PKK’nın elinde Rus füzeleri var
Örgütün elinde Rusya tarafından verilmiş uçaksavar ve füzeler var. Gençlerimiz dağa kaçırıldı. Kaçırılan evlatları için ağlayan Diyarbakırlı anneleri unutabilir miyiz? Başkanlık için yeter sayı çıkmazsa, Cumhurbaşkanı ve Başbakan olarak uyum içinde hizmeti sürdürürüz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kritik Diyarbakır ziyareti dönüşü uçakta gazetecelerin sorularını yanıtladı. "PKK'nın elinde Rusların verdiği füze ve uçaksavarlar var" diyen Erdoğan, "Yeni MGK kararında Paralel Yapı için terör örgütü tanımı kullanılıyor. Bu da yargının elini güçlendirecek" diye konuştu. İşte Cumhurbaşkanı'nın gündeme ilişkin çarpıcı tespitleri...
Yaptığımız açılış töreni, mevcut şartlara bakarsak gayet iyiydi. Coşku, heyecan iyiydi. Tabii ki normal şartlar altında bir toplu açılış töreni değildi. Bu da şartlar normale döndüğünde katılımın çok daha iyi olacağının göstergesi. Psikolojik atmosfer, gelişmelerin takip edildiğini gösteriyor. Kanaat önderleri bu tür şeylere önceleri pek ilgi duymuyorlardı. Ama bu sefer yaptığım görüşmelerde, kendilerini tüm bu konularla daha ilgili gördüm.
Kullanılan dil tabii ki önemli. Terörizmin de teröristin de tanımı iyi yapılmalı. Bizler terörle mücadele yasamızı, dünyayı, Avrupa'yı inceleyerek hazırladık. Söz ettiğiniz o gençler, dağa kaçırıldılar. Kendileri gitmediler. Kaçırılan evlatları için Diyarbakır Belediyesi'nin önünde ağlayan o anneleri bir kenara bırakabilir miyiz? Terör örgütü uzantılarının, gençlerin hükümetin baskısından dolayı dağa çıktıkları yönündeki iddialarının gerçekle hiç bir alakası yok. Zira terör örgütünden kaçıp teslim olanların anlattıkları ortada. Gerçeği gören gençler, tekrar annelerine babalarına dönmeye başladı.
Hayır doğru değil. Orada o partiye mensup iki üç kişi var mıdır bilemem. O bilginin doğru olmadığı son seçim sonuçlarından belli. HDP'nin aldığı oy 350 civarında. AK Parti de 45-50 oy almış. Orada 15 tonluk patlayıcı yüklü kamyonu kovalayan Seyithan da, AK Parti teşkilatının yönetim kurulunda olan bir arkadaşmış.
Kullanılan silahın ne olduğu belli. Şu anda teröristlerin elinde Rusya tarafından verilmiş uçaksavar ve füzeler var. Bölücü terör örgütü bunlarla teçhiz edilmiş durumda. Bunlar Suriye tarafından, Irak tarafından bölücü terör örgütüne aktarılıyor. Silahlı kuvvetlerimiz hiçbir şeyi göz ardı etmeden bunların üzerine üzerine gidiyor. Fırtına obüslerimiz çok ciddi işler görüyor. Bunların mühimmatını da ürettiğimiz için rahat kullanıyoruz. Üretimi bize ait olmayan mühimmatları, siparişle alınan mühimmatları tabii ki idareli kullanıyoruz. Özel sektörümüz, insansız hava aracı da üretiyor.
Şu an onu kazanıyor zaten. Benim neden öyle dediğimin sebebi belli. Paralel Yapı ve PKK arasında bir fark olmadığını artık görmemiz lazım.
İlişkilerin bozulmasını biz istemedik. Sayın Putin'den olumlu bir adım geldi de biz olumsuz bir yaklaşım mı sergiledik? Neler yaşandığını herkes biliyor. Hava sahamızın sık sık ihlal edildiği, G20 zirvesi sırasında Putin'e aktardığımız bir konuydu. Hatta denizde gemilerimizi de taciz etmişlerdi. Sayın Putin, bunlardan hiç haberi olmadığını söyledi. Benim yanımda Lavrov'a dönerek talimat verdi; 'Biz bu işi çözeceğiz' dedi. Ne var ki, o toplantıdan birkaç gün sonra, aidiyeti belirsiz bir uçak, hava sahamızı ihlal edince, uyarılara da yanıt vermeyince, angajman kurallarının gereği yapıldı.
Hayır, angajman kuralları belli zaten. Hava sahamız ihlal edilmiş. Uyarılara rağmen ihlal devam ediyor. Bu durumda yapılacak olan belli. Radar kayıtlarını, Rusların askeri ataşelerine gösterdik. Rusların hadiseyi pilotun da vurulması gibi sunmaları gerçekle bağdaşmıyor. Uçağın pilotu aslında sağ olarak kurtuluyor. Ama muhaliflerin eline düşüyor. Öldürülen pilotun naşını, müzakereler neticesinde biz aldık. Naaşı almakla da kalmadık, tüm dini ritüellerin yerine getirilmesini sağladık. Dolayısıyla Türkiye olarak o hadisede üzerimize düşeni yerine getirdik.
