Perşembe 16.04.2015
Son Güncelleme: Perşembe 16.04.2015

'Baraj kaygısıyla baskı yapıyorlar'

Cumhurbaşkanı Erdoğan Kazakistan yolunda Ağrı'daki olayları değerlendirdi: 7 Haziran seçimleri yaklaşıyor, barajı nasıl garanti altına alırız diye yine terör estirmeye, baskı oluşturmaya başladılar

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Ağrı provokasyonu sonrası HDP'nin hazırladığı rapor için, "O raporlarla ben pek ilgilenmiyorum. Devletin kurumlarının bana verdiği raporlarla ilgileniyorum" diye konuştu. Devlet kurumları raporlarına göre, HDP'nin gibi kendi partililerinin askerleri taşıdığı iddialarının doğru olmadığını vurgulayan Erdoğan, "Sivil köy korucularının olduğu vatandaşlarımız da devreye girmiştir ama aslolan askerlerimiz, jandarmalarımız yaralılarımızı kurtarmıştır" diye konuştu. Erdoğan, "Acaba biz seçimi, barajı nasıl garantiye alırız diye yine terör estirmeye ve baskı oluşturmaya başladılar. Bu baskılarla birlikte de kendileri için bir zemin oluşturmanın gayreti içindeler" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddiaları konusunda da, "Avrupa Parlamentosu hangi tür kararı alırsa alsın bir kulağımızdan girer, öbür kulağımızdan çıkar çünkü Türkiye'nin böyle bir vebali, böyle bir suçu kabul etmesi asla mümkün değildir. Bunu herkesin bilmesi lazım" değerlendirmesinde bulundu. Erdoğan, Kazakistan'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın açıklamasından sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı, şunları söyledi:
ASKER NE YAPACAKTI?: (Ağrı saldırısı) Alınan istihbaratı uyarınca asker görevini yapmış ve tedbir almıştır. Tedbirini alan askerlerimize ilk silahlı müdahale bölücü terör örgütü tarafından gelmiş, ilk etapta biri ağır olmak üzere dört askerimiz yaralanmıştır. Dört askerimiz yaralanırken ne yapacaklar? Sessiz mi kalacaklar? Gereken cevabı vermeyecekler mi? Gereken cevabı verdiler ve beş bölücü terör örgütünün elemanı öldü, onlardan da bir yaralı var. Biz yaralılarımızı orada bırakmışız, yaralılarımızı da partilerinin mensupları alıp gelmiş. Böyle bir şey söz konusu değil. Fotoğraflarda, bütün çekimlerde hepsi. Helikopterler defaatle almak için gittiler, helikopterlerimizden birini de taradılar ve çekilmek zorunda kaldı.
BARAJ İÇİN SİLAHA SARILDILAR: Bunların çözüm süreci diye bir derdi yok. Bunların bu ülkede refah, huzur diye bir derdi yok. Biz bunları 6-7-8 Ekim olaylarında çok daha yakından tanıdık. Son olay olarak söylüyorum. Ve 7 Haziran seçimleri yaklaşıyor. "Acaba biz seçimi, barajı nasıl garantiye alırız" diye yine terör estirmeye ve baskı oluşturmaya başladılar. Bu baskılarla birlikte de kendileri için bir zemin oluşturmanın gayreti içindeler. Olay budur.
HDP'LİLER KURTARMADI: Nitekim Eş Başkan olarak meydanda dolaşan zat, şahsıma da meydan okumalar yapıyor, iktidara da meydan okumalar yapıyor. Sen işine bak. Önce bir siyasi partinin başı olarak yapman gerekeni yap. Bakıyoruz ki işin arkasından ne yazık ki kendileri çıkıyor. "HDP'liler yaralıları kurtardı" dediğin zaman kendini ele verirsin. Bunun alternatifi de orada söylenir. Nedir bunun alternatifi? Sivil köy korucularının olduğu vatandaşlarımız da devreye girmiştir ama aslolan askerlerimiz, jandarmalarımız yaralılarımızı kurtarmıştır. Olayın aslı budur.
BENİ DEVLETİN RAPORU İLGİLENDİRİR: (HDP'nin raporu) O raporlarla ben pek ilgilenmiyorum. Devletin kurumlarının bana verdiği raporlarla ilgileniyorum. Devletin kurumlarının raporlarına göre kayıtlar, görüntüler ve fotoğraflarla her şey önümüzde. Onların anlattığı gibi televizyonlarda dinlediğimiz kadarıyla, böyle bir şey asla söz konusu değil.
'BİZİM ÜZERİMİZDE SOYKIRIM LEKESİ YOK'
NEDEN SAVUNMADAYIZ: (AP'de oylanacak 1915 olaylarına ilişkin tasarının geçmesi halinde Türkiye'nin tavrı) Biz niye millet olarak veya medyamız niçin savunmada duruyoruz, bunu anlamakta zorlanıyorum. Benim Cumhurbaşkanı olarak savunma derdim yok. Türkiye'nin üzerinde "soykırım" lekesi ve gölgesi söz konusu değil.
ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL: Ermenistan başta olmak üzere parlamentolarının kapısını onlara açan milletlere sesleniyorum; benim ülkemde vatandaş ve vatandaş olmayan 100 bine yakın Ermeni var. Acaba kendi ülkelerinde kaç Ermeni var. Biz ülkemizdeki Ermeni vatandaşlarımıza karşı bugüne kadar herhangi bir tersliğimiz, diğer vatandaşlarımızdan farklı olumsuz muamelemiz oldu mu? Dininde, yaşamında, ülkemizin her türlü imkanlarından istifadede gerek vatandaş olan Ermeniler gerek olamayan ama ülkemizde kendi ülkelerinden kaçıp gelerek bulunan Ermeniler noktasında, bunları 'deport' edebiliriz, etmedik. Misafir ediyoruz. Bunu gösteren bir ülkeye karşı bu tavrı anlamak mümkün değil.
OYLAMA BİZİ İLGİLENDİRMEZ: AP'de hangi tür karar alınırsa alınsın bir kulağımızdan girer, öbür kulağımızdan çıkar çünkü Türkiye'nin böyle bir vebali, böyle bir suçu kabul etmesi asla mümkün değildir. Bunu herkesin bilmesi lazım.

SCHULZ BAŞKA KONUŞTU: AP Başkanı geçtiğimiz günlerde Türkiye'yi ziyaret etti. Kendisi düşüncelerini söyledi. Sizlerin sorduğu soru istikametinde cevap vermedi. Tam aksine "Ben de aynen sizin gibi düşünüyorum, Türkiye için böyle bir şey söz konusu olamaz" dedi. Arkadan farklı bir şey çıkacaksa ne olur? Çıktığı zaman gereken cevabı yine veririz. Bizim böyle bir sorunumuz, derdimiz yok.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.