Hem pişkin hem yalancı

Terör örgütü propagandası yapmakla suçlanan Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Hürriyet ve Posta gazetelerinin birinci sayfasında yayınlattığı çarşaf çarşaf mektupla seslendi. Yıllardır hükümetler üzerinde kurduğu baskı ve şantajların hesabını vermek yerine, kirli geçmişini inkar yolunu seçen Doğan, "Sen Kasımpaşalıysan, ben de Kelkitliyim' diyerek Cumhurbaşkanı ile polemik çabasına girdi. Gazetelerdeki "Ben hiç kimseye öyle bir şey demedim" başlıklı mektubunda, 'Siyasete hiçbir zaman etki etmedim' anlamına gelecek ifadeler kullanan Doğan, deyim yerindeyse tam bir pişkinlik örneği sergiledi. Hükümet yıkıp, hükümet kuran Doğan'ın siyaseti dizayn etme çabası belge niteliğindeki manşetlerle ortadayken, dünkü mektupta yer verilen "Siyasete hiçbir zaman etki etmedim" iddiası günü kurtarma çabası olarak değerlendirildi.

BU MANŞETLER NE?
Türkiye'nin koalisyon hükümeti ile yönetildiği 1997'li yıllarda attığı manşetlerle siyaseti dizayn etme çabasına giren Hürriyet gazetesi, 04.03.1997 tarihinde Erbakan için "Ya uy, ya çekil" manşeti atarak hükümetin yıkılması için baskı yaptı. Üç ay sonra 12.06.1997 yılında "Gerekirse silah bile kullanırız" manşetiyle darbe çığırtkanlığı yapan Hürriyet, 30.06,1997'de bu kez "Hükümet tamam" diyerek siyaset üzerindeki derin operasyonunu tamamladı. Hükümetleri dizayn etme çabası ve alışkanlığı ortada olmasına rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mektup yazarak, 'siyasete müdahale çabamız yok' mesajı vermeye çalışan Aydın Doğan'ın, grubuna bağlı medya kuruluşlarında teröre verilen desteği inkar etmesi de dikkatlerden kaçmadı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, Doğan Medya Grubu bünyesindeki basın kuruluşlarında yer alan bazı haberlerden dolayı grubun yetkilileri hakkında, ''terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan soruşturmanın yürütüldüğü süreçte Aydın Doğan'dan gelen bu açıklama, 'günah çıkarma arayışı' olarak yorumlandı.

KİRLİ GEÇMİŞ
Aydın Doğan imzalı mektuba AK Parti'den sert tepki geldi. Kurulduğu günden bu yana darbelerin destekçisi olan, sivil siyasete yön vermeye çalışan Hürriyet'te yayınlanan Aydın Doğan imzalı açıklamanın yalanlarla dolu olduğunun altını çizen AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner, "Geçmişte hükümetleri nasıl yıktığın ortada. Bugün ise haddini aşarak yalan söylemeye devam ediyorsun. Kelkit'in yiğitleri kim, sen kim? Hilton için hangi tekliflerde bulunduğunu, Erdoğan'a diz çöktürmek için ne tür kirli yayınlar yaptığını herkes biliyor. Şimdi kalkmış bunları pişkinlikle inkar ediyorsun" dedi.
SİMAVİ'NİN YOLUNDA
Eski ANAP'lı Bakan Bülent Akarcalı ise Aydın Doğan'ın, kendini birinci kuvvet olarak gören Erol Simavi'nin geleneğini sürdürdüğünü ifade ederek, "Aydın Doğan Ankara'yı, Hükümetleri, siyaset ve devlet adamlarını baskı altına almak, yönlendirmeye ve kullanmaya kalkışmak alışkanlığı hakmış gibi görüyor. Bu antidemokratik anlayıştan sıyrılmalı" uyarısında bulundu.

Eski Türkiye'de HÜRRİYET'in manşetleriyle siyaseti dizayn etmeye alışık olan Aydın Doğan, yeni Türkiye'de eski günlerin özlemini çekiyor.

Hürriyet ve Posta'daki mektubunda, 'Siyasetle hiç işim olmaz demeye' getiren Aydın Doğan, 55. Hükümetin kurulması için 29 Haziran 1997 Pazar günü Beykoz'daki yalısında Mesut Yılmaz ile toplantı yapmıştı. Doğan, konuğunu kapıda karşıladı. 6 saat süren toplantıda kurulacak yeni kabineye şekil verildi.

Kaynak:Star