.
Yemekte konuşan Gül, Pahor ve beraberindeki heyeti Türkiye'de ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade ederek, Slovenya'nın, üst düzey ziyaretlerde son yıllarda güçlü bir ivme yakalanan dost ve müttefik bir ülke olduğuna işaret etti. İki ülke arasında 2009'dan bu yana çeşitli vesilelerle cumhurbaşkanı düzeyindeki altıncı ziyaretin gerçekleştirildiğin anımsatan Gül, kendisinin 2010 yılında Slovenya'ya yaptığı ziyaretten unutulmaz hatıralarla döndüğünü belirtti.
Gül, Pahor ile eylül ayında New York'taki görüşmelerinin ardından kısa süre sonra bir kez daha bir araya gelmekten kıvanç duyduğunun altını çizerek, Konuk Cumhurbaşkanı ile 2011 yılında Başbakan olarak Türkiye'ye geldiğinde İstanbul'da görüştüklerini hatırlattı. Gül, Cumhurbaşkanı sıfatıyla Türkiye'ye gerçekleştirdiği bu ilk resmi ziyaret vesilesiyle, Pahor'a ve Sloven misafirlerine "Hoşgeldiniz" dileklerini iletti.

PAYLAŞILAN ORTAK GEÇMİŞ

Ortak bir geçmişi paylaşan Balkanlar'ın doğu ucunda Türkiye'nin, batısında da Slovenya'nın yer aldığını dile getiren Gül, halklar arasında sağlam köklere dayanan tarihi ve kültürel bağların mevcut olduğunu aktardı.
Gül, meşhur Sloven seyyah Aşkerts'in 19. yüzyıla ait notlarının, dönemin İstanbul'unu çarpıcı biçimde tasvir ettiğini ve halklar arasındaki tarihi yakınlığı çok müşahhas biçimde ortaya koyduğunu söyledi.
İki ülkenin bugün ise bölgede barış, istikrar ve refahın yaygınlaştırılması için çalıştığını ve böylece, ortak ilke ve değerleri paylaşan ve siyasi kimliğinin oluşumuna katkıda bulunulan Avrupa'nın güvenlik, istikrar ve refahına katkıda bulunulduğuna işaret eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu güçlü temel üzerine bina edilen yakın ve dostane ilişkilerimizin, her alanda en ileri seviyelere taşınması ortak hedefimizdir.
Bu anlayışla 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Slovenya'yı 1992'de tanıdık. 1993'te Lubliyana'daki Büyükelçiliğimizi faaliyete geçirdik. Slovenya'nın Ankara'daki Büyükelçiliği ise 1996'da açıldı. Diplomatik ilişkilerin ve büyükelçiliklerin kurulmasıyla, ilişkilerimiz her alanda gelişip, güçlenmiştir.
Slovenya'nın Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşmesini en başından itibaren kuvvetle destekledik. Dost Slovenya'dan da AB üyelik sürecimizde her zaman güçlü ve görünür destek gördük.
Bugün de Avrupa Birliği, ülkelerimiz arasında önemli bir işbirliği alanıdır. Ayrıca Balkanlar'dan Avrupa'nın geleceğine, enerji güvenliğinden küresel ekonomik kriz ve terörizme kadar uzanan çok geniş bir yelpazede iş birliği yapıyoruz."
İLİŞKİLERİN TANIMI "STRATEJİK ORTAKLIK"

