Terör saldırısının kodları

İŞTE SABAH YAZARI FAHRETTİN ALTUN'UN SABAH.COM.TR İÇİN YAPTIĞI İSTANBUL'DAKİ TERÖR SALDIRISI ANALİZİ:

İSTANBUL'DAKİ SALDIRININ KODLARI
Dünkü elim terör saldırısının haberini A Haber'de, Söz Teması programında Türkiye'nin İsrail ve Rusya'yla normalleşen ilişkilerini analiz ediyorken aldık.

Bu diplomatik ataklarla birlikte Türkiye'nin yeni dönemde önünün nasıl açılacağını konuşuyorduk. Bugünkü yazımı da bunun üzerine yazmış, Türkiye'nin bu normalleşme adımlarıyla birlikte Ortadoğu'daki dengelerin alt üst olduğu şu dönemde İsrail ve Rusya'yı karşısında görmek istemediğini belirtmiş, bundan böyle Türkiye'nin ihtilaf içinde olduğu konuları İsrail ve Rusya'yla doğrudan görüşme imkanı bulacağını öne sürmüştüm. Bunun yanında bu adımların Türkiye'nin istikrarına ve büyümesine katkı sunacağını da iddia etmiştim.

EĞER TÜRKİYE O STRATEJİK ADIMLARI ATMAMIŞ OLSAYDI

Hala aynı şekilde düşünüyorum. Ve dün gerçekleşen terör saldırısını da tam da bu sürecin önünü kesmek, Türkiye'yi kuşatma ve yalnızlaştırma gayretlerinin devamı olarak okuyorum. Evet dün gerçekleşen terör saldırısı Türkiye'nin stratejik hamlelerine yönelik bir cevap niteliği taşıyor. Tam da bu noktada insanın aklına şu soru geliyor. Eğer Türkiye bu adımları atmamış olsaydı böylesi alçakça bir terör saldırısıyla karşılaşmayacak mıydı?

PKK DAEŞ'İ BÜYÜTÜYOR!

Bu soruya "hayır" cevabı vermek mümkün değil. Türkiye, kuşatılmak, yalnızlaştırılmak ve köşeye sıkıştırılmak için büyük bir terör dalgasıyla muhatap. DAİŞ ve PKK Suriye'de birbiriyle savaşıyor. Fakat gelin görün ki her ikisi bir araya gelip Türkiye'de terör eylemi yapıyor. DAİŞ PKK'yı, PKK DAİŞ'i büyütüyor.

Türkiye son bir yıldır kendisine yönelen terör tehditlerinin boyutu düşünüldüğünde çok büyük bir terörle mücadele başarısı gösterdi. Böylesi bir süreçte Türkiye'nin pasif kalması ve içe kapanması düşünülemez. Zira terör bir "iç politika" meselesi olarak ele alınamaz. Türkiye eğer bağımsız bir aktör olarak, kendi çıkarlarına uygun bir dış politika çizgisi tutturmak için çabalamaz, sorun yaşadığı ülkelerle sorunlarını gidermek için gayret etmezse o takdirde çok daha fazla saldırıya açık hale gelir. Ve ne yazık ki Türkiye terör örgütlerinin eylem yapmak için birbiriyle yarıştığı, öngörülemeyen bir ülkeye döner.

ATATÜRK HAVALİMANI'NDA PATLAMA!

BU KADAR TESADÜF OLUR MU?

Bu terör saldırısının arkasında DAİŞ olduğu konusu hemen hemen netleşmiş durumda. Türkiye, DAİŞ'le mücadele koalisyonunun önemli bir parçası. Bu noktadan sonra koalisyonun diğer üyelerinin, Türkiye'ye dost ve müttefik ülkelerin nasıl bir işbirliği ve dayanışma sergileyeceğini hep birlikte göreceğiz. Bu süreç bize saldırının kodları hakkında daha net konuşma imkanı da sunacak. Fakat sadece şunu söylemekle yetinelim. Türkiye 8-9 Temmuz'da Varşova'da NATO Zirvesi'ne İsrail'le ve Rusya'yla arasını düzeltmiş bir şekilde katılacak. Bölgesel krizler başta olmak üzere birçok kritik meselede söz sahibi olacak. Ve bir bakıyoruz, İstanbul'da, dünyanın en işlek havalimanlarından birinde DAİŞ bir terör eylemi gerçekleştiriyor. Tesadüf mü?

GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN İŞİ PATLAMA GÖRÜNTÜSÜ PAYLAŞMAK MI?

TERÖR; TÜRKİYE DÜŞMANLARININ KİRLİ SİLAHI

Terörün bütün dünya toplumları için bir tehdit olduğu ortada. Fakat şu notu da düşmemiz gerekiyor. "Terör" diye muhayyel bir düşman yok karşımızda. Terör, "düşman"ın, "Türkiye düşmanları"nın kullandığı kirli bir silah.

Terörün amacı korku yaymak, istikrarsız bir siyasi, toplumsal ve ekonomik yapı oluşturmaktır. Türkiye'de devlet de millet de bunun farkında ve terörle mücadele konusunda çok yüksek bir toplumsal bilinç söz konusu. Bu süreçte birlik ve metanet içinde durmamız ve terörle mücadele konusunda kararlı adımlar atılmasına destek vermemiz gerekiyor.

Allah'tan bu saldırıda hayatını kaybedenlere, şehit düşenlere rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralıların da tez zamanda sağlıklarına kavuşmalarını temenni ediyorum.

Fahrettin Altun/Sabah.com.tr

DÜNYADAN TÜRKİYE'YE TAZİYE MESAJI YAĞDI