Son Güncelleme: Perşembe 19.11.2015
Koalisyon güçleri DAEŞ'i değil halkı vuruyor
Suriye Ulusal Meclisi'nin başkan yardımcısı Muhammet Faruk Tayfur: Koalisyon güçleri Irak ve Suriye'de DAEŞ'i vurma bahanesiyle sadece Sünnileri hedef alıyor
DAEŞ'in esas çekirdeğini Irak'taki Ebu Gureyb ve Musul hapishanelerinden firar eden tutuklular oluşturuyordu. Daha sonra Suriye'deki Sednaya hapishanesinden serbest bırakılanlar da onlara katıldı. Bu kadar güçlenmesinde Irak'ta ve Suriye'de Sünni Müslümanların yaşadıkları zulmün büyük etkisi oldu. Irak ve Suriye'de, İran, desteklediği milisler ve Esat rejimine reaksiyon olarak DAEŞ direnişi beslendi. Sünni gençler yardım edecek herhangi örgüte prensipleri ne olursa olsun, lideri de kim olursa olsun katılma ihtiyacı hissetti. Buna ilaveten dışarıdan eğitilmiş elemanlar da gönderdiler. Suriye ve Irak'ta intikal ile beslenen gençlere silah temin edildi ve geçimine de katkı yapılarak örgüte kolay katılım sağlandı.
DAEŞ ve lider kadrosu, bölgeyi karıştırmak ve kendi çıkarlarına uygun olarak düzenlemek isteyen başta Amerika ve birçok istihbarat kuruluşu için cazip bir örgüttü. DAEŞ'e karşı Amerika liderliğinde kurulan koalisyonun büyük destekçisi DAEŞ'in ta kendisidir. Çünkü o güçlerin bölgede planladığı projeler hep DAEŞ üzerinden yürütülmektedir. Zira İsral'in güvenliği de bu sayede daha da sağlamlaşmıştır.
Onların en büyük destekçileri, Musul'un silah depoları ve bankalarını ellerine geçirmeleri için yardım edenlerdir. Ayrıca Suriye ve Irak rejimleriyle girdiği göstermelik savaşların ardından ele geçirdikleri büyük miktarda silah, mühimmat ve petrol kuyuları da DAEŞ'e büyük bir maddi destek olmuştur.
Yüzölçümü olarak Suriye'nin yüzde 50'sini ele geçirdiler. Buraların çoğu çöl, nüfusu az ama petrol, fosfat ve tarım alanları olarak zengin bölgeler. Ayrıca stratejik olarak çok önemli. Çünkü başka bölgelere kolay geçişler sağlıyorlar. Üstelik örgüt sayısal olarak da büyük. Yaklaşık 20 bin elemana sahipler, çoğu da silah kullanabiliyor. Bütün bunlar Suriye devrimine siya- si ve askeri geleceğine çok büyük tehlike teşkil ediyor. Fakat DAEŞ'e karşı mücadele bir tek askeri boyutta olmuyor. Çünkü bu yol göstermiştir ki DAEŞ'i yok etmek için fikri, siyasi, dini ve ekonomik olarak komple bir proje ve kapsamlı bir plan gerekmekte. Bu şekilde DAEŞ'in büyük insan kaynağı bertaraf edilip kalan kısmı silahla yok edilmeye çalışılmalıdır. Suriyeli haricindeki elemanların tecrit edilmesinin büyük faydası vardır.
Türkiye baştan beri Suriye halkının adil ve insani taleplerini hep destekledi. Daha önce Suriye rejimine bu haklı taleplere kulak asmasına tavsiyede bulundu ama rejim bunları kabul etmedi. Maalesef Amerika başta olmak üzere uluslararası toplum, Suriye'de insani trajedisini hiç düşünmedi. Biz Türkiye'ye hem halk hem hükümet olarak Suriyeliler için insani yardım ve yaralıların tedavilerinde gösterdiği önem nedeniyle teşekkür ederiz.
HEDEF SÜNNİLER
Koalisyon güçleri Irak ve Suriye'de DAEŞ'i vurma bahanesiyle sadece Sünnileri hedef alıyor. Maksatları oradaki insanları boşaltmaktır. Bunun için devamlı evlerini vuruyorlar. Koalisyon operasyonları özel planlar ve İsrail güvenliği için yapılmaktadır.
Suriye'nin bölünmesini projesinin gerçekleşmesi çok zordur. Bölünmeye İran, İsrail ve ABD'den büyük bir çaba var. Böyle bir durumda ortada oluşacak güçlerin bir rolü belirleyecektir. Biz Suriye halkı olarak ülkemizin bütünlüğüne ve bölünmemesine karşı bütün gücümüzle mücadele ediyoruz.
Tam tersine son dönemde ÖSO'nun siyasi ve askeri olarak bütün alanlarda kazanımlar oldu. Bu sebeple bazı ülkeler Rusya başta olmak üzere İran ve Esad rejimi planlarını yeniden gözden geçirmeye çalışmaktadırlar.
ETNİK TEMİZLİK YAPIYORLAR
PYD aslında Suriye rejimi ile yapılan anlaşma üzerine kuruldu. Bütün stratejik bölgelerde silahları Suriye rejimi tarafından karşılandı. Bunu iyi düşünmek lazım. Arap ve Türk ayrıca bazı Asuri ve Süryanı bölgelerine saldırılar düzenlenmektedir. Bunlar herkes tarafından biliniyor. Hedef ise Kürtlerin çoğunluğunu teşkil edecek Kürt bölgelerde, Irak'taki gibi bir federasyon oluşumuna gitmeyi amaçlıyorlar. Bilindiği gibi Suriye'de durum Irak'tan farklı. Orada bir Kürt nüfusun çoğunlukta olduğu bölgeler yoktur. Fakat onlar Türkiye- Suriye arasındaki sınır bölgelere dağıtılmaktadırlar. Aynı bölgelerde Arap, Türkmen ve Asuriler de vardır. Şimdi bu nüfus göçe zorlanmaktadır.
YPG BAŞARISIZLIĞINI ÖRTMEYE ÇALIŞIYOR
Türkiye devletinin DAEŞ ile herhangi bir ilişkisi olduğunu sanmıyorum. DAEŞ bütün bölgeye zararlı ve tehlikelidir. DAEŞ militanlarının Türkiye'den geçiş yaptığına dair haberler asılsız. Bu iddiayı YPG'nin DAEŞ'e karşı başarısızlığını örtmek için ortaya attığını düşünüyorum.
İsa Tatlıcan - Sabah.com.tr
EN SON HABERLER
- 1 SON DAKİKA ÖĞRETMEN ATAMA TAKVİMİ VE SAYISI belli oluyor: Kabine bugün toplanıyor! Başkan Erdoğan açıklayacak
- 2 DEM Partili Çiçek Otlu’nun kardeşi terörist çıktı! 15 yılla yargılanıyor
- 3 Açılışını Başkan Erdoğan yapacak! Kariye Camii'nde 79 yıl sonra ezan sesi duyulacak
- 4 Kabine bugün toplanıyor! Gözler Başkan Erdoğan’da: Öğretmen atama takvimi belirlenecek mi?
- 5 Bakan Fidan: İki devletli çözüme gitmezsek bu son Gazze savaşı olmayacak
- 6 İyi ki varsınız
- 7 Azmin tarifi Seda
- 8 Emine Erdoğan’dan Dünya Ebeler Günü mesajı: Doğum mucizesinin ilk tanığı ebelerimizi tebrik ediyorum
- 9 DEM’li vekilin kardeşi örgüt üyesi çıktı
- 10 38 provokatöre tutuklama