Kumpasın fotoğrafı

Parelel yapının Eski Ankara İl Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'e kurduğu belgeli kumpasın ardından 2009'da Altındağ İlçe Emniyet Müdürlüğü yapan İbrahim Seydioğulları'na hazırlanan komplo da 5 yıl sonra fotoğrafıyla ortaya çıktı. Paralel yapının, Seydioğulları'nı Özdemir gibi cezaevine göndermek için organize bir suç örgütüne dahil etmeye çalıştığı belirlendi. Kumpas adım adım şöyle kuruldu: Paralel yapı önce polis şefinin sorumluluk bölgesindeki tombalacılara yönelik operasyon için düğmeye bastı ve fiziki-teknik takip başlattı. Takipte geçmiş yıllarda Adana'da Seydioğulları ile birlikte çalışan ve emekli olduktan sonra Ankara'ya gelerek tombala işine bulaşan emekli polis memuru H.B. tespit edildi. H.B.'nin zaman zaman hastane işlemleri için Seydioğulları'ndan yardım istemesini fırsata dönüştürmek isteyen paralel yapı harekete geçti.
KURYE, POLİSİN ADINI KULLANDI
Organize Bürosu'nun takibindeki H.B.'nin Seydioğulları ile irtibatı tespit edilince paralel yapı, sahte delil için bir kurye görevlendirdi. Kurye, H.B.'nin TC kimlik numarasıyla bankaya gitti. Seydioğulları'nın hesap numarasını vererek 500 TL yatırmak istediğini belirtti. Görevlinin kimlik istemesi üzerine kurye, kimliğinin yanında olmadığını vatandaşlık numarasıyla işlem yapmak istediğini belirtti. Banka görevlisi, ATM'den vatandaşlık numarasıyla işlemini yapabileceğini söyledi. Kafasında kasket, gözünde dereceli gözlük ve siyah palto bulunan kurye dışarı çıkıp 6 Mayıs 2009'da saat 11.38'de 500 TL'yi emekli polisin vatandaşlık numarasını kullanarak emniyet müdürünün hesabına yatırdı. Ardından kayıplara karıştı. Bu tarihten 5 gün sonra internet üzerinden hesaplarını inceleyen Seydioğulları kaynağı belirsiz 500 TL'yi fark etti. Bankadan parayı kimin yatırdığını sordu. Yaşadığı kısa süreli şaşkınlığın ardından görüştüğü H.B.'den, "Böyle bir para yatırmadım. Hatta hesap numaranı bile bilmiyorum" yanıtını aldı. Tuzak kurulduğundan şüphelenen Seydioğulları, bankayla görüşüp parayı hesabından sildirdi. Savcılığa gidip şikâyetçi olan polis şefi, banka dekontu ve güvenlik kameralarının incelenerek parayı yatıran art niyetli kişi ya da kişilerin tespit edilmesini istedi.
KAMERAYA TAKILDI
Savcılık izniyle kamera kayıtları incelendi. Kuryenin görüntüleri ve yaptığı işlemler tek tek tespit edildi. Tanınmamak için kasket ve dereceli gözlük taktığı belirlenen kuryenin, bedenine göre hayli büyük olduğu gözlenen bir palto giydiği de dikkat çekti. ATM'nin krokisi çizilerek kuryenin boyu tahmin edilmeye çalışılsa da açık adresi ve kimliği bir türlü tespit edilemedi. Paralel yapının takibindeki Seydioğulları 12 Mayıs'ta savcılığa yaptığı suç duyurusunun ardından 2 Haziran'da düzenlenen "06 Av" kod adlı suç örgütü operasyonunda gözaltına alınmaktan kıl payı kurtuldu. Paralel yapı, "Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve kumar oynatmak" iddiasıyla başlatılan operasyon kapsamında emekli polis memuru H.B.'nin de aralarında bulunduğu 30 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerle herhangi bir örgütsel bağlantısının bulunmadığını ileri süren emekli polis, "İbrahim Seydioğulları ile yaptığım telefon görüşmelerinde hastalığımdan bahsettim. O da bana doktor temin ediyordu" dedi. Ayrıca ifadesinde Seydioğulları'nın hesabına para yatırmadığını savunarak, para yatıran kişinin görüntülerinin kendisine ait olmadığını, "Kanaatimce bu Seydioğulları'na yapılmış bir komplo olabilir" diye ifade verdi.
MÜDÜR, PASİF GÖREVE ÇEKİLİP SORGULANDI
İsmi bu operasyonla ilişkilendirilerek teşkilat içerisinde itibarsızlaştırılmak istenen İbrahim Seydioğulları operasyonun ardından 30 Haziran'da yapılan atamalarda Altındağ İlçe Emniyet Müdürlüğü'nden alınarak Polis Akademisi Başkanlığına gönderildi. Hakkında soruşturma başlatılan Seydioğulları'nın ifadesine başvuruldu. Polis Başmüfettişlerine ifade veren Seydioğulları'na emekli polis memuru H.B. ile yaptığı, "Hastane, ilaç ve maç" diyaloglarının geçtiği 17 ayrı telefon görüşmesi soruldu. H.B.'yi birlikte çalıştığı dönemden tanıdığını belirten Seydioğulları, "Emekli olduktan sonra Ankara'da tarım ve hayvancılık işleriyle uğraştığını biliyordum. Kumar oynatmak ve yer temin etmek suçlarıyla uğraştığını bilseydim zaten samimiyetimi keserdim" diye savunma yaptı. Kurdukları tuzakla suç örgütüyle ilişkilendirilmeye çalıştıkları polis şefini pasif göreve aldıran paralel yapının, kendi kuryenin akibeti ile ilgili de herhangi bir çalışma yapmadığı 5 yıl sonra ortaya çıktı.