Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün, Balıkesir'de düzenlenen 'Ekonomi Ödülleri 2015' töreni ile Kuvayı Milliye Meydanı'ndaki toplu açılış töreninde konuştu. Erdoğan şu mesajları verdi. Türkiye'de Kürt vatandaşların artık bir eksiği kalmadığını belirten Erdoğan: Dert başka. Bu sorun kasıtlı olarak gündemde tutuluyor.
PARTİ KAPATILMASI: Siyasi partinin kapatılması gibi bir madde gündeme gelse, 'Bir siyasi partinin kapatılması teklif dahi edilemez' diye bir hükmün oraya gelmesi lazım. Ancak suçu işleyen kimse, onlar bu işin bedelini öder. Gerçek kişi ile tüzel kişiliği birbirine karıştırmayalım. Cezanın gerçek kişiye verilmesi lazım. Tabelayı cezalandırmakla bir yere varamazsın."
DARBE GİRİŞİMLERİ: Hatırlayın, Gezi'den, 17-25 Aralık darbe teşebbüsüne kadar, son yıllarda yaşadığımız hadiselerin gerisinde hep aynı amaç var. Şimdi de dövizle, faizle, manipülasyonla, fısıltıyla, MİT Müsteşarı ile ellerine ne geçerse onunla aynı yöndeki gayretlerini sürdürüyorlar. Dışarıdan birileri köşelerinde bir şeyler yazıyorlar. Başaramayacaklar.
NAFİLE ŞEYLER: Birileri köşelerinde 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şahsım ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile ilgili yazıyor. 'Dertleri, 'Acaba biz bunları birbirine düşürebilir miyiz?' Bunlar boş, nafile şeyler. Karşımızda tüm umudunu sokak olaylarına, vandalların eylemlerine, Çözüm Süreci'nin başarısızlığa uğramasına bağlamış bir hastalıklı zihniyet var. Buralarda bizim, bu terörle mücadelede neler kaybettiğimiz belli. Bunu bilmeyenimiz var mı?
BEDDUA SEANSLARI: Akşam 23-24 seansında, beddua seansları yapıyorlarmış. Ama bizim böyle bir derdimiz yok, değil mi? Biz insanların hidayetiyle görevliyiz. Bizim görevimiz bu. Biz buna devam edeceğiz.
ARTIK KÜRT SORUNU YOK: Hala bakıyorsunuz varsa, yoksa Kürt sorunu. Kardeşim ne Kürt sorunu, artık böyle bir şey yok. Kardeşim neyin eksik senin? Bir Kürt olarak sen bu ülkede cumhurbaşkanı oldun mu, oldun. Başbakan çıkardın mı, çıkardın. Bakan çıkardın mı, çıkardın. Devletin en üst kademelerine yönetici gönderdin mi, gönderiyor musun, var. Türk Silahlı Kuvvetlerinde var mısın, var. Ne istiyorsun daha? Ne istiyorsun? Her şeye sahipsiniz. Yıllar yılı yolunuz yoktu yolunuzu yaptık. Havaalanı yapıyoruz, yaptırmıyorlar. Bunları biz yaptık. Kardeşlerim dert başka. Biz red politikalarını ayaklarımızın altına aldık. Kardeşlerim biz asimilasyon politikalarını ayaklarımızın altına aldık. Biz inkar politikalarını ayaklarımızın altına aldık. Kasıtlı olarak bu gündemde tutuluyor. 2005'te Diyarbakır'da yaptığım konuşmayla biz bu işi bitirdik. Benim Kürt vatandaşımın sorunu olabilir. Türk vatandaşımın ne kadar sorunu varsa, onun da o kadar sorunu var.
'A, B, C PARTİSİ NEYSE 400 MİLLETVEKİLİ VERİN'
ANONİM ŞİRKET GİBİ: Türkiye'yi şikayet ettikleri, model olarak heveslendikleri ülkeler başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Ama kendileri kullanım ömrü bitmiş, tedavülden kalkmış, soğuk savaş dönemi artığı 27 Mayıs üretimi, 12 Eylül darbesiyle tahkim edilmiş bir sistemle Türkiye devam etsin diyorlar. 1940 model arabayla 2015 model arabaların yarışındayız. Antika değeri var ama tur üstüne tur bindiriyorlar. Gelin bu yorgun sistemi değiştirelim. Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa, Türkiye de öyle yönetilmelidir.
HEDEF 400 MİLLETVEKİLİ: 400 milletvekilini verdiğiniz zaman bu, 'Bakın biz size 400 milletvekili veriyoruz, A partisi, B partisi, C partisi neyse, siz şimdi buna layık olun. Yeni anayasayı yapın ve başkanlık sistemini getirin' demektir.