Paralel derneklerin imtiyazı kaldırılsın

Eski yöneticilerinin bir kısmı yurt dışına kaçan, bir kısmı da FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alınan Paralel yapının sivil toplum uzantıları, "kamu yararına vakıf ve dernek" statülerini kullanarak FETÖ'ye para aktarmaya devam ediyor. FETÖ'ye finans kıyağı sağlayan en önemli kuruluşlardan olan Kimse Yok mu Derneği'nin izinsiz bağış toplama hakkının Bakanlar Kurulu kararı ile kaldırılmasına rağmen, kamu yararına dernekler statüsü ile yardım toplama ve vergi muafiyeti hakları halen devam ediyor. FETÖ'ye ait Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı da halen kamu yararına vakıf statüsü ile faaliyetine devam ederken, Akit'e konuşan hukukçular, FETÖ finansörü dernek ve vakıfların imtiyazlarının ellerinden alınmasını istediler.

KAMU ZARARINA HAREKET EDİYORLAR
Hukukçular Birliği Başkanı Alaattin Varol, "Geçmişte kamu yararına dernek ve vakıf statüsünü bir şekilde elde etmiş ve hâlâ devam ettiren FETÖ'nün uzantısı bu dernek ve vakıfların birçoğunun yöneticileri FETÖ soruşturması bağlamında yurt dışına kaçtı. FETÖ'nün faaliyetlerinin tam merkezinde duran bu yapıların FETÖ'nün yararına, Türkiye'nin yani kamunun zararına hareket ettikleri açıkça görülüyor. Yargı bu durumu tespit ederek sadece kamu yararına çalışan STK statüsünü iptal etmekle kalmamalı aynı zamanda bu sözde STK'ları kapatmalıdır" dedi.
Varol, şöyle devam etti: "Hem kamuyu hem de savcıları göreve çağırmak gerekiyor. Acilen FETÖ ile ilişkili dernek ve vakıfların kamu yararına vakıf ve dernek statüsünden çıkarılması ve bunların manevra alanı daraltılması gerekiyor. Bunlarla ilgili yürütmenin ve yargının harekete geçmesi gerekiyor. Hiç yargı kararı bile beklemeden yürütme bunları kamu yararına dernek ve vakıf statüsünden çıkarabilir."
DEVLET TERÖRE İMKAN SAĞLIYOR GİBİ ALGILANABİLİR
Hukuki Araştırmalar Derneği Başkanı Hüseyin Kaya da, "Devletin terör örgütü olarak nitelendirdiği bir yapının uzantısı olan STK'ların kamu yararına çalışan dernek ve vakıf statüsünde tutulması devletin içindeki bazı grupların Paralel örgüte karşı olması gereken duruşu tam anlamıyla gösteremediklerini yansıtıyor. Bu durumun yetkililerce bir an önce düzeltilmesi lazım yoksa devletin kendi eliyle terör örgütüne imkan sağladığı şeklinde bir algı oluşabilir" diye konuştu.

FETÖ'NÜN NEFES BORUSU
Avukat Hasan İlter ise, "Böylesine devlet ve millet düşmanı bir terör örgütünün uzantısı olan STK'ların kamu yararına vakıf ve dernek statüsünde bulundurulması FETÖ açısından nefes borusu olarak görülür. Çünkü FETÖ'ye bağlı birçok holdinge ve şirkete atanan kayyımlar da yaptıkları açıklamalarda bu holdinglerden yüz binlerce liralık bağış şeklinde bu STK'lara para aktarıldığını ifade ettiler. Bu STK'lar kamu yararına çalışan STK statüsünde bulundukları için vergi vermiyorlar, denetimleri gerektiği gibi yapılmıyor. Bu statüyü terör örgütünün gayrimeşru ilişkilerinin yürütülmesinde kullanma ihtimalleri var. Bundan ötürü bu STK'ların kamu yararına çalışan STK olma statüsüne derhal son verilmelidir" ifadelerini kullandı.
ONLARDAN TEMİZLENMEDEN RAHAT YOK
İlter, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türk milleti ve Türk devleti için böylesine büyük bir tehlike arz eden örgütün devlet kademelerince yeteri kadar üzerine gidildiği kanaati tam anlamıyla oluşmuş değil. FETÖ ile cansiperane bir şekilde mücadele eden sadece sayın Cumhurbaşkanımızdır. Maalesef devletin alt kadroları gerektiği gibi mücadele etmiyorlar. Bütün devlet kadrolarının bir an önce üzerine düşeni yapıp bu belayı devletimizin başından defetmeleri gerekiyor. Bu bela defedilmeden Türkiye'nin rahata ermesi mümkün değildir."
DEVLET İMKANINI KULLANARAK DEVLETE ZARAR VERİYORLAR
Hukukçular Derneği Başkanı Mehmet Sarı, FETÖ'nün terör örgütü olarak çok kollu ve açılımları bulunan bir yapı olduğunu düşündüğümüzde STK'ların da terör örgütünün bir ayağını oluşturduğunu söyleyebiliriz. Terör örgütünün uzantısı olduğu bilinen bu vakıf ve derneklere devlet içinde birtakım imtiyazlar sağlayacak kamu yararına dernek ve vakıf statüsünde tutulması bu terör örgütünün devlet imkanlarını kullanarak devlete zarar vermesine sebep olur. Neredeyse her türlü vergiden muafiyeti, kamu kurum ve kuruluşlarından ayni ve nakdi yardım almayı, izin almadan yurt içi ve yurt dışında yardım toplamayı sağlayan imtiyazların ellerinden alınabilmesi için statülerinin kaldırılması gerekiyor. FETÖ'nün bu vakıf ve dernekler üzerinden para transferi yapmasının engellenmesi ve FETÖ'nün finansman ayağının kaldırılması açısından bu STK'ların kamu yararına çalışan STK statüsüne son verilmelidir. Terör örgütünün faaliyetlerinde aktif olarak kullanılabilecek bu statünün bu STK'larca kullanılması devlet imkanlarını FETÖ'ye peşkeş çekmek anlamına gelir.
Akit