Bir zamanlar Gülen Hareketi içerisinde yer almış Latif Erdoğan bir televizyon programında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdoğan Gülen Hareketi'nin öncesi, sonrası ve geleceğine ilişkin konuştu.

Latif Erdoğan: Yargının elinde fazlasıyla delil var-Tıklayın

Fethullah Gülen bir proje miydi?

"Bu yapının bugün ve dününe baktığımızda Gülen'in baştan beridir bir proje olduğu anlaşılıyor. Daha önce bunu bilmemiz mümkün değildi. Biz bütüne değil parçalara bakıyorduk."

Neden Gülen hareketinden ayrıldı?

"Buna Bediüzzaman Hazretlerinin bir yaklaşımı ile cevap vereyim. Ona göre Bazen mürid, şeyhinden mürşidinden istifade ettiği şeyleri aslında mürşidinden almıyordur. O müride başka bir kanaldan geliyordur. Aslında maneviyatımız Risale-i Nur'dan istifade ediyormuşuz ama biz onu Gülen'den istifade ediyoruz zannetmişiz. Bu sorun hareketin hepsinde vardır."

Latif Erdoğan'dan çarpıcı açıklama!-Tıklayın

"Seçimlere kadar kaos oluşturmak isteyecekler"

Bu yapının sokağa çıkması, demek genleri ile oynandığı anlamına gelir. Ben bundan sonra bunlardan her melaneti beklerim. Çünkü hareket amacından sapmış. Buradaki tehlike ise şudur: Önümüzdeki seçimlere kadar çok ciddi bir kaos ortamı hazırlamak için kullanılacak bunlar. Bunlar küçük tatbikler. Daha da büyüyeceklerdir. Bu hareketler Gülen'in emri olmadan yapılmaz. Buradaki şahıslar inisiyatif sahibi değil. Canlı yayın yapmalarının sebebi de budur. Bunlar çok tehlikeli gelişimlerdir. Bu hareket Cumhuriyet mitinglerini taklit ediyorlar.
Gülen hilafete inandırıldı

"Bunun sorumlusu bir insanın hilafete hırsı. Devlet Başkanlığına hırsıdır. Hilafet Amerika, İsrail ve İngiltere'nin ortaya koyduğu bir projedir ve Gülen buna inandırılmıştır. Onun için sonuçlar önemli değildir. Ona göre o halife olmadıktan sonra Türkiye yıkılsın önemli değildir. Bu insanlar dün bana abi deyip saygı gösterirlerken, bugün en adi insana karşı bile ağıza alınmayacak sözler şahsım adına sarfediliyorsa, bu kendi derecelerinin düştüğünün göstergesidir. Hilafet projesi Gülen ile başlamış bir mesele değil. Gülen üst akıla güvenmiştir."

Latif Erdoğan: 17 Aralık başarılı olsaydı...-Tıklayın

"Gülen'in bedduası ilk değil"

"Gülen'in ekran karşısında yaptığı beddua ilk olabilir ama bedduaları ilk değildir. Cemaate yaptırdığı beddualarda ilk değildir. Zaman zaman darda kaldığı zaman çeşitli vesilelerle hareket içindekilere dağıtılır ve okutulurdu."

"Sadece telefonlarımı değil evimi bile dinlediler"

"Bu yapı benim sadece telefonlarımı değil evimi dahi dinledi. Nereden biliyorum kasıtlı söylediğim her cümlenin karşılığını gördüm. Bunu denemek için yaptım."

Gülerce'den sonra Latif Erdoğan ifade verdi-Tıklayın

"Ben 17 Aralık'a kadar Gülen'i hep ayrı tuttum"

"Ben 17 Aralık'a kadar bu yapıya dair bildiklerimi hiç yazmadım. Ben o zamanlar bu yapıya derin cemaat diyordum ve Gülen'i bunlardan ayrı tutuyordum. O Amerika'ya gönderildi burada bu tür işler yapılıyor diyordum.Ancak Gezi sürecinde yaptığı risk yönetilemedi açıklaması bende bir soru işareti bıraktı. İkincisi beddua meselesi ve 17 Aralık'ı savunması oldu."
"Paralel Yapı ile mücadelede siyasi yapı gevşek"
"Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın mücadelesini yeterli buluyorum. Aynı şekilde Yargı ve emniyet üzerine düşeni yapıyor. Ancak bazı siyasilerde bir gevşeklik görüyorum. Olayın ciddiyetini halen anlamamış durumda olanlar var."

"Tuzluk partileri işin aldatmaca tarafıdır"

Tuzluk partileri işin aldatmaca tarafıdır. Esas mesele AK PARTİ , CHP ve MHP'ye sızmaktır. Çünkü tehlike altında olan kişiler ancak milletvekili olarak kurtulabilirler. Ben devletin elinde somut delil yoktur durumunu kabul etmiyorum. Devletin elinde onları mahkum edecek çok somut deliller var. Ama sırası geldikçe ortaya çıkacak.

Latif Erdoğan: Uluslararası algı operasyonu yapıyorlar-Tıklayın

"Hrant Dink'i Gülen öldürtmemiştir"

Faili meçhul cinayetlerde paralel yapının parmağı olabilir ancak örnek veriyorum. Hrant Dink cinayetinde Gülen'in böyle bir cinayete imza atmayacağını söyleyebilirim. Çünkü Hıristiyanları çok sever o gönlü razı olmaz.
"Ben geçirdiğim 45 yılı kayıp olarak görüyorum"
"Ben geçirdiğim 45 yılı kayıp olarak görüyorum. Sadece kendimi değil Türkiye'de ki tüm İslami hareketler için bu 50 yıl kayıp yıldır. Çünkü bütün mühimmat düşmana teslim edilmiştir. Eğer bilerek bende bir parçası olmuşsam vebalini çekerim."
"Fethullah Gülen bana Allah'la konuştum dedi"
Gülen kainat imamı kavramı bizzat kendisi kendi ağzından demiş mi dememiş mi bilemiyorum. Bir gün baş başa iken bana kendi şunu söyledi: Ben Allah ile konuştum Allah bana dedi ki, Kainatı Muhammed(s.a.v) için yarattım ama senin içinde devam ettiriyorum. Şimdi bu baş başa iken söylenmiş söz. Bende bu şathiye dedim. Tasavvufta olur böyle şeyler veli kullarda. Makama ulaşmadığı halde o makamın lafını kullanmaya şathiye denir. Bugün en küçük şakirt dediğimiz kişiler bile Gülen'in Allah ile konuştuğuna inanır.

Gülen Fuat Avni'ye neden Fuat ismini vermiş?
Fuat Avni bir şahıs değildir. Bu isim Fethullah Gülen'in tekelinde olan bilgi havuzunda bilgileri derleyen önemli olmayan bir kişidir. Ben kendi çıkarımım olarak söylüyorum, Fuat kelimesi Gülen'in çocukken idolü olarak gördüğü Erzurum'da yaşayan bir kabadayıdır. Avni ise Fatih Sultan Han'ın şiirlerde kullandığı mahlastır. Fuat Avni'nin böyle bir serencamesi olabilir. Yani ikinci bir şahıs doğrudan bir kişi değildir.