'İrtibatlarını kesiyoruz soruşturma bekleyin'

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Londra gezisi dönüşü uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Paralel yapıya soruşturma başlatılıp başlatılmayacağına ilişkin Arınç "Tedbir almakla adamı cezaevine tıkmıyoruz. Birbirleriyle irtibatlarını kesmeye çalışıyoruz. Memurların o kadar güçlü güvenceleri var ki yürütmeyi durdurma kararı alıyorlar. Memurlar 657'ye tabi olmak istiyor. Sözleşmeye yanaşmıyor. Neden herkes kadro istiyor? Sonra 'Ali kıran baş kesen olacak' bana dokunamazsın diyor. Soruşturma bekleyin tabii. İşten el çektirme, görev yeri değiştirilebilir. Sonrasında memuriyet suçuyla ilgiliyse disiplin soruşturması. TCK'ya uygunsuz hareket etmişse... Ama toplu dava açılmayacaktır. Herkesin bireysel suçu varsa yargı tarafından yerine getirilecektir" dedi. Arınç'ın açıklamalarından başlıklar şöyle:
BÜYÜK HARFLE YAZDIK : (7 Şubat krizi) O zaman farkına varıldı. Aslında Başbakanın izni olmadan soruşturma yapılamıyor. Buna rağmen savcı çağırdı. Savcının çağırması bu sistem içinde hâkimin tutuklamasına yol açacaktı. Baktık adamların niyeti kötü, hem çözüm sürecine hem de MİT'e operasyon var. Daha büyük harflerle yazdık bunu, gözlerine sokmak için. 26'ncı maddeyi daha belirgin hale getirdik.
MİT'E ŞAHSİYET KAZANDIRDI : MİT'in yapılanmasında, görev ve sorumluluklarında yasal düzenleme ihtiyacı 2009'dan bu yana konuşuluyordu. Hakan Fidan, MİT'e bir şahsiyet kazandırdı. Bence başarılı bir müsteşar. O da içerideki yapılanmaya baktı, eksiklikleri gördü. Bunların giderilmesi için istekte bulunmuş olabilir.
BAŞBAKAN BİLİR: (Erdoğan Köşk'e çıkarsa Başbakan kim olur?) Pazardan alacak halimiz yok, partinin içinden olacak, aslan gibi 300'den fazla insan var. Kendime böyle bir pay biçmiyorum. Ama konjonktürün ne getireceğini, kime bu görevin verileceğini Başbakan'dan başka kimse bilmez.
KAVGA BEKLENMESİN : Abdullah Bey ile Tayyip Bey arasında sorun çıkmaz. Birbirlerine Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı ikram etmiş insanlardan hiçbir zaman kavga beklenmesin. Kim olmak isterse birbirlerini kucaklayacaklar veya başka biri olacaksa da müşterek kararla ortaya çıkar. Çok güzel bir geçiş süreci olacak. Birbirimize güveniyoruz. Uzlaşmamız kolay olur.
KILIÇDAROĞLU ENDİŞE ETMESİN: (Türkiye muhaberat devleti mi oluyor? eleştirilerine) Allah korusun, olur mu öyle şey, 11 yılda yaptıklarımızı çöpe mi atacağız? Ne demek muhaberat devleti? Kılıçdaroğlu söylüyor onu. Aslında öyle olacaksa sevinmesi lazım. Muhaberata çok da uzak değil ki. Esad rejimini o kadar seven ve destekleyen bir insanın endişe etmesine gerek yok.
Üç dönem kuralına Halid Bin Velid modeli
Arınç AK Parti'deki 3 dönem şartı kuralını değerlendirirken Halid Bin Velid örneğini şöyle anlattı: "Halid Bin Velid, Uhut Savaşı'nda Müslümanlara savaş kaybettiren daha sonra Müslüman olup Hz. Peygamberimizin çok sevdiği bir sahabe. Sonra uzun süren bir savaşta iki taraf da yoruluyor, tükeniyor. Yeni takviye de yok, savaş kaybedilme durumuna geliniyor. Askeri bir deha olan Halid Bin Velid, Peygamberimize ön saftakileri arkaya arkadakileri ön safa alalım. Peygamberimiz 'Bunun hikmeti nedir?' diye soruyor. İki hikmeti var. Bir, önde çarpışanlar çok yoruldu arkadakiler daha dinlenik, bunlar arka safa geçerlerse rahat eder, arkadakiler de daha güçlü çarpışır. İkincisi de psikolojik. Takviye güç geldiğini sanırlar. Peygamberimiz bunu kabul ediyor ve savaş başarıyla sonuçlanıyor."