Kitabın büyük çoğunluğunu, artık hayatta olmayan Sarkis Gregoryan'ın hatıraları oluşturuyor. Sarkis'in tutuğu notları kardeşi Kevork Garbisyan, aslında Kahraman'a roman yazması için vermiş. Yazar anıların bu haliyle birebir aktarılmasını, kurgu içinde yoğrulmasından daha anlamlı bulduğunu söylüyor: "Sarkis amcanın bize bıraktığı günlük bir hazine değerindedir. Çünkü öldürülenlerin çetelesinin bile tutulmadığı bir yerde yaşanan acının çetelesini tutmak çok daha zor olmalıydı. Yani küçücük bir çocuğun yaşama ısrarla tutunma çabasını anlatan bu günlüğü ve tanıklıkları acıyla ama bir o kadar da sarsıntıyla okuyacağınızı düşünüyoruz."
İşte Dersim Müzesi'ne dönüşecek o kışla TIKLAYIN
O sabah topladıkları herkesi kurşuna diziyor askerler. Katliamdan ölü taklidi yaparak kurtuluyor Sarkis. Sağ kalanların süngülenmesinin yarım saat sürdüğünü anlatıyor: "Dört tarafımızda kurulan makineli tüfeklerle kadın ve çocuklardan oluşan topluluğa durmadan ateş ediyorlardı. Ateş etme süresi aşağı yukarı yarım saat sürdü. Silah sesleri kesildikten sonra sağ kalanları süngülemeye başladılar. Ben vurulanların altında kalmıştım. Bana hiç kurşun isabet etmemişti. Asterler bizi süngüledikleri zaman ölü numarası yaptım. Sağ kalanları süngülemeleri yarım saat sürdü. Sonra gözlerimi açtım. 'Çekilmişlerdir' diye yavaş yavaş kalktım. Yanımda yatan anama baktım, vurulmuştu. Ablam ve kardeşim Zakar'a baktım, onlar da vurulmuştu." Bundan sonraki günlerde Sarkis ve katliamdan sağ kurtulan birkaç akrabası dağda saklanıyor.