Salı 25.03.2014

Zulüm, sürgün ve hapis yılları

Bediüzzaman; öğrencileriyle şehirden şehire sürgün edilerek baskı altında tutuluyordu. Isparta, Eskişehir, Kastamonu, Denizli ve Afyon'da hayatının en çileli günlerini yaşayacaktı

Isparta'nın Barla köyündeki baskıların artması, Bediüzzaman için yeni bir sürgünün de habercisiydi. 1934 yılında bir gece yarısı jandarma tarafından evinden alınarak at arabası ile Isparta'ya getirildi. O gece gözaltına alınan sadece Bediüzzaman değildi. 120 talebesi de ailesi ile helalleştikten sonra jandarma tarafından evinden alınarak Eskişehir'e getirildi. Eskişehir Hapishanesi dönemi, Bediüzzaman ve talebeleri için en zor günlerdi. 12 gün boyunca yemek verilmedi ve en temel ihtiyaçlarını gidermelerine müsaade edilmedi. Tüm koparılan fırtınanın sebebi ise Barla'da kaleme alınan "Tesettür Risalesi"ydi. Bediüzzaman, mahkemelerde hukuk tarihine geçecek bir savunma yaptı. Mahkeme sonunda kendisine verilen 11 aylık hapis cezasına "Bu ceza keçi hırsızlarına, kız kaçıranlara verilir, ya idam edin ya da serbest bırakın" diyerek itiraz etti.
TEHDİT OLARAK GÖRÜLDÜ

Bediüzzaman ve talebeleri, haklarında verilen hapis cezalarını çektikten sonra serbest bırakılmıştı. Ancak Bediüzzaman'ın özgür kalması, tek parti diktatörlüğü açısından her zaman bir tehdit olarak kabul edildi. Hukuk dışı yöntemlerle 1936 yılında Kastamonu'da mecburi ikamet ve sürgüne gönderildi. Kastamonu'da 3 ay boyunca polis karakolunda bir merdiven altında yaşamak zorunda bırakıldı. Sonra karakolun karşısında ahşap bir evin ikinci katında bir ev kiralandı. Her anını gözetim altında tutmak için perde kullanmasına bile izin verilmedi. Barla'daki gibi Kastamonu'da da kısa sürede halkın sevgisini ve ilgisini kazanmıştı. Kastamonu'da yazdığı 275 mektupla, hizmetin devamı için talebelerine bazı önemli uyarılarda bulundu. Kastamonu hayatı da bir gece evinden alınarak Denizli'ye götürülmesi ile son buldu. Gerekçe yine aynıydı. Risale-i Nur Külliyatı okudukları için gözaltına alınan 60 Nur talebesi için yeni bir macera başlıyordu. Denizli mahkemelerinin Bediüzzaman'ın hayatında önemli bir yeri vardı. Bediüzzaman ve talebeleri ilk kez bir davada beraat etmişti.
RİSALE-İ NUR KÜLLİYATLARI

CHP iktidarı dönemi, Bediüzzaman açısından sürgün, hapis, zulüm, işkence ve suikast teşebbüsleri anlamına geliyordu. 1950 yılında Demokrat Parti'yi açıkça destekleyen Bediüzzaman, bu desteğini vefatına kadar sürdürdü. Nitekim 1956 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan gelen bir rapor üzerine mahkeme, Risale-i Nur Külliyatı'nın matbaada basılmasına izin verdi.
72'SİNDE YİNE CEZAEVİNE KONULDU
Denizli 'de beraat eden Bediüzzaman yine özgürlüğüne kavuşamamıştı. Emirdağ'daki sürgün günlerinde halk ile temas kurmaması için camiye gitmesine bile izin verilmedi. Bütün baskılara rağmen Emirdağ'da da Risale-i Nurları yazmaya devam etti. CHP iktidarı, halkın Bediüzzaman'a ilgisi karşısında çaresiz kalmıştı. 1947 yılının son aylarında 63 Nur talebesi ile birlikte gözaltına alınan Bediüzzaman, Afyon Hapishanesi'ne gönderildi. 72 yaşındaki ihtiyar bir insan, Afyon Hapishanesi'nin sobası olmayan, camları kırık hücrelerinde adeta ölüme terk edilmişti. Buna rağmen Afyon'da, tek parti iktidarının zulmüne karşı yaptığı savunmalar Risale-i Nur tarihine geçmiş ölümsüz sahnelerdi. Mahkemelerin sonunda Bediüzzaman'a 20 ay hapis cezası verildi. Bu karar Temyiz Yüksek Mahkemesi tarafından bozuldu. Hakkında verilen beraat kararı yine özgür kalması için yeterli olmamıştı. Yeni bir emirle yine Emirdağ'a sürgüne gönderildi.
'HÜRRİYETSİZ YAŞAYAMAM'
İttihat Terakki Fırkası ile fikir ayrılıkları, CHP zihniyetine karşı Demokrat Parti'yi desteklemesi, ömrünün 30 yılını hapis ve sürgünlerde geçirmesi Bediüzzaman'ın fikir ve vicdan hürriyetinin bu topraklarda bütün kurumları ile yerleşmesi için tavizsiz duruşunu göstermektedir. İman hakikatlerinden sonra en fazla vurgu yaptığı mesele hürriyettir ve bunu bir davaya dönüştürmüştür. "Muhtaç olduğum ve hayatımda en esaslı düstur olan hürriyetimdir" diyen Bediüzzaman, bu hürriyet sevdasının bedelini 33 yıl süren hapis, sürgün ve esaretlerle ödemiştir.
YARIN: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ'NİN ÖLÜMÜ... MEZARINA BİLE TAHAMMÜL EDİLEMEDİ

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.