17 Aralık öncesi İstihbarat'a kuşatma

17 Aralık emniyet-yargı darbesi girişimini planlayan paralel yapılanmanın, operasyondan önce İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürlüğü'nün bütün önemli isimlerini takibe aldığı ortaya çıktı. Paralel Yapı, böylece kendisine muhalif polislerin, 17 Aralık darbe planını sızdırıp sızdırmadığını denetledi. Paralel olmayan istihbarat personelini teknik takip yoluyla kontrol etmek için, muhbirlere yapılan ödemelerin zimmete geçirildiği iddiası üzerinden soruşturma yürütüldü. Soruşturma, Paralel Örgüt'e yakın olmayan savcılar tarafından yürütülünce kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

GERÇEK İSİMLER...

Teknik takip faaliyeti, 17 Aralık operasyonunun hemen öncesinde İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görev yapan Paralel Yapı'ya yakın polisler tarafından yürütüldü. Takip kararları, 23 Kasım ve 6 Aralık 2013'te, yani 17 Aralık operasyonundan yaklaşık bir ay önce alındı. Gerçek isimleriyle dinlenen polisler arasında dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Ahmet Metin Turanlı, İstihbarat Şube Müdürü Ahmet Arıbaş ile komiser ve polisler Ömer Faruk Ataş, Sezgin Abalı, Erdal Aydınlık ve Hakan Bizkevelci bulunuyor. Dinleme kararları Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemeleri'nce Paralel Yapı'ya yakın hâkimler tarafından verildi. Zimmetle suçlanan polislerden Harun Özkaya'ya göre soruşturma, İstihbarat Şube'nin 17 Aralık'ı sızdırıp sızdırmadığını anlamak için açılmıştı. Harun Özkaya, 17 Aralık 2013'ten hemen önce, Teknik Takip ve İzleme Büro Amirliği'ne sunulmuş olan 5 Aralık 2013 tarihli raporu okuduğunu ve meslek hayatında böyle uydurma bir suçlama görmediğini ifade etti.

MEKTUPLA KUMPAS

SABAH'ın elde ettiği belgelere göre Paralel Yapı, istihbarat şubenin yaptığı yardımcı istihbarat elemanı (muhbir) ödemeleri üzerinden soruşturma yürütmek için Ali Kavlak adlı istihbarat komiserinin ihbar mektubunu kullandı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda, Gülen örgütünün devletteki örgütlenmesinin, bu ihbar mektubuna dayanarak 17 Aralık öncesi nasıl bir kumpas yürüttüğü detaylarıyla anlatıldı. Buna göre Ahmet Metin Turanlı, Ahmet Arıbaş, Harun Özkaya, Hakan Bizkevelci, Hafife İsmailoğlu, Sezgin Abalı, Erdal Aydınlık ve Ömer Faruk Ataş suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve zimmetle suçlandı. Dinlenen isimler arasında yer alan İstihbarat Şube Müdürü Ahmet Arıbaş'ın tutuklanmasına ramak kalmıştı. Söz konusu soruşturmada suçlamanın doğru olmadığı ise kovuşturmaya yer olmadığına dair kararla ortaya çıkmış oldu.
'PARALEL DEĞİLİM' DİYE HAVALİMANINA YOLLADI
17 Aralık sürecinde İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok'ın Paralel Yapı'ya yakın savcıya teslim etmediği İstihbarat Şube Müdürü Ahmet Arıbaş ifadesinde, zimmet iddiasını kabul etmedi. Arıbaş, dosyaya konu edilmiş ödeme belgelerinin imzasız evraklar olduğunu, şubede imzasız evraklar için ödeme yapılmadığını, dolayısıyla bu belgelerin hukuki sonuç doğurmayan belgeler olduğunu söyledi. Soruşturmayı başlatan şikâyet dilekçesinde Ali Kavlak, zimmet suçunun 500 TL, 300 TL, 140 TL, 50 TL, 40 TL gibi cüzi meblağlar üzerinden işlendiğini iddia etmişti. Suçlanan polislerden Hakan Bizkevelci, suçlamaları reddetti ve F4 denilen ödeme tutanakları, F10 adı verilen mülakat raporları ile F3 buluşma raporları incelendiğinde suçlamaların yersiz olduğunun anlaşılacağını söyledi. Bizkevelci, Paralel Yapı'ya mensup olmayan personelle çalışmak istemeyen Ali Kavlak'la sorunlar yaşadıklarını, bu yüzden kendisinin Atatürk Havalimanı'nda görevlendirildiğini söyledi. Polislerden Ömer Faruk Ataş da zimmet konusunda kendisinin ve de müdürlerinin bir ihmali olmadığını belirterek, "Zaten bu konu bize zimmet olarak değil Ali Kavlak ile personel Hakan Bizkevelci arasında bir uyumsuzluk olarak yansıtıldı" dedi.