İzmir vakıflar müdürü Paralel'e biat etmiş

İzmir'de, Paralel Yapı operasyonunda gözaltına alınan 26 şüpheliden, İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Kenan İba, Melih Göktanır, İlker Başgül, İbrahim Çankaya, Kazım Erdem, Yusuf Taşdelen, Servet Kaplan, Erhan Cabbaroğlu, Ali Karatay, Ömer Alsancak tutuklandı. Diğer 16 şüpheli ise, biri adli kontrol şartıyla olmak üzere serbest bırakıldı. İzmir cumhuriyet başsavcılığı 16 şüphelinin serbest bırakılmasına itiraz etti. 24 Temmuz 2015'teki operasyonda tutuklanan Muhasebeci Ömer Kaya'nın evindeki 15 yıllık arşivden ise FETÖ'nün İzmir il yönetimindeki kişilerin görevlerinin yazılı olduğu liste bulundu. Ömer Kaya'nın kendi el yazısı ile örgütün baş imamlarına yazdığı mektupta, örgüt içindeki şirketlere ihale verip, maddi destek sağlamakla suçlanan Kenan İba ile ilgili "Kenan Bey'in sitemi var! 'Bizi bu makamlara getirdiniz ama yanımızda değilsiniz, bizi kurtlara terk etmeyin. Gelen ihaleleri bize sunacak, bunlardan beğendiğimizi yapacağız. Yanımda olursan sevinirim' diyor" dediği belirlendi.
1 MİLYONLUK HİMMET BELGESİ
Ele geçen belgeler arasında, eski Şifa Hastaneleri Başhekimi Mahmut Akdoğan ve Ömer Kaya imzası ile işadamı Mustafa Şık'tan 2001'de alınan 1 milyon liralık himmet belgesi de var. Bağış miktarlarının tutulduğu evrakta ise kimin ne kadar yardım yaptığı, kimi işadamının nakit, kiminin kredi kartı, kiminin de senetle bağış yaptığı hatta bu senetlerden bazılarının ödenmediği için haciz uygulandığı da belirlendi. Tutuklananlar arasında yer alan müteahhit Kazım Erdem'in Çeşme Altınkum'da 175 bin metrekarelik alana 150 milyon dolarlık yatırım yapmak isteyen Rus milyarder Mihail Dmitriyeviç Prohorov'ın işlerini takip ettiği de belirtildi.

AFRİKA'DAN GELEN TOZ ALTINLARIN İZİ SÜRÜLÜYOR
FETÖ'ye finansal destek sağladığı için kuyyuma devredilen Koza Holding şirketlerinin uluslararası bağlantılarına ilişkin önemli bulgulara da ulaşıldı. Koza'nın Kapalıçarşı'da 10-15 kişilik ekibi olduğu belirtilirken, Afrika'dan toz altın ihracatına ilişkin iddialar da incelemeye alındı. Akın İpek'in 'kayyum' beklentisi olmadığı için, ailenin kullandığı araçları ve konutları şirketlerine devrettiği öğrenildi. İpek ailesinin mal varlığının önemli bölümü şu anda şirketlerin üzerinde görülüyor.