Sınıfta kaldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile Dünya İnsani Zirvesi'nin kapanış konuşmasını yaptı. Erdoğan özetle şunları söyledi:
İYİ SINAV VERİLMEDİ: Tel örgüler ve yükseltilmiş duvarlar bu sorundan sizi uzak tutamaz. 12 milyon insanın yerinden edildiği kriz karşısında kimse iyi bir sınav verememiştir, birkaç ülke dışında. Bugün insani krizlere maruz kalan insanlar merhamet yoksunluğundan ölüyor.
SORUMLULUĞUMUZ ARTI: İnsani krizleri çözmek üye ülkelerin sorumluluğudur. Ev sahibi olarak işimiz burada bitmedi, sorumluluğumuz arttı. Ümidim ve beklentim zirvenin insani sonuçlara vesile olmasıdır.
ERDOĞAN'DAN LİDERLERE HEDİYE
BU ADİL DÜNYA DEĞİL: Dünyanın farklı yerlerinde, kimi zaman aynı yerlerde, insanların çok farklı güvenlik ve hayat standardına sahip olduğunu biliyoruz. Bir tarafta lüks, israf ve şatafat hakimken, onun hemen yanı başında milyonlarca insanın sefalet, yoksulluk ve açlık içinde hayata tutunmaya çalıştığını görüyoruz. Bu, adil dünya değildir. Karşımızdaki bu keskin farklılığa uluslararası toplumun hiçbir ferdinin, hiçbir vicdan sahibi ülkesinin kayıtsız kalmaması gerekir.
ÇÖZÜM İÇİN ÇALIŞTIK: Küresel vicdanın yaşanan trajediler karşısındaki kayıtsızlığı bugünkü sorunlarımızın temel nedenidir. Teleskoplarla, uydularla uzayın derinliklerini araştıran insanlık, hemen yanı başındaki acıları, sorunları, krizleri adeta görmüyor. Bu çarpıklığı düzeltmek için küresel vicdanı hayata geçirmeliyiz.
ÜZÜNTÜ VERİCİ: Sayın Merkel dışında G-7 ülkelerinin burada olmaması üzüntü verici. Afrika'daki tablo 'vicdan' diyor. Önümüzdeki hafta da Afrika'ya gideceğim.
TERÖRİSTLERDEN KORKMAYALIM: Suriye'nin kuzeyinde terörden arındırılmış güvenli bir bölge, yeni bir şehir kurma önerimiz var. Herkeste şu endişe var; Bunun güvenliği ne olacak? Ben de diyorum ki, 'Uçuşa yasak bölgeler ilan ederiz.' Teröristler kadar cesur değilsek, insanlığın bağımsızlık mücadelesini veremeyiz.
LÜTUF BEKLEMİYORUZ: (AB'nin mülteci yardımı) 2016 ve 2017 için 3'er milyar euro destek, verilen bir sözdü. Vermeyecekseniz Türkiye lütuf beklemiyor. Bunu açık açık AB mensuplarına söyledim.
VİZE YOKSA YASA DA YOK
"Şu anda 1 Haziran itibarıyla geri kabul anlaşmasına yönelik bir adım vardı, 30 Haziran itibarıyla da vize noktasında, adım atılacaktı. Eğer şu anda bu konuyla ilgili olarak arkadaşlarımız görüşmeleri yapacaklar, dışişleri bakanlarımız, bu noktada AB bakanlarımız, görüşmeleri yapacaklar ve bu görüşmelerde netice alındı, alındı. Alınmadığı takdirde kusura bakmasınlar. Türkiye Cumhuriyeti'nin parlamentosundan geri kabul anlaşmasına yönelik uygulama sürecine yönelik adım atılmasına dair karar, yasa çıkmaz. Türkiye'ye vize konusunda verilen kriterlere bir yere kadar tahammül edilir, sonra Türkiye nihai kararını verir, ondan sonra siz düşünün deriz. Bize ikide bir yeni kriter dayatmasınlar."
G7 LİDERLERİ DE OLMALIYDI
BM Genel Sekreteri Ban Ki -moon ise konuşmasında şunları söyledi:
5 temel sorumluluk alanında harekete geçmemiz gerekiyor. Bir tanesi siyasi liderlik. Hem çatışmaların engellenmesi hem sonuçlarının ortadan kaldırılması. İkincisi insanlığı koruma altına alacak normların uygulanması. Üçüncüsü hiç kimsenin bu süreçte tecrit edilmemesi. Dördüncüsü yardımların eksiksiz ulaştırılması. Beşincisi insanlık değerlerine yatırım yapılması.
Bazı dünya liderlerinin şu an burada olmamış olması da hayal kırıklığı yarattı. Özellikle G7 ülkelerinden bazı liderlerin olmalarını beklerdik. Çünkü insani eylem faaliyetlerinde ciddi finansman desteği sağlayan ülkeler bunlar.
400'den fazla ülke kurum kuruluş ve diğer gruplar 500'den fazla taahhütte bulundular zirve kapsamında. Bu atılan adımlar dönüşüm niteliğinde değişimi beraberinde getirecek.
'KALKINMA PLANINA DAHİL EDİLMELİLER'
Dünya İnsani Zirvesi kapsamında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce düzenlenen "Belediye Başkanları Odak Oturumu: Kentlerin Göçe Cevabı" konulu oturumda konuşan, Birleşmiş Milletler Genel (BM) Sekreteri Ban Ki-moon Türkiye'ye ev sahipliği ve sığınmacılara sıcak kalplerini açtığı için teşekkür etti. Ban, ülkelere, belediye başkanlarına ve yerel hükümetlere mültecilere ve göçmenlere güvenli bir ortam yaratmak için önemli bir rol düştüğünü belirterek, "Başlangıçtaki insani destek uzun vadede geçerli bir yanıt olamaz. Mülteciler ve göçmenlerin mutlaka ulusal ve kentsel kalkınma planlarına dahil edilmesi gerekir. Bu şekilde bir geçim sağlayabilirler aynı zamanda şehrin refahına katkı sağlayabilirler. Mülteciler ve göçmenler çalışma etiğini öğrenmeli, eğitim almalıdırlar. Göç de çeşitliliğe yol açar. Bu da beraberinde şehre pek çok avantaj getirir. Toplumlara, şehirlere ve ülkelere avantajlar getirir." İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise konuşmasında, "Gelecek kuşaklara nasıl bir dünya bırakacağız? bunun sorumluluğunu taşımak zorundayız. Suriyeli sığınmacıların 500 bine yakını İstanbul'da" dedi.