Pazartesi 18.01.2016 00:00

Davutoğlu Londra'da konuştu!

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Geride bıraktığımız iki seçime ve etrafımızı çevreleyen istikrarsızlığa, DEAŞ ve PKK'nın saldırılarına rağmen ekonomimiz büyümeye devam etti ve bu belirsizliklerin arasında da üçüncü nokta olarak ekonomimiz yüzde 4'lük bir büyüme sağladı. Bu diğer ekonomilere göre yüksek bir oran" dedi.

Davutoğlu, Bloomberg'in Londra merkezinde iş dünyası temsilcilerine hitabında, bir Türk başbakanı olarak ilk kez Bloomberg'de konuştuğunu, bunun son olmayacağını, daha sık buluşacaklarını söyledi.
Son bir yıla bakıldığında dikkate almaları gereken iyi ve kötü gelişmeler gördüklerini ifade eden Davutoğlu, dünya ekonomisinde temel olarak 3 olumsuz trendin olduğunu, bunların Türkiye ekonomisini de etkilediğini belirtti.
Davutoğlu, piyasalardaki oynaklık ve dünyadaki ekonomik büyümedeki yavaşlamanın aynı zamanda geleceğe yönelik ekonomik öngörüleri de etkilediğini dile getirerek, "Geçen yıl G-20 Başkanı olarak bu noktalara odaklandık ve dünya ekonomik büyümesiyle ilgili yeniden dengelenmenin bazı zorluklara gebe olduğunu söyledik, birtakım jeopolotik zorluklar nedeniyle" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin etrafında jeopolitik riskler bulunduğunu vurgulayan Davutoğlu, bazı komşu ülkelerin durumuna değindi. Davutoğlu, "Bunların ekonomisi artık işlevsel değil. Bunlar Türkiye'yi etkiliyor olmasına rağmen birtakım olumlu gelişmeler de var. Bu da Türkiye'yi güvenli bir liman haline getiriyor yatırımlar ve ekonomik kuruluşlar için. Bunlardan en önemlisi de tabii ki siyasi istikrar" diye konuştu.
Davutoğlu, Avrupa'daki birkaç ülkede ekonomik krizlerin ardından siyasi istikrarsızlıkların da yaşandığını, bunun sonucunda Dışişleri Bakanı olduğu 2009-2014 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde birkaç farklı ülkede 5-6 farklı mevkidaşıyla birlikte çalışmak durumunda kaldığını anlattı.
- "Türkiye'de istikrar var"
Türkiye'nin güney ve doğudaki komşularında siyasi çalkantının olduğunu aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Ancak Türkiye'de bir istikrar var. 2015 bizim için zorlu bir yıl oldu. Çünkü ülke demokrasisinin son 60 yılında aynı yıl içinde ilk defa 2 genel seçim gerçekleşti. Bu seçimleri ben hep bir aşı gibi görüyorum. Doğru zamanda yapılırsa olumlu bir etkisi oluyor, toplumun siyasi yapısı üzerinde. Ancak yine dikkatli olmazsanız, popülist davranırsanız, o zaman genel seçimler bir risk kaynağı olabiliyor ekonomi için. 7 Haziran'dan 1 Kasım'a kadarki dönemde belli bir istikrarsızlık söz konusu oldu ve bu dönemin başbakanı olarak ben de teknokrat bir hükümet ile mali dengeyi sağlama konusunda çok sıkı bir tavır uyguladım. Böylece ekonomik istikrarı sağlamanın yanında ekonomik büyümeyi de sağlamayı amaçladık. 1 Kasım'dan itibaren bir dört yıllık süre var önümüzde. Bu da bize istikrar için, projeksiyonlar için çok güçlü bir zemin sağlıyor. İkinci olumlu gelişme, geride bıraktığımız iki seçime ve etrafımızı çevreleyen istikrarsızlığa, DEAŞ ve PKK'nın saldırılarına rağmen ekonomimiz büyümeye devam etti ve bu belirsizliklerin arasında da üçüncü nokta olarak ekonomimiz yüzde 4'lük bir büyüme sağladı. Bu diğer ekonomilere göre yüksek bir oran."
