Bedelini bunlara çok ağır ödeteceğiz

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, aHaber - atv ortak yayınında SABAH yazarı Melih Altınok'un gündeme dair sorularını yanıtladı. Tarabya Köşkü'nde gerçekleştirilen canlı yayın sırasında PKK'nın Hakkari Dağlıca'da düzenlediği hain saldırıyı da değerlendiren Erdoğan, PKK'nın kayıplarının binleri geçtiğini, o yüzden saldırılarını artırdığını belirtti. Erdoğan, şu önemli mesajları verdi:
DAĞLICA SALDIRISI: Her şeyden önce tabii, üzüntülüyüz. Dağlıca'da yapılan bir temizlik neticesinde böyle bir olay gerçekleşiyor. Oradaki zırhlı araçlarla ifade edildiği kadarıyla mayınlarla kurulmuş olan tuzaklar neticesinde bir olay burada art ardına oluşuyor. Bunun bedelini biz onlara çok ağır ödetiyoruz ve ödeteceğıiz. Hepimizin başı sağolsun. Milletimizin başı sağolsun, Allah sabırlar versin.
KAYIPLARI BİNLER: Emniyet güçlerimizin yoğun olarak sürdürdüğü operasyonlarda şu ana kadar PKK'nın kaybı binlerle ölçülüyor. Zannediyorum ki bu artarak da devam edecektir. Terör örgütünün saldırmasının nedeni de bu.
SÜRECE İHANET ETTİLER: Çözüm Süreci aslında bunlar tarafından bir ihanetle değerlendirildi. Çözüm Süreci'ni bunlar adeta Güneydoğu'da, kısmen doğuda kendileri için silah stoklama süreci olarak değerlendirdiler ve çok ciddi bir silah stoklaması yaptılar. Burada bu süreç içerisinde, güvenlik güçlerimiz tabi 'herhangi bir çatışmaya, şuna buna girmeyelim' dediler ama daha sonra anladık ki bu süreç içerisinde bunlar bunu yaptılar.
ŞEHİT MEKTUBU YALANI: Ben bugüne kadar yaklaşık 70 şehit yakınımızı aradım. Bir tanesinden tepki gördüm. O da kız kardeşiydi. Daha sonra hanımı ile görüştüm. Hanımı daha farklıydı. Söylenen şeyler yalan. Polis olmasaydı falan diye bir şey yok, bu da yalan. Biz bütün bunları konuşurken acıları paylaşmanın gayreti içindeyiz. Ben bugün 17 şehidimizin ailesini aradım. Bir tanesinden bir olumsuz tepki gelmedi. Hepsi de bu vatan için feda olsun, söyledikleri bu. Biz de hepsini kayıtları var. Biz bu kayıtları gösterdiğimiz zaman, acaba bunlar kendilerini nerede gizleyecekler? Mesele cibilliyet meselesi, karakter meselesi.
VATANDAŞA ÇAĞRI: Güneydoğu'daki vatandaşımızın bunlara 'çekin elinizi yakamızdan' demesi lazım. Teröre karşı olduğunu söyleyenler elini, vücudunu taşın altına koymayacak, böyle bir milli duruş olamaz .
SEÇİM YAPILACAK: Bakın ne diyorlar 'Seçim yapılmayabilir'. Yani sen demokrasiye inanacaksın ve 'seçim yapılmayabilir' diye böyle bir yaklaşım ortaya koyacaksın. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Bu işin tek çıkış yolu sandıktır. Seçim şartlar ne olursa olsun yapılacak.
HÜRRİYET VE ZAMAN'DAN CANLI PROVOKASYON
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın '400 vekil' açıklamasının ardından Doğan Grubu'na ait Hürriyet Gazetesi ile Paralel Yapı'nın yayın organı Zaman gazetesi, internet sitesi ve sosyal medya hesapları üzerinden akıl almaz bir manipülasyona girişerek, söz konusu diyaloğu '400 milletvekili alınsaydı bunlar olmazdı' gibi verdi. Erdoğan, söz konusu çirkin çarpıtmalara yine canlı yayında açıklık getirerek şunları söyledi: "Medya manipülasyonunun ve ahlaksızlığın tam bir daniskası. Burada bir üzüntünün içerisinde olması gerekirken, buradan acaba nasıl bir rant elde edebiliriz gayreti içerisindeler. Tabii ben şu anda bir Cumhurbaşkanı olarak bunları hüzünle izliyorum. Yani bizim '400 milletvekili' dediğimiz olay, bir yeni Türkiye'nin, bir yeni anayasanın süratle oluşturulmasına yöneliktir. Onlar da bu tür olumsuzlukları minimize edecek imkanları verebilecek bir adımdır ama tabi bunlar bunun farkında değil.'Acaba burayı nasıl manipüle ederiz' dertleri, gayretleri budur." Erdoğan'ın açıklamalarının ardından Hürriyet söz konusu haberi ve twiti sildi ancak yalanları tüm sosyal medyaya yayıldı. Bu arada çirkin provokasyonlara tepki olarak yüzlerce vatandaş Hürriyet gazetesinin önüne giderek protesto gösterisi yaptı.
"AVRUPA ÜLKELERİ PKK'YA HEP GÖZ YUMDU"
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye birinci derecede tehdidin PKK olduğunu belirterek AB'ye de sert tepki gösterdi: "AB, kendi bağlısı ülkeler içinde PKK terör örgütü elemanlarının barınmasına hep göz yummuştur." CNN International'da Becky Anderson'ın "Connect to World" programında yayımlanan söyleşiye katılan Erdoğan gündeme ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
ÖNCELİKLİ TEHDİT PKK: İçeride terör örgütlerinin hepsini tehdit olarak tanımlıyoruz. Ülkemizdeki terör noktasında birinci derecede tehdidi PKK oluşturmaktadır. DAEŞ, şu anda bizim için yurtdışında bir tehdit oluşturmakta.
TERÖRLE MÜCADELE: Türkiye sadece DAEŞ değil aynı zamanda PYD, PKK, DHKP-C gibi terör örgütlerine karşı mücadele veriyor. Batılı ülkeler bu mücadelede Türkiye'yi hep yalnız bıraktı. Yani PKK'yı bir terör örgütü olarak ilan eden AB, ne yazık ki kendi bağlısı ülkeler içerisinde bu PKK terör örgütü elemanlarının barınmasına hep göz yummuştur, hatta hatta onların liderlerinin oralarda gövde gösterilerine de ne yazık ki fırsat vermiştir, şu anda da devam etmektedir.
GÜVENLİ BÖLGE: Suriye'de güvenli bölge talebimizin amacının o bölgede Kürt yönetimi kurdurmanın önüne geçmek olduğu yalandır. Bunun Kürtlerle ilgisi yok. Özellikle PKK ile olan mücadelemizde bugüne kadar olan kaybımız 50 bini aşmıştır.
BU NASIL YAKLAŞIMDIR: Suriyeli mültecilerin yaşadığı dramdan tüm Batı sorumludur. Akdeniz'e sınır olan ülkeler, 'Benim ülkeme gelmesin, ne olursa olsun' diyor. Türkiye'ye gelen mülteci sayısı 2 milyonu aştı. Almanya'nın sorumlu bir bakanı diyor ki; 'Türkiye bunları alsın, sonra biz bunların içinden seçelim.' Bu nasıl bir yaklaşımdır. Ortak operasyonla bu insanların kurtuluşuna fırsat vermemiz lazım.