Giriş Tarihi: 23.11.2014 01:30 Son Güncelleme: 23.11.2014 01:35

İstanbul'da Kıbrıs mesajları

Biden'in Türkiye ziyareti diplomaside Kıbrıs mesajlarını da yoğunlaştırdı. ABD Başkan Yardımcısı "Müzakerelere dönülmeli" dedi. Başbakan Davutoğlu ise Kıbrıs Türkleri'nin doğalgaz alanlarındaki hakkına vurgu yaptı. Akşam saatlerinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu ile görüştü.

Güney Kıbrıs'ın ekim ayında barış müzakerelerinden çekilmesiyle tıkanan adadaki çözüm süreci ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in Türkiye ziyareti sırasında masadaki konulardan biriydi.
Geçen mayıs ayında Ada'yı ziyaret eden Biden, İstanbul'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'la yaptığı görüşmenin ardından "Kıbrıs'ta müzakerelere dönülmeli" mesajını verdi. Biden şöyle konuştu:
"Ben zamanında farkında değildim ama söylenene göre 50 yıldan bu yana en kıdemli ABD'li olarak Kıbrıs'ı ziyaret etmişim. ABD, BM liderliğindeki, adanın, iki toplumun, iki bölgeli bir federasyon olarak birleştirilmesi konusunda çabaları desteklemektedir. Bugün eğer siyasi irade varsa Türkiye de dahil, hem bölgede hem de adadaki tüm halkın çıkarına uygun olacak bir çözüm için bir potansiyel vardır. Bunun gerçekleşmesi için gerginliğin düşürülmesi ve müzakere masasına dönülmesine odaklanmak gerekmektedir. Doğu Akdeniz'deki ciddi enerji potansiyeli göz önüne alındığında iki toplumun işbirliği içinde bir gelecek oluşturmasının her iki toplum için sağlayacağı ödüller çok yüksektir."
Erdoğan ise ortak basın toplantısında Kıbrıs sorunuyla ilgili bir açıklama yapmadı, ancak Biden'le başlıca ele aldıkları konulardan birinin de Kıbrıs sorunu olduğunu söyledi. Erdoğan, Biden'le uzun süren görüşmesinin hemen ardından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile bir araya geldi. İstanbul'daki Haliç Kongre Merkezi'ndeki görüşme yaklaşık 40 dakika sürdü.
Gün içerisinde Kıbrıs'la ilgili kapsamlı mesajlar ise Başbakan Ahmet Davutoğlu'dan gelmişti.
Davutoğlu, Biden'la birlikte katıldığı Atlantik Konseyi Enerji ve Ekonomi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada "Enerji işbirliğinin aracıdır, çatışmanın değil" diyerek Rum yönetimine çağrıda bulundu.
Davutoğlu, Irak'ta olduğu gibi enerjinin ulusal entegrasyonun bir aracı olabileceğini söyledi, "Eğer herkes Kıbrıs etrafındaki doğal kaynakların Kıbrıs'ın bütününe ait olduğu konusuna mutabık kalır ve ortak bir vizyonla eylem planıyla bu enerjiyi barış yönünde kullanırsa herkes kazanır" diye konuştu.
DAVUTOĞLU ŞUNLARI SÖYLEDİ:
"Enerji kaynaklarını monopolize ederek, tek taraflı olarak sanki bu kaynak sadece onlara aitmiş gibi ihalelere çıkarak, Kıbrıs Türkleri'nin de hakkı olduğu o kaynakları tek taraflı olarak dünya piyasalarına sunmak isterse biz de aynı yerde Kıbrıs Türkleriyle birlikte araştırma yapar ve orada biz de aynı hakkı kullanırız antlaşmalara dayalı olarak. Ama birlikte oturulur konuşulursa Kıbrıs Türkleri ile Kıbrıs Rumları bir an önce müzakere ile adanın birleşmesi, entegrasyonu yönünde irade kullanırlarsa Kıbrıs'ta aynen Irak gibi yükselen ülke haline gelir, bundan da en çok Türkiye memnun olur. Onun için bir an önce çözüm, müzakere masasına dönülmeli. Bir an önce barış... Barış bir dakika bile geciktiğinde maliyeti ağır olan bir kavramdır. Hemen barış."
'ORTAK KOMİTE' ÖNERİSİ
Davutoğlu, müzakereler zaman alacaksa, bu sefer iki sene önce de teklif ettikleri gibi, KKTC ve Kıbrıs Rum yönetiminin ortak bir komiteyle bu enerji kaynağını çıkarmaya başlayabileceğini ve enerjinin barış için kullanılabileceğini anlattı.
"Doğu Akdeniz Kıbrıs Türklerine de Türkiye Cumhuriyeti'ne kapalı bir alandır. Biz istediğimiz yerde araştırma yaparız, istediğimiz petrolü, doğalgazı çıkarır, başka ülkelerle anlaşır..." söyleminin doğru olmayacağını dile getiren Davutoğlu, bunun siyaseten ve Akdeniz topoğrafyası ile dünyadaki enerji arzını bilenler açısından da olmayacağını vurguladı.
Kıbrıs etrafında çıkacak doğalgazın en kolay ulaşacağı ve doğalgazın en fazla kullanılacağı yerin Türkiye olduğunu anlatan Davutoğlu, "En rahat uluslararası piyasalara açılacağı yer de yine Türkiye'dir. Dolayısıyla enerjiyi bir silah gibi kullanmasın hiç kimse. 'Ben enerjiyi elde edeyim, karşı tarafa istediğim barışı empoze edeyim' denirse bu Kıbrıs müzakerelerine en büyük darbeyi vurur. Enerjiyi barış aracı olarak kullanalım" dedi.
Rum yönetimi Ada'da tek taraflı olarak ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölge'ye Türkiye'nin savaş gemiler sokmasını gerekçe göstererek 8 Ekim'de müzakerelerden çekilmişti.
Türk bandralı sismolojik araştırma gemisi Barbaros Hayrettin Paşa, 20 Ekim sabahı, KKTC ile Türkiye'nin yaptığı anlaşma çerçevesinde Münhasır Ekonomik Bölge'ye girerek doğalgaz arama çalışmalarına başlamıştı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.