O ülkelerden kaçan yatırımcı Türkiye'ye gelecek

Türkiye tarihi bir seçim yaptı ve AK Parti yüzde 45.5'lik puanla açık ara yarışı önde tamamladı. Gözler ekonominin bu süreçte nasıl bir seyir izleyeceğinde. Son gelen %4.4'lük büyüme rakamı kriz dönemlerine rağmen çok iyi bir rakam olarak değerlendirdi. Seçim sonuçlarından sonra yabancılar borsayı adeta coşturdu. TL yeniden değer kazanmaya başladı. Yabancı yatırımcılar seçim sonuçlarını bir hafta önce gördü ve yatırıma geldiler. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, Ali Değermenci'ye özel açıklamalarda bulundu. Gedikli, halkın 30 Mart'ta 2023 hedeflerine onay verdiğini söyledi.

Çok gerilimli bir ortamda 30 Mart seçimleri yapıldı ve AK Parti ezici bir arayla birinci parti oldu. Gözler tabii ki de ekonomide. Öncelikle bu seçimi nasıl değerlendirirsiniz?
17 ARALIK, TÜRKİYE'Yİ KARANLIĞA GÖMME OPERASYONU İDİ

Dışarıda Ukrayna Kırım sorunu oldu. İçeride de biliyorsunuz 17 Aralık süreci oldu. Tabi bu sürecin adını doğru koymamız lazım. Karanlığa gömme operasyonu yapıldı. Yani bizim partin amblemi ampul ya, ampulü söndürün gibi bir bilinçaltı operasyon yapılmak istendi. Böyle bir süreç işledi. İçeride birileri kaos çıkarmaya çalıştı. Bu kaostan tabii ki ekonomik olarak da olumsuz bir takım sonuçlar doğacağını varsaydılar. Tam bu esnada küresel finans krizi yaşanmakta idi.

Türkiye'yi yakından etkileyen kararlar alındı…

MİLLET 2023 HEDEFLERİNE ONAY VERDİ

Dünyada son üç-dört ay içerisinde yaşadığımız gelişmeler tabi bütün bu ortamda Türkiye olarak çok önemli zaman kaybettik. Türkiye'de bu yıl üç kademeli bir seçim vardı biliyorsunuz. Yerel seçim arkasından Cumhurbaşkanlığı seçimi sonra da genel seçim. Türkiye'de bir seçim sürecine girmiş oldu. Burada tabii AK Parti olarak bizim % 45,5 oy olarak çıkmış olmamız hakikaten büyük bir başarıdır. Bu aynı zamanda ana muhalefetin büyük bir yenilgisidir. Biz yenilgiye yenilgi diyoruz onlar kabul etmek istemese de bu bir yenilgidir.
Burada tabii milletimiz aslında bu seçimde bana göre üç önemli mesaj verdi. Birincisi yeni Türkiye'ye evet dedi. İkincisi 2023 hedeflerini milletimiz bu anlamda onaylamış oldu. Üçüncüsü de siyasal istikrara devam dedi. Milletimiz istikrarın bozulmasını kesinlikle istemiyor, istikrarın ve güvenin ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Dışarıdaki finansal olumsuzluklar içerideki kaosu çıkartmak isteyenlere rağmen bu iradeyi ortaya koydu.
2023 hedefleri onay almış oldu…

Esas arka planında; Birincisi enerji trafiği, ikincisi finans trafiğin de, ki finans merkezi haline geliyor İstanbul ve üçüncüsü de hava ve deniz yolu trafiğinde atmış olduğu çok önemli adımlar var. Bölgede trafiği bu anlamda üç noktada değiştiren gelişmeler oluyor. 2023 hedefleri de bunu içeriyor.
Bazı anketler AK Parti'nin %25-30 arasında bir oy alabileceğini söylüyorlardı. Ama son haftaya geldiğimiz zaman dış piyasalar önemli yatırım şirketleri AK Parti'nin oyunun %40'ın hatta 45'ler civarında olacağını açıkladılar ve bir anda borsa yükselmeye başladı. Dışarıdan daha mı net gördüler onlar?

