'Kapıda nöbet tutan hocalar da gördük'

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ilk kez rektörlerle bir araya geldi. Erdoğan, Yükseköğretim Kurulu'nda (YÖK) gerçekleşen buluşmada şunları söyledi:
YENİYİ İNŞADA ZORLANDIK: Maalesef son iki yüzyılda yaşadığımız bunalım döneminin etkilerini yüksek öğretimde de hissettik. Yüksek öğrenim kurumlarımız çökerken yerine milletin yararına uygun modern kurumlar inşa etmekte zorlandık.

DARBECİ HOCALAR GÖRDÜK: Türkiye'nin eğitimdeki en büyük sorunlarından biri orta öğretimden üniversiteye girişteki tıkanıklıktı. Üniversitelerin adının bilimle araştırmayla değil kavgayla, kamplaşmayla, yasaklarla anılması bir başka sıkıntıydı. Üniversiteye gidemediğim günleri unutmadım. 27 Mayıs, 12 Eylül ve 28 Şubat darbelerinde, darbecileri teşvik eden onları destekleyen üniversite hocaları gördük. Gösterilerde pankart taşıyarak, unvanlarına adeta ihanet eden hocalar gördüm. Başörtülü öğrencileri içeri sokmamak için kapıda bekleyen hocalara, ikna odalarında öğrencilerin psikolojik baskıya uğradığı günlere tanık olduk. Biz demokrasi, insan hakları ve özgürlükler temelinde reformlarımızla üniversiteleri bu tartışmalardan çıkarmak durumunda olduk.
ÇÖZÜMDE KRİTİK AŞAMA: Aşmamız gereken engeller olduğunu biliyoruz. Bunlardan biri çözüm sürecidir. Geçtiğimiz 12 yılda önemli çalışmaların yapıldığı ülkemizde, çok ciddi mesafe alındığını düşünüyorum. Ne temel haklar noktasında, ne de altyapı yatırımları konusunda şikayet etmeyi gerektirecek meseleler kalmadığına inanıyorum.
IRA GÖMDÜ, GÖRÜNTÜYÜ PAYLAŞTI: On binlerce vatandaşımızın hayatına mal olan çözüm sürecinde çok önemli bir noktadayız. Terör örgütünün silah bıraktığını açıklaması ülkemizde demokrasinin, hukukun, huzurun, güvenin, istikrarın tesisini sağlayacak önemli bir eşik olacaktır. Bu sadece lafla olmaz. IRA 'silahları betona gömdüm' diyor. Görüntüsünü de paylaşıyor, samimiyet testini kazanıyor ama bizdeki teröristler bunu yapamıyor. Çünkü varlık sebebi gidecek.
ŞİDDETE MÜSAADE ETMEYİN: Hiçbir üniversitede yasalara, çözüm sürecinin ruhuna aykırı, diğer öğrencilerin üzerinde baskı kurmaya hele şiddete yönelik hiçbir eylem ve girişime izin vermemeleri gerekiyor. Üniversiteleri belli grupların eylem alanları olmaktan çıkarmalıyız.
BAŞKANLIK TARTIŞILSIN: Türkiye mevcut sistemi ile ne bugünkü büyüklüğünü taşıyabilir ne de gelecekteki hedeflerine sıçrayabilir. Bu meselenin bir kamplaşma ve ayrışma aracına dönüştürülmeden ülkenin menfaatleri açısından değerlendirilmesini istiyorum. Üniversitelerimiz bu konuda da yol gösterici rehberlik edici fonksiyonunu ortaya koymalıdır.
KADIN MESELESİ DEĞERLERİMİZLE ELE ALINSIN: Kadına şiddet ve kadın hakları meselesi cumhurbaşkanı olarak da yakın takibimde olacak. Bir başka kültürdeki kadın algısını getirip bizim toplumumuza giydirmeye kalkarsanız oradan netice alamazsınız. Üniversitelerimizden ülkemiz gerçeklerine uygun ve eyleme dönüştürmeye uygun bir program bekliyorum.
'PARTİYE DEĞİL KİŞİYE CEZA'
Erdoğan, kendisine "hayırlı olsun" ziyaretinde bulunan TBMM Sağlık Komisyonu'nun AK Partili üyeleri ve AK Parti'nin sağlık kökenli milletvekillerinden oluşan heyeti Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul etti. Erdoğan, milletvekillerine dönük yaptığı konuşmada parti kapatmalar konusunda muhalefetin samimi olmadığını belirterek, "Partilerin kapatılmaması, sadece suç işleyen üye ve yöneticilerinin cezalandırılması gerekir" dedi. Erdoğan, Birleşmiş Milletler'e (BM) yüklenerek ve "Suriye'de başarılı sınav veremediler. Sözü dinlenir kuruluş olmaktan çıktı" mesajı verdi.