Güçlü ve güvende

Türkiye'nin ilk Havadan İhbar ve Kontrol uçağı Konya'da hizmete alındı. Başbakan Erdoğan törende projenin önemini anlattı:
Toplam bedelin yüzde 50'den fazlası ülkemize dönecek. Bu coğrafyada askerimizi kimseye muhtaç etmeyeceğiz
Türkiye'nin gökyüzündeki gözü kulağı olacak Barış Kartalı, Konya'da düzenlenen törenle Türk Hava Kuvvetleri'nin envanterine girdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Barış Kartalı ile sınırların daha etkin gözetleneceğini belirtirken, Başbakan Erdoğan atılan bu adımlarla Türk askerinin kimseye muhtaç olmayacağını söyledi. Türkiye'nin ilk Havadan İhbar ve Kontrol Uçağı olan Barış Kartalı 6 yıl gecikmeli olarak Türkiye'ye teslim edildi. Barış Kartalı için Konya 3'üncü Ana Jet Üs Komutanlığı'nda tören düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk katıldı. Törende ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone de yer aldı.
"MUHTAÇ OLMAYACAĞIZ"
Törende bir konuşma yapan Başbakan Tayyip Erdoğan, önümüzdeki yıl içinde alınacak 4 uçakla daha birlikte Hava Kuvvetleri'nin çok da büyük bir güce kavuşacağını söyledi. Erdoğan "Bu projenin toplam bedelinin yüzde 50'sinden fazlası yatırım, projeye doğrudan katılımla ülkemize geri kazandırılmıştır. İleride olabilecek muhtemel ihracat projelerinde de bu birikimi kullanabileceğiz. Tüm bu çalışmalarla gayemiz, bu coğrafyada askerimizi kimseye muhtaç etmemektir" diye konuştu. Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: "Devam eden ve yeni başlayacak olan projelerimizle 2023 yılında savunma sanayisi alanında dışa bağımlılığımızı inşallah yüzde yüze yakın bir oranda ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Uçaklarımızın, yakın coğrafyamızın çalkantılı ve istikrarsızlık içinde olduğu bir dönemde hizmete giriyor olmasını çok çok önemsiyorum. Barış Kartalı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gören gözü olacak, her türlü erken uyarıyı yerine getirecektir. Biz kendi insanımıza, kendi mühendislerimize, kendi teknisyenlerimize, firmalarımıza güvendik, onlara her türlü desteği sağladık. Bugün geldiğimiz yere baktığımızda verdiğimiz emeklerin karşılığını almaya başladığımızı görüyoruz. Donanmamız büyük ölçüde milli gemilerimizle donatıldı. Şimdi havuzlu çıkarma gemimizle birlikte çok daha farklı bir güce ulaşmış olacağız. Uçaklarımızın modernizasyonunu kendi imkânlarımızla gerçekleştiriyoruz. ATAK helikopterlerimizin üretimine başladık. Bugün ayrıca bir imza attık, genel maksat helikopterleriyle ilgili 3.5 milyar dolarlık bir adımı attık ki, burada 109 helikopter inşallah TSK'ya katılıyor. İnsansız hava araçları geliştirme aşamalarını başarıyla tamamladı, milli uydularımızı fırlatıyoruz. A400M nakliye uçaklarının ilkini teslim alacağız." Başbakan Erdoğan'ın ardından konuşma yapan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise, Türkiye'nin 1'inci Dünya Savaşı'nda uçak kullanan bir millet olduğunu, otomobilden önce uçak ürettiğini hatırlatarak, Barış Kartalı ile birlikte kritik bir eşiğin daha aşıldığını söyledi. Gül konuşmasında şu mesajları verdi:
DIŞA BAĞIMLILIK BİTECEK
"Bunu basit bir tedarik işlemi olarak görmemek gerekir. Birçok yerli tedarikçinin ve şirketin de bu çalışmalara katıldığı ve neticede karşılıklı birçok teknoloji transferinin ve bilgi akışının olduğu açıktır. Bu uçaklar sadece radar işlemi de görmemektedirler, her biri aynı zamanda uçan komuta kontrol merkezi olan uçaklardır. Bu özellikleriyle kuvvet çarpanı mahiyeti taşımaktadır ve gücümüze güç katmaktadır. Sınır kontrollerimizi daha etkin yapmamıza ve Avrupa'nın güney kanadının en etkin korunmasına yol açacaktır."
ARTIK KENDİ MALIMIZ

AWACS'larla İkinci Körfez Savaşı sırasında tanıştıklarını hatırlatan Gül şöyle devam etti: "O gün misafir olarak gelen AWACS'lar bugün artık kendi malımız ve kendi envanterimizdedir. Öyle ki bu uçakları her gördüğümüzde 'bunlar ne zaman gelecek' diye beklerdik. Bu uçaklara sahip olmak Türkiye için büyük bir gurur kaynağıdır. Bunlar sadece bizi güçlü hale getirmedi aynı zamanda caydırıcılığımızı da çok daha pekiştirdi. Güzel bir söz vardır; Cenge hazır olacaksınız ki, sulh istiyorsanız. İsmini de Barış koydunuz ama dörde tamamlanacak. Dördünün ismini de Doğu, Batı, Kuzey, Güney şeklinde gayet güzel tespit etmişsiniz. Bundan dolayı tebrik ediyorum, bu uçakların hayırlı olmasını diliyorum." Başbakan Erdoğan daha sonra Konya Bilim Merkezi inşaatını gezerek bilgi aldı.