Tabii dışarıdan daha objektif bakılıyorlar. Bazı çevreler hariç ama. Biliyorsun. Türkiye'de gazeteler ve bazı dış çevreler Türkiye ile çok spekülasyon yaptılar. Uzun zamandan beri yapıyorlar bu tür olumsuz şeyleri ama tabii içerideki manipülasyon çok daha fazlaydı. Özellikle anketler üzerinden tabii insanların kafasını karıştıracak açıklamalar yapıldı. Bunların hiçbirinin gerçekçi olmadığı, çoğunun manipülatif olduğu hepsi ortaya çıktı. Bir kere anketler konusunda hiç kimse AK Parti ile yarışamaz. Biz AK Parti olarak taa 2001'den beri her ay üç ayrı firmaya anket yaptırıyoruz. Yani biz trendleri, kalıpları böyle temel net açık görüyoruz. O yüzden bizim elimizdeki anketler Türkiye'deki en sağlam anketlerdir yani 11-12 yıllık trendi gördüğümüz için siyasetteki temel trendler temel kalıplarda hiçbir anlamda bir değişiklik yok yani milletin iradesinde bu anlamda bir değişiklik yoktu. Muhalefeti konumlandırdığı yer belli, iktidarı konumlandırdığı yer belliydi.
Pazartesi günü açıklandı. %4.4 büyüme olduğu ortaya çıktı. Şimdi 2014 yılındayız. 1. Seçimi yaptı ve AK Parti ezici bir çoğunlukla yine seçimden başarıyla çıktı. 2014 Ağustos'ta Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Ekonomiyle ilgili nasıl bir öngörünüz var ya da hedefleriniz neler?

TÜRK LİRASI'NIN KARİZMASI YERİNDE

Türkiye ekonomisinin de Türk lirasının karizması da yerinde. Bunu net olarak söyleyeyim. Çünkü bu karizmayla oynamaya kalktılar ama en ufak bir eksiklik olmadı. Türkiye ekonomisinin dinamizminin devam ettiğini 2013'ün son çeyrek rakamlarında da gördük. 2014 rakamları da aslında öncü göstergeleri olarak durumun çok farklı olmayacağını, 2014 hedefinin de yakalanacağını gösteriyor. 2013'te biliyorsun en çok yapılan tartışmalardan biri büyüme hedefi tutar mı tutmaz mı bunu üzerine de bir sürü spekülasyon oldu. 2012'nin de büyüme rakamına bakarak tabii böyle değerlendirmeler yaptılar veya işte bunun bir şekilde kesintiye uğrayacağını, Türkiye'deki bekleyişlerin bir şekilde olumsuza döneceğini söylediler. Bu ekonomi bu şekilde yürümez, şu olur bu olur, cari açık sorunu var falan gibi sürekli bir takım bahaneler ileri sürdüler.
RANTCILAR DEĞİL YATIRIMCILAR KAZANACAK

Artık rant kollayanlar değil üretimden yana olanlar inovasyondan yana olanlar bundan sonra kazanacak. Biz bunları söyledik, bu anlamda büyüme stratejimizin de bu anlamda bir değişikliğe tabi olduğunu da söylemiştik. Savunma sanayinin önünde 10 milyar dolarlık proje stoku var. Düşünün bunların hepsi artık hepsi geçecek projeler. Türkiye böyle bir ülke. Bu gibi konularla uğraşanlar Türkiye'yi hala eski Türkiye zannediyorlar eski Türkiye parametreleriyle olayları okudukları için hep yanılıyorlar. Hala yeni parametreleri yeni dinamikleri anlayabilmiş değiller. Milletin ortaya koyduğu iradeyi geleceği dönük iradeyi anlayabilmiş değiller. O yüzden de sürekli yanılıyorlar, duvara çarpıyorlar. Mesela %4.4'lük son çeyrek büyümesi önemli bir gösterge. İçeriğine baktığımızda da önemli olumlu bir şeyi var. Yatırımlarında az da olsa arttığını görüyoruz. Her paranın kendi aklı vardır nerede duracağını, nereden gideceğini çok iyi bilir. Yani kimsenin lafıyla hareket etmez. O sermayenin, yatırımın kendine özgü bir aklı vardır. Bu sürece de dikkat edersen Türkiye'den hiç para çıkışı olmadı.
Para çıktığını söyleyen grupların bankasına yabancı ortak geldi tam da bu ortamda…

Aynen öyle, gelmeye de devam edecek görecekler. Şimdi bu gelişmeleri tabi partinin alacağı oy oranıyla ilişkilendirenler oldu %45,5 buna en güzel cevaptır. Ki yabancı yatırımların uluslararası sermayenin %40'ın üzerindeki herhangi bir oranda hiçbir sorunun olmayacağını söylüyorlardı. Dolayısıyla siyasi istikrar devam ediyor, bu ekonomi istikrarın da devam edeceği anlamına geliyor. İç barış da önemli adımlar, gelişmeler var. O da biliyorsun kullanılan bahanelerden birisidir. Çözüm süreci, yok olacak dediler aksine barış süreci çok başarılı şekilde devam ediyor.
Rusya Kırım dolayısıyla kuzeyde bir gerilim yaşanıyor. Batı ile Rusya arasında bir gerilim. Yapılan analizlerde "Rusya ile Batı arasındaki gerilim, Rusya ve Ukrayna'ya yatırım yapmayı planlayanlar artık Türkiye'ye gelebilir." Katılıyor musunuz?
RUSYA VE UKRAYNA'DAN KAÇAN YATIRIMCI TÜRKİYE'YE GELİR

