‘Dünyanın her yerinde suç’

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basın toplantısı düzenleyerek gündemle ilgili soruları yanıtladı. Kalın, özetle şunları söyledi:
EN YÜKSEK KATILIMLI ZİRVE: İslam İşbirliği Teşkilatı 13. İslam Zirvesi'ne dün itibarıyla 24 devlet başkanı, 9 hükümet başkanı, 6 meclis başkanı ve devlet başkanı yardımcısı, 12 bakan katılacak.
DÜNYANIN HER YERİNDE SUÇ: (Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Alman televizyonunda hakaret içerikli program hazırlayan Jan Böhmermann hakkında Mainz Savcılığı'nın soruşturma başlatması) Alman hukuk sistemi çerçevesinde ilerleyecek bir süreç. Bir ülkenin cumhurbaşkanını ve bir halkı hedef alarak, bu tür hakaret içeren, galiz ifadelerle yapılan saldırıların ifade ve basın özgürlüğüyle hiç ilgisi yoktur. Dünyanın her yerinde bu hakarettir, suçtur. Son dönemde Türkiye ile Almanya arasında mülteci, AB konularında yakalanmış iyi bir ivme var. Bu tür yayınları yapanlar bu ivmeden rahatsız olan çevreler.
SAMİMİ OLMADIĞINI ORTAYA KOYDU: (Halep'e Rusya destekli operasyon) Bir siyasi geçiş sürecinin temel çerçevesi üzerinde çalışılırken, sahada, Halep'e, İdlib ve diğer yerlerde saldırılar, kuşatma harekatları devam ediyor. Bunların devam etmesi Suriye rejiminin barış ve siyasi geçiş süreci konusunda samimi olmadığını bir kez daha ortaya koymakta. Halep'ten gelebilecek muhtemel yeni göç dalgası ile ilgili endişelerimiz de devam ediyor. Olması halinde gerekli tedbirleri almış durumdayız.
MÜSAADE ETMEYİZ: (Münbiç'te PYD varlığıyla ilgili) Suriye-Türkiye sınır hattında Azez- Cerablus bölgesinde birtakım DAEŞ unsurları bulunmaktaydı, çok yakın zamana kadar. Gerek ABD gerek koalisyon güçleriyle birlikte ve sahadaki muhaliflerle yürüttüğümüz yoğun ve iyi koordine edilmiş çalışma neticesinde bu bölgede 15'ten fazla köy geri alındı. Son olarak Çobanbey'in tekrar DAEŞ'in eline geçmesi yeni gelişme. Biz bu hat üzerinde özellikle YPG ve benzeri örgütlerin bulunmasına müsaade etmeyiz.
MUHALİFLER: Sahada bölgenin güvenliğin sağlayabilecek, herkesin güveneceği muhalif gruplar bulunmakta. Bu grupların burada konuşlanması bizim öncelikli tercihimiz. YPG, PYD gibi örgütlerin sahada ve Cenevre görüşmelerinde bulunmasıyla ilgili bizim tavrımız açık ve net. PYD, YPG rejimle, PKK terör örgütüyle işbirliğine devam ediyor. Bunu da gizlemiyorlar. Nitekim birçok müttefikimiz "PKK ile PYD aynıdır, aralarında bir fark yoktur" diye dile getirmeye başladı.
'İMZA NOKTASINDA HENÜZ DEĞİLİZ'
"İsrail ile müzakereler devam ediyor. Henüz nihai olarak bir anlaşma metni masaya kondu ve imzalandı diyecek durumda değiliz. Gazze'deki insani yaşam şartlarının yeniden sağlanması konusunda baştan beri ısrarcı olduk. Çünkü adeta açık hava hapishanesinde yaşayan 2 milyondan fazla insanın temel insani ihtiyaçlarının karşılanamıyor olması ne insani ne vicdani ne ahlaki ne siyasi açıdan kabul edilemez. Filistinlilere karşı yıldırma, kuşatma, abluka faaliyetleri var. Bunlar artık sona ermeli."