'Dengeli bir karar değil'

AP'NİN SÖZDE ERMENİ SOYKIRIMI TASARISINI KABUL ETMESİNE TEPKİ YAĞIYOR
Avrupa Parlamentosu'nun (AP) 1915 olaylarıyla ilgili sözde Ermeni soykırımı tasarısını kabul etmesine gerek Türk gerekse yabancı siyasetçilerden tepki yağıyor. AP'nin Yeşiller grubunun İspanyol üyesi Ernest Maragall, "Dengeli olduğunu söyleyemem. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk Hükümeti'nin bazı mesajları ve açıklamalarına olumlu şekilde değinildiğini de görmemiz lazım ama geneline baktığımızda güçlü şekilde Ermeni yanlısı bir karar alındı" dedi. Maragall, değişiklik önergesi metninde Papa Francis'in açıklamalarının takdir edildiği ifadesine tepki göstererek, "Kiliselerin beyanlarına dayanmamalıyız" dedi. Maragall, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaşanan bu trajediden bugünkü Türkiye'nin sorumlu tutulamayacağını fakat Ankara'nın bazı jestler yapması ve Ermenistan'la barışma için elini açık tutmasının önemli olduğunu söyledi.
PAPA'NIN SÖZLERİNE TEPKİ
AP Türkiye Dostları Grubu Eşbaşkanı olan Alman sosyalist İsmail Ertuğ da oylama öncesinde dostluk grubu eşbaşkanları olarak "dengeli karar" çağrısı yaptıklarını fakat kabul edilen metinde bu dengenin tutturulamadığını söyledi. Ertuğ, "Papa'nın sözlerine atıf yapılması iyi bir görüntü olmadı. Geçen yılki AP seçimleri aşırı sağ çoğunluğu getirdi. Papa'nın söylemine bunların hiçbirisi 'hayır' diyemiyor" diye konuştu. Kararın hazırlığında Ermeni lobisinin AP'de kilit isimlere yönelik yoğun baskıda bulunduğunu, Türkiye'den aynı ölçekte lobi çalışması görmediğini ifade eden Ertuğ, "Uluslararası tarihçiler komisyonu güzel bir öneri ama arkası gelmiyor. Türkiye orada durmamalı, 'Siz katılmıyorsanız da biz bunu yapmak istiyoruz, kendi imkanlarımızla uluslararası tarihçiler komisyonu gerçekleştirmek durumundayız' demeli" dedi.
RENZİ'DEN PAPA'YA DESTEK!
Bu arada İtalya Başbakanı Matteo Renzi Papa'nın açıklamalarına destek verdi. Ancak İtalyan makamları ise Renzi'nin tersine açıklamalar yaparak, "AP ile aynı pozisyonda değiliz. Bu mesele tarihçilere ya da uluslararası yargıya bırakılmalı" diye konuştu.
'NEREDE ABORİJİNLER NEREDE KIZILDERİLİLER'
Başbakan Ahmet Davutoğlu AP Başkanı Martin Schulz ile alınan kararla ilgili görüştüğünü belirterek şu değerlendirmede bulundu: "Dini otoritelerin görevi barışı teşvik edici açıklamalar yapmak. Tarihte kalmış meseleler üzerinden nefret söylemi veya bir kesime karşı bir tavır ortaya koyacak bir yaklaşım benimsemek değil. Sayın Schulz'a telefonla görüşmemizde söyledim, 'Eğer Avrupa tarihini açacaksak sömürgecilikte Afrika'da, Asya'da, Avustralya'da neler yapıldığını... Nerede Aborijinler, Kızılderililer, Afrika kabilelerinin bir çoğu? Nasıl yok oldular, tarihten nasıl silindiler? Bu, son dönemde Avrupa'da yükselen İslam ve Türk karşıtlığını da tahrik edecek bir durum. Türkler ve Ermeniler bin yıl, ortak şehirlerde, mahallelerde yaşadı. Bizde getto olmadı. Getto Avrupa'nın eseri. Gettonun olduğu yerde etnik ayrımcılık sonra da soykırım olur. Bizde gettolar olmadı, savaş şartlarında yaşanan olağanüstü acılar oldu. Barışmaya acıları paylaşmaya hazırız ama bize kimse boyun eğdiremez. Ümit ederiz ki Ermenistan'dan ve diyasporadan gelen provokasyonlarla Avrupa kültürü daha fazla zarar görmez."
'KEYFİ VE ÖNYARGILI ALINMIŞ BİR KARAR'
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) 1915 olaylarıyla ilgili kararını değerlendirdi: "AP'nin böyle bir tutum takınması evvela ileri sürdüğü kavramlarla, değerlerle çelişmiştir. Hukukla alakası olmayan, keyfi, önyargılı bu kararı biz hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Bunu yok hükmünde telakki ediyoruz. Milletimizin çocukları yarın okullarda, sokakta, işyerlerinde bir nefret söylemine, ayrımcılığa ve benzeri bir kısım çağ dışı, hukuk dışı, ahlak dışı kampanyalara muhatap olursa bunun sorumlusu AP'dir, Papa'nın yaptığı açıklamalardır. Biz bu istismarın son bulması, tarihi gerçeklerin tüm yönleriyle ortaya çıkmasını arzu ediyoruz. Ama bazı ülkelerin bunu istemediklerini de biliyoruz."