Gül, ilişkilerin 2011 yılından bu yana stratejik ortaklık olarak tanımlandığını vurgulayarak, her alana yansıtılan işbirliğini somut projelerle taçlandırmak istediklerini belirtti.
Bu kapsamda, Slovenya Stratejik Konseyi'nin 2012 yılından bu yana, Türkiye'yi Sloven şirketler için yatırımlar açısından öncelikli altı ülke arasında saymasını memnuniyetle karşıladıklarına değinen Gül, ziyaretin bu yöndeki çalışmalara ivme kazandıracağını da vurguladı.
Gül, Pahor'un himayesinde yarın İstanbul'da düzenlenecek Yatırım Konferansı'nın, iş çevrelerinin birbirlerini daha yakından tanımasını sağlayacağını ve iş, ticaret, finans, yatırımlar gibi alanlardaki iş birliğine hız vereceğini dile getirerek, "Türk yatırımcıların, bilhassa Slovenya'daki özelleştirme sürecine ilgi göstereceklerine inanıyorum. Ayrıca Türk ve Sloven iş adamlarının, Balkanlar'ın barış ve istikrarını pekiştirecek ortak projelere de imza atabileceklerini düşünüyorum" diye konuştu.
Ağustos 2010'dan bu yana Sloven vatandaşlarına yönelik olarak uygulamaya konulan vize muafiyeti ve THY'nin haftanın her günü karşılıklı olarak düzenlediği doğrudan seferlerin bu bağlamda çok önemli avantajlar sunduğuna dikkati çeken Gül, "Türkiye-Slovenya ilişkilerinin en kalıcı ve geleceğe güvenle bakmamızı sağlayan unsuru, hiç şüphesiz insandan insana bağlardır. Bu anlamda son yıllarda Slovenya ve Türkiye'yi ziyaret eden vatandaşlarımızın sayısındaki artış memnuniyet vericidir. Sloven sporcu ve antrenörlerin futbol, basketbol, yüzme, kayak, yelken ve buz hokeyi gibi alanlarda Türk sporunun gelişmesine yaptığı katkılar ise takdire şayandır" değerlendirmesinde bulundu.
Gül, Slovenya'da da Türk sanatına, edebiyatına, sinemasına, dizilerine ve müziğine artan bir ilgi bulunduğundan haberdar olunduğunun altını çizerek, "Türk sanatçıların, Slovenya'da saygın etkinliklerde yer alması hepimizin göğsünü kabartmaktadır. Serdar Özkan adlı yazarımızın kaleme aldığı 'Kayıp Gül' adlı eserin, Slovenya'da uzun süre en fazla satanlar listesinde yer alması, hiç şüphesiz bu alandaki etkileşimi üst seviyelere çıkartmıştır" ifadesini kullandı.
Gül, konuşmasının sonunda ziyaretin, iki ülke arasındaki iş birliğine her sahada güçlü bir dinamizm kazandıracağını söyledi.
SLOVENYA CUMHURBAŞKANI PAHOR

Pahor da heyetiyle gerçekleştirdiği ziyaretten büyük bir şeref ve memnuniyet duyduğunu belirterek, "Ben size her zaman dostunuz olarak geldim ve bu sefer de Slovenya halkını temsil eden Cumhurbaşkanı sıfatımla dostunuz olarak ziyarette bulunuyorum. Göstermiş olduğunuz misafirperverlik nedeniyle şükranlarımı ifade etmek ve misafirperverliğinizi, ülkeme ve halkıma yönelik iyi niyetinizin bir nişanesi olarak gördüğümü belirtmek istiyorum" ifadesini kullandı.
İki ülke arasında görüş ayrılıkları bulunduğu zaman dahi bunları dostane bir ortamda değerlendirebilecek kadar yakın birer dost ve müttefik olunduğuna işaret eden Pahor, "Aslında, hem bugün hem de gelecekle ilgili o kadar çok ortak ve örtüşen çıkarımız var ki geleceğe baktığımızda iş birliğimizi ve dostluğumuzu bu ziyaretin de katkısıyla her alanda pekiştirebiliriz" dedi.
Pahor, üst düzey siyasi temsilcilerden, etkili iş çevrelerine kadar pek çok kesimle yaptıkları toplantılar sayesinde, ortaklık için çok iyimser bir perspektif sağlayan bu ziyaretten ötürü Cumhurbaşkanı Gül'e teşekkür ederek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin Avrupa'ya yönelik hedefleri açısından ülkemin sağlam desteğinin bir kere daha altını çizmek istiyorum" diye konuştu.