FETÖ'nün tetikçisi kıvırdı!

Sabah.com.tr
Fetullahçı Terör Örgütü, Taraf Gazetesi'nin itibarsızlaşmasının ardından Can Dündar yönetimindeki Cumhuriyet Gazetesi'ni finanse etmeye başlamıştı. Can Dündar'ı profesyonel bir tetikçi olarak kullanan Fetullahçı örgüt, kendisine mensup hakim, savcı ve polis müdürlerinin tam sayfa röportajlarının Cumhuriyet'te çıkmasını sağlamıştı.

CUMHURİYET YAZARLARI KORO HALİNDE FETÖ'YE DESTEK VERDİ.

Bu süreçte sadece Can Dündar değil birçok Zaman yazarı da Fetullahçı Terör Örgütü'nün tetikçiliğini üstlenmişti. Örgütün bütün kirli işlerini bildiği halde Fetullahçı hainleri savunmakta bir sakınca görmeyen Hikmet Çetinkaya, Zaman Gazetesi'ne verdiği röportajdı "40 yıldır izliyorum, Gülen hareketi terör örgütü değil" diyerek hainleri aklamakta bir sakınca görmemişti. Görevini tamamlayan Can Dündar, 15 Temmuz darbesinden bir ay önce haberdar olarak yurtdışına kaçarken Cumhuriyet Gazetesi de FETÖ'nün gazetesi imajından kurtulmaya çalışıyor.

ZAMAN GAZETESİ'NİN HER REKLAMINDA DARBEYİ HABER VERDİLER

HİKMET ÇETİNKAYA FETÖ'NÜN GAZETECİLER VE YAZARLAR VAKFI İLE NE GÖRÜŞTÜ?

Yeşil, yaklaşık iki hafta önce Cumhuriyet'le temasa geçtiklerini ve gazetedeki Gülen muhalefetinin sembol ismi olan, bu konuda kitaplar yazan Hikmet Çetinkaya ile buluştuklarını anlattı. Fetullahçılar tarafından desteklenen T24 sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Doğan Akın, 10 Temmuz 2011 tarihli yazısında Hikmet Çetinkaya'nın Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı ile görüştüğünü ve aralarında sıcak bir ilişki olduğunu şu cümlelerle anlatıyor:
Yeşil'e, kendisine karşı yüzlerce yazı yazan, çok sayıda kitap yayımlayan Çetinkaya ile ilgili olarak Fethullah Gülen'in bir değerlendirmesi olup olmadığını da sordum. Doğrusu, yine öylesine sorduğum ikinci soru üzerine de beklemediğim bir karşılık aldım.
"Yeşil, Çetinkaya ile buluşmalarından duyduğu memnuniyeti aktarırken, "Türkiye'nin sadece siyasi düzlemde değil, sosyal manada da uzlaşmaya ihtiyacı olduğunu" anlattı.

Diğer GYV yetkililerinden aldığım bilgilere göre, Çetinkaya'nın ziyaretinde ilginç diyaloglar da yaşanmış. Örneğin, vakfın bir yöneticisi, Çetinkaya'ya, "uzun yıllar boyunca çok sert biçimde eleştirdiği Gülen cemaatinin temsilcileriyle buluşmayı neden kabul ettiğini" sormuş. "Değiştik" demiş Çetinkaya, "Hem ben değiştim, hem de siz."
Çetinkaya bu değişimi, cemaatin önceki hafta bir kez daha düzenlediği Türkçe Olimpiyatları'ndaki bir izlenimiyle örneklendirmiş. Vakıf yöneticilerine "Türkçe Olimpiyatları'nda çocuklara Nazım Hikmet'ten, Attila İlhan'dan, Cemal Süreya'dan şiirler okuttunuz. 20 yıl önce bunu yapabilir miydiniz" diye sormuş ve aynı şekilde kendisinin de değiştiğini eklemiş.
Çetinkaya'nın sorusunu, ben de GYV'nin bir yöneticisine sordum; "20 yıl önce Nazım Hikmet'ten şiir okutamaz mıydınız?"
İçtenlikle "Hayır" dedi, "Çetinkaya haklıydı, 20 yıl önce Nazım Hikmet'ten, Attila İlhan'dan şiirler okutmazdık." GYV yöneticileri, birlikte fotoğraf çekmek için izin istedikleri Çetinkaya'ya, ziyaretin anısına bir kalem takımı armağan etmişler. Yeşil ve arkadaşları, sorum üzerine, verdikleri bilgileri yazabileceğimi, kendileri açısından bir sorun olmadığını, ancak bu konuda Çetinkaya'nın da rızası alınmazsa üzülebileceklerini dile getirdiler."