Davutoğlu, emtia fiyatlarındaki düşüşün, Türkiye'nin cari açığı üzerinde ve enflasyonda olumlu bir etkisinin olduğunu ve global ekonomiye de olumlu etki yaptığını aktardı.
- Türkiye-AB ilişkileri
Başbakan Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerinin ardından Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin olumlu şekilde değişmeye başladığını, son 14 yılda ilk defa 28 ülkenin katılımıyla bir Türkiye-AB zirvesi yaptıklarını hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz AB ile her yıl iki zirve yapacağız ve Gümrük Birliği konusunu daha ileri seviyeye taşıyacağız. Birkaç farklı fasıl daha açılacak. Bu reform ivmesi çok önemli. Türkiye'deki reformlarından ivmelenmesi açısından. Öncelikle Türkiye 2010-2014 arasında en çok gelişen ülkelerden biri oldu. Bu 4 yıl boyunca bizim ekonomik büyümemiz yüzde 5,4 oldu ki bu da OECD ülkeleri arasında dünya ekonomisinde en yüksek artışlardan biriydi. Geçen yılki yüzde 4 de Çin ve Hindistan'ın ardından en yüksek gelişme oranıydı. Bu bizim için çok önemli. Çünkü bizim dinamik nüfus yapımızdan dolayı ekonomik büyümenin sağlanması hayati önem taşıyor. İkinci olarak istihdam yaratımı 2008'den 2015'e kadar 7 milyon kişiye istihdam sağladık ve bu dönemde işsizlik çok fazla artarken AB'de, Türkiye'de istihdam şu anda bizim işsizliğimiz yüzde 10. Neden? Çünkü dinamik nüfus yapımız, yüksekokula devam eden öğrenci sayısı ve aktif iş gücü piyasasından dolayı işsizlik hala yüksek oranda. Enflasyon oranımız yüzde 8,8. Bu beklentilerin üstünde. Bunun temel nedeni de artan gıda fiyatları ve Türk lirasının değer kaybı. Biz enflasyonla mücadeleye devam edeceğiz ve gündemimizin ilk sıralarında olacak."
-"Mali yapımız çok güçlü"
Davutoğlu, cari açığın da Türkiye ekonomisi için endişe kaynaklarından biri olduğunu ifade ederek, bunda da gelişme kaydedildiğini, şu anda 12 aylık cari rakama bakıldığında geçen yılın 34,7 milyar, 2 yıl önce ise 64,7 milyar olduğunu dile getirdi.
Ekonomik büyümenin Türkiye'deki artışına rağmen geçen yıl bazı sorunlar yaşadıklarına dikkati çeken Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Her ne kadar emtia fiyatlarındaki artışın enflasyon üzerinde etkisi olsa da eğer bu ülkeler sizin için bir ihracat noktasıysa bunun dış ticarette olumsuz etkileri oluyor. Türkiye'nin dış ticaretinin oranı da yüzde 50 oldu ki bu 40 yıl yüzde 31'di. Artık nihai ürünler oldukça geniş bir yelpazeye yayılıyor. Daha önce sadece 2002'de 9 tane ürün ihraç ediyorduk, şimdi bunlar 37 nihai ürün oldu ve 1 milyarlık bir harcamaya ulaştı. Şimdi 34 ülkeye ihracat yapıyoruz bu da geçmişte ben Dışişleri Bakanıyken çok yakından takip ettiğim bir noktaydı. Ne zaman Avrupa'ya yüzümüzü döndüysek komşulara, Irak, İran, Suriye ve Rusya'ya yaptığımız ihracatlara da yüzümüzü dönmüşüz. Şimdi orada kriz olunca yüzünüzü Afrika'ya ve Latin Amerika'ya dönüyoruz. Afrika'ya toplam ticaretimiz 23 milyar dolara çıktı. Bu daha önce 3 milyardı, görevi aldığımız zaman. Bizim mali yapımız çok güçlü."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.