Ben katılıyorum tabii. Para sermaye istikrarlı olan yerleri daha fazla tercih edecektir. Türkiye'de biz bunu yıllardan beri söylüyoruz, yeni bir hadise değil. Seçimleri bile bu ülkede risk diye gösterenler var. Bu kadar irrasyonel yazanlar var çizenler var. Yani bu ülkenin bir aydın sorunu olduğu oradan da belli.
Siyasi istikrarın ortaya çıkması, siyasi iradenin hızlı ve zamanında gereken kararları alması Türkiye'yi demokrasi içerisinde yürüyen bir süreçte Türkiye'yi ne yapıyor diğer ülkelerden farklı bir hale getiriyor ve diğerleri hep sadece algı operasyonu yapıyor. Hakiki olmayan gerçek olmayan şeyleri sanki varmış, öyleymiş gibi yapma suretiyle bir atak yapıyorlar. Bunlardan netice almaları mümkün değil. Çünkü milletimiz artık tarihi tecrübesiyle, sağduyusuyla her şeyi farkında, görüyordur. Zaten sahada yaptığımız çalışmalarda da bu çok net açık gördük. Dolayısıyla kimse gelecekle Türkiye ile bekleyişleri olumsuza çeviremez. Uluslararası sermaye de bu anlamda Türkiye'yi her zaman tercih etti, bundan sonrada. Türkiye güvenli liman olmaya devam ediyor.
Dünyanın en büyük hava limanlarından birini şuanda İstanbul'da inşa ediliyor. Buna bağlantı yolları da ekleniyor, iki kıtayı deniz altından birbirine bağlayan proje gerçekleşti. İkincisini yapmaya başlıyor. Bu projeler yapıldığı zaman Türkiye 5 sene sonra ne duruma gelecek?
TÜRKİYE ENERJİ, FİNANS VE ULAŞIMDA MERKEZ ÜLKE OLUYOR
Türkiye'yi artık merkezi bir role oturtacak. Kanal İstanbul, üçüncü havalimanı bunlar mesela bakın Hazar gölünden başlayan Volga nehriyle Karadeniz'e bağlanan bir kanal yeni bir kanal daha açılıyor. Hazar'dan çıkarılan petrolü ve gazı Karadeniz'e, Karadeniz'den Kanal İstanbul üzerinden Marmara'ya direk Ege, Akdeniz, Kızıldeniz ve diğer denizlere ulaşıyor. Türkiye'nin etrafındaki bu deniz bağlantıları bir anlamda hızlı bir şekilde işler hale geliyor. Türkiye'yi bu anlamda enerji trafiğinde merkezi haline getiriyor. Aynı şekilde İstanbul Finans merkezi üçüncü hava limanının yapılmasıyla hava yolu trafiğinin de merkezi haline getiriyor Türkiye'yi ve ki bundan da birilerinin rahatsız olduğunu da biliyoruz ki onlarda açıklama yapıyor zaten.
Almanya bu konu için çok açık bir şekilde rahatsız olduğunu söylüyor.

Herhalde. Tabii onlar bittiği zaman hem yıllık gelir itibariyle hem de yolcu trafiği aktarma, transferler İstanbul üzerinden yapılacak. Marmaray projesinde biliyorsunuz Londra'dan Çine kadar bağlantıyı sağlayacak.

TARİHİ EŞİKTEN GEÇİYORUZ
Bu bir eşik midir? Türkiye eşikten geçmek üzere midir?

Bu Yeni Türkiye'nin eşiğidir. Tarihi anlamda tarihi bir eşiktir. Türkiye artık bu eşiği aşmak üzere. Birileri bunu engellemek için sürekli fırsat kolluyor. Ama Türkiye dinamizmini sürdürüyor. Ne kadar dinamik millet olduğumuzu ne kadar dinamik bir ülke olduğumuzu da dostta düşmana gösterdik, göstermeye de devam ediyoruz. Bunları da somut şeyler üzerine temellendiriyoruz. Böyle hikaye anlatmıyoruz. Tabi Türkiye beş yıl içerisinde bu anlamda bölgesinde en önemli istikrarlı demokrasiye iyice oturmuş bir ülke haline gelecek. Bu tabi bizim hem ekonomik gücümüzü artıracak, bu ilk 10'a girme hedefimize çok yaklaştıracaktır.