Operasyonda da masada da olacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı himayesinde Adalet Bakanlığı koordinatörlüğünde İstanbul Çırağan Sarayı'nda dün düzenlenen Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi'ne katıldı. Erdoğan'ın burada yaptığı konuşmasından satırbaşları şöyle:
KUSURA BAKMAYIN GİDERİZ: Bizim Suriye'ye olan sınırımız 911 kilometredir. Fakat Suriye ile yakından uzaktan alakası olmayanların Suriye'ye girmesi hak, bize gelince, "Sizi katil Esad çağırmadı ki nasıl oraya gidersiniz?" diyorlar. Kusura bakmayın gideriz. Çünkü eğer biz terör tehdidi altındaysak eğer bizi o ülke havan toplarıyla, roketlerle tehdit ediyorsa gideriz. Nefsi müdafaa mı dersiniz ne derseniz deyin. Ve girdik.

SÖZÜNÜZDE DURUN: Başta Amerika koalisyon güçlerine şunu söylüyoruz. Bakın siz Münbiç'te bana bir söz verdiniz. Sayın başkanla telefonda görüştüm. Kesinlikle oraya PYD, YPG girmeyecek dediler. PYD-YPG, PKK'nın uzantısı bir terör örgütüdür. Buraya girmeyecekse verdiğiniz sözde durun. Yüzde 95'i buranın Arap. Sözlerinde durmadılar. Buraya PYD ile YPG'yi soktular. Bizde tabi onlar sözünde durmayınca gereğini yaptık ve yapıyoruz. Bu sabah bile kendilerine "'Burayı eğer PYD'den YPG'den temizlemezseniz, sizinle ortak hareket edemeyiz" dedik. NATO'da stratejik iki ortağız. Sen bizimle hareket etmeyeceksin. Terör örgütüyle hareket edeceksin. Bunun akılla mantıkla izahı var mı? Bunun hukukta yeri var mı? Uluslararası hukuk ayaklar altına alınıyor. Adaletin olmadığı yerde zulüm olur.

BİZ SORUMLU OLMAYIZ: İşte şimdi Musul'a operasyonlar başladı. Şu anda Genelkurmay Başkanım Amerika'da. Muhatabıyla görüşmelerini yaptı. Kendisiyle Amerika'dan görüştük ve ne gibi adımlar atıyoruz,konuştuk. Ve kendilerine aynısını söyledik. Bakın, Türkiye'nin olmadığı bir operasyondan kusura bakmayın doğabilecek neticelerden biz sorumlu değiliz. Biz operasyonunda da olacağız, biz masada da olacağız. Bunun dışında kalmamız mümkün değil. Çünkü burada bizim için bir tarih yatıyor.
BAŞİKA'DAN ÇIKMAYIZ: Şu anda bizim Musul'da Araplar, Türkmenler, Kürtler, orada bizim kardeşlerimiz var. Aynı şekilde kuzeye doğru gittikçe zaten sınıra yaklaştıkça orada akrabalar var. Bizim burada kesinlikle duyarsız olmamız mümkün değil. Kimse bizden Başika'dan çıkmamızı beklemesin. Biz Başika'dayız ve oradaki DEAŞ terör örgütüne karşı her türlü operasyonları bugüne kadar yaptık. Musul'daki kardeşlerimizi Başika kampında DEAŞ'la onlar mücadele edebilsinler diye eğiten biziz. Peşmergeleri eğiten biziz. Eğer bunlar olmamış olsa şu anda DEAŞ'a karşı bu mücadeleyi verebilecek orada doğru dürüst bir kadro bulamazsınız. Terör örgütleri bumerang gibidir. Eninde sonunda gelir kendini kullananı da vurur. Uluslararası alanda terörizme karşı kararlı ve ilkeli bir iş birliği yapılmadan bu sorunun çözümü mümkün değildir.
SÜNNİ-Şİİ ÇATIŞMASI: Ülkemizin ısrarla Musul operasyonunun dışında tutulmaya çalışılması, orada da DEAŞ bahanesiyle kurulmaya çalışılan mezhep çatışması kapanını bozacağımız bilindiği içindir. Biz oraya onun için sokulmak istenmiyoruz. Kendilerine aynı şeyi söyledik. Biz bir Sünni-Şii çatışmasına 'evet' diyemeyiz.
"FETÖ'DEN ÇIKARTTIK MİLLETİN YARGISI OLDU"
"15 Temmuz'da en büyük desteği emniyet ve yargı teşkilatımızdan gördük. 17-25 Aralık'ta kendisi bir darbe teşebbüsünün aracı olan yargı, bu defa darbe karşısında en hızlı ve etkin tepki veren kurum oldu. Çünkü FETÖ'nün güdümünden çıkıp milletin yargısı haline dönüşmüştür. Terör örgütünün ordudan yargıya tüm kurumlarımızdaki mensuplarını hukuk devletinden taviz vermeden devletten uzaