Yalçın Akdoğan'dan Haşim Kılıç'a tepki

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Siyasi Başdanışmanı ve Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, Twitter'a erişimin engellenmesiyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı ve ardından Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç'ın yaptığı açıklamaları, "Anayasa Mahkemesi tamamen görev ve yetki alanını sınırsızmış gibi mi kullanıyor? Bir yapısal tartışma yaşandı. Mahkeme başkanının açıklamaları da çok doğru değil. Ben şaşkınlıkla izledim doğrusu. Mahkemeler kalkıp kişilere cevap vermezler mahkeme karını eleştirdi diye. Evrensel değerler, siyasetçiye laf yetiştirmeyi gerektirmiyor. Bu kurumsal bir eleştiridir. Siyaset kurumuna dönük duygusaldır gibi bir değerlendirme yapılmasını ben çok şık bulmadım. Siyasi tartışmaların içine çekilmesi bu kurumun yıpranmasına sebep olur" ifadeleriyle değerlendirdi.
Akdoğan NTV'de yayınlanan bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları cevaplandırdı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na TBMM'de yapılan yumruklu saldırıyı "kabul edilemez" olarak nitelendiren Akdoğan, "Şiddetle kınıyoruz. Ben de bir kez daha Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na geçmiş olsun diyorum. Olayın arka planı şahıs kimdir amacı nedir bunu emniyet ortaya çıkaracaktır ve hukuken de gerekenler yapılacaktır. İnşallah Meclis'te güvenlik tedbirleri daha da sıkılaştırılır, inşallah bu son olur diyelim. Meclis milletin Meclis'i çok fazla sınırlama getirmek doğru değil. Milleti Meclis'e sokmamak bir formül değil" dedi.
Grup toplantıların yapıldığı Salı günleri TBMM'de tansiyonun çok yükseldiğine işaret eden Akdoğan, "Biz bu konuda çok çağrı yaptık bu "Salı kabusundan' kurtulalım herkes siyasetini, projelerini anlatsın. Gerginliğe ve gerilime sebep olmayacak bir üslupla ortaya konulsun şeklinde bir çağrı yaptık. Ama bu mümkün olmuyor. Biz yine bu çağrımıza uymaya çalışıyoruz" diye konuştu.
"SİYASETÇİYE LAF YETİŞTİRMEYİ GEREKTİRMİYOR"

Anayasa Mahkemesi'nin Twitter'ın kapatılmasını ifade özgürlüğüne aykırı olarak görmesini ve Anayasa Mahkemesi'nin bu kararının ardından Twitter'ın erişime açılmasını değerlendiren Akdoğan, "Twitter konusunda bizim düşüncemiz belli. Kişilerin haklarına bir saldırı olduğu zaman kişi dava açarak hakkını koruyacak. Fakat mahkeme kararları gerçekleşmiyor. Twitter ne mahkemeyi tanıyor ne Türkiye'yi tanıyor ne de kişilik haklarına dönük saldırıları kaale alıyor. Böyle olunca tek tek o hesaplar kapatılmayınca Twitter kapatılmış oldu" dedi. Kişisel hakları da korumak gerektiğine işaret eden Akdoğan, "Belki üç beş dava bahis oldu ama yüzlerce açılmış dava var. İletişim özgürlüğü de bir nizam çerçevesinde olmalı. Bu çerçevede anayasa mahkemesinin son kararı tartışıldı üzerine bir de YSK ile ilgili şikayetleri de değerlendiririz gibi bir yaklaşım olunca Anayasa Mahkemesi tamamen görev ve yetki alanını sınırsızmış gibi mi kullanıyor? Bir yapısal tartışma yaşandı. Mahkeme başkanının açıklamaları da çok doğru değil. Ben şaşkınlıkla izledim doğrusu. Mahkemeler kalkıp kişilere cevap vermezler mahkeme karını eleştirdi diye. Evrensel değerler, siyasetçiye laf yetiştirmeyi gerektirmiyor. Bu kurumsal bir eleştiridir. Siyaset kurumuna dönük duygusaldır gibi bir değerlendirme yapılmasını ben çok şık bulmadım. Siyasi tartışmaların içine çekilmesi bu kurumun yıpranmasına sebep olur" değerlendirmesinde bulundu.

"AK PART'NİN ÖNERDİĞİ ADAY İLK TURDA CUMHURBAŞKANI SEÇİLİR"

Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili olarak "Başbakan Erdoğan'ın Köşk'e çıkacağı, Cumhurbaşkanı Gül'ün ise tekrar Başbakanlığa döneceği" ifadeleri değerlendiren Akdoğan, "Bu şahısların iradelerine ipotek koyacak şekilde tartışmaların içine çekilmesini ben doğru bulmam. Onların öncelikle şahsi kanaatleri, tercihleri kararları önemlidir" diye konuştu.
AK Parti'nin adayı olacak kişinin belirlenmesinde birçok seçeneğin değerlendirileceğini belirten Akdoğan, "Sonrası da, partinin geleceği de değerlendirilecektir. Bu hareketin yetiştirdiği birçok isim var. AK Parti'deki birçok isim muhalefet partisi liderlerinden kat kat daha değerlidir, başarılıdır daha tecrübelidir. Bu yüzden böyle bir isim sıkıntısı, AK Parti'nin türbülansa girmesi gibi bir durum söz konusu hiç olamaz. Burada mesele kişisel ikbal meselesi değildir, mevki meselesi değildir. Bu bir hareket meselesidir. Türkiye'nin menfaati meselesidir ve en doğru olan elbette bulunacaktır" diye konuştu.
Yerel seçimlerde aday faktörünün önemli olduğunu, genel seçimlerde iddiası olmayan partilerin yerel seçimlerde bazı şahıslarla iddialı olabildiğini kaydeden Akdoğan, "Bu seçim biraz genel seçim havasında geçti. Genel seçimde yine yüzde 50'leri aşacağımızı gösteriyor anketler. İlk turda ben cumhurbaşkanının seçileceği kanaatindeyim AK Parti'nin önereceği adayın. Muhalefet seçim sonuçlarından gerekli dersi çıkarmayabilir ama biz çalışıyoruz üzerinde. Türkiye'nin her tarafından AK Parti oy aldı. 823 belediye kazandı. Biz bunları tek tek analiz ediyoruz. Biz seçmenin mesajını oy versin veya vermesin AK Parti'ye doğru okumaya çalışıyoruz" dedi.