HDP HUTBESİ İDDİASI
Kanaat önderlerinden biri de gelip bana benzer şeyler aktardı. Tabii bu konuyu araştırmak lazım. Ben de inşallah Başbakan ve Diyanet İşleri Başkanı ile bu konuyu konuşacağım.
İÇTÜZÜK DEĞİŞMELİ
İzleyici alınır ama CHP grubunda yaşanan son hadisede bambaşka bir durum var. Mesela AK Parti'liler de slogan atıyor ama onlarda öyle küfür falan göremezsiniz. Geçen arkadaşlarla bu konuyu konuşuyoruz. Biri güzel bir fikir ortaya attı, futboldaki seyircisiz maç türünden cezalara atıfta bulundu. Bu tür hadiseler de gösteriyor ki parlamento iç tüzüğünün kesinlikle değişmesi lazım.
PARALEL YAPI TANIMI
Daha önceki kararda, "legal görünümlü illegal örgütler" ifadesi vardı. Bu yeni kararda ise terör örgütü deniliyor. MGK olarak bunu biz, tavsiye olarak hükümete gönderiyoruz. Hükümet bu tavsiyeden hareketle hemen bir Bakanlar Kurulu kararı çıkaracak. Biz de kararı olağanüstü bir madde olarak MGK siyaset belgesine koyacağız. Bu, yargının elini güçlendirecek. Mesela savcı, yakalananları terör örgütü mensubu olarak değerlendirebilecek. Paralel devlet yapılanması ile PKK arasında bir fark olmadığını artık görmemiz lazım.
'MİLLETİMİZİN NE İSTEDİĞİNE BAKARIZ'
Parlamentonun yeterli sayıyı yakalaması lazım ki, bu iş çözülebilsin. Eğer yeterli sayıyı yakalayamıyorsa, biz cumhurbaşkanı ve başbakan olarak uyum içinde milletimize hizmeti sürdürürüz. Ama milletimize başkanlık sistemine yanaşmayanların kimler olduğunu da anlatmamız lazım. Biz milletin ne istediğine bakarız. Meclis'te AK Parti dışındaki partilerin ne halde oldukları ortada. Ana muhalefet partisi dahi kendi içinde sıkıntılı. Gruba getirdikleri tabanlarının orada Cumhurbaşkanı'na, kurucusu olduğum partideki arkadaşlara küfretmeleri, bu duruma hiçbir müdahalede bulunulmaması, ana muhalefet partisine yakışmıyor. Ben dava açtım. AK Partili milletvekilleri, hatta teşkilatlar da dava açıyor.
'SÖZLER TUTULMAZSA, KENDİ GÖBEĞİMİZİ KENDİMİZ KESERİZ'
Bölgedeki gelişmeleri hassasiyetle takip ediyoruz. Teşrin barajı, batısı doğusu önemli. Münbiç konusu önemli. Azez, Azez'in güneyi yani Rakka önemli. Orada koalisyon güçleri var ve elbette onlarla beraber çalışırız. Ama gereken yapılmazsa, verilen sözler tutulmazsa, kendi göbeğimizi kendimiz kesmek durumunda kalabiliriz.
Bulunuldu. Taahhütler yerine getirilecek mi göreceğiz.
Suriye'nin toprak bütünlüğünden, Suriye halkının birliğinden yanayız. Bu açıdan, Cenevre-3 önem arz ediyor. Oradan ne çıkacak göreceğiz. Biz Cenevre-3'e katılacakları teşvik ediyoruz. Muhaliflere 'Sakın geri durmayın mutlaka katılın' diyoruz.
EN SON HABERLER
- 1 TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Birinci Meclis'te konuştu: Cumhuriyetimiz daha ileriye taşınmalı
- 2 Mansur Yavaş’a kentsel dönüşüm sorusu: 10 milyar TL nerede?
- 3 CHP’de oy karşılığı iş çarkı deşifre edildi! 6 delegeye 2 milyon lira rüşvet
- 4 Anıtkabir'de 23 Nisan coşkusu: Devlet Erkanı Anıtkabir'i ziyaret etti
- 5 Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde yaralanan asker şehit oldu
- 6 Pakistan Başbakanı Ankara'da! Şahbaz Şerif'ten övgü dolu sözler: Erdoğan, büyük ve cesur bir lider
- 7 ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey: Trump ile Erdoğan birbirini çok iyi anlıyor
- 8 DEVA Partisi’nde istifa depremi! İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen istifa etti
- 9 Türkiye'den Cammu Keşmir'de düzenlenen terör saldırısına kınama
- 10 ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey: Trump ile Erdoğan birbirini çok iyi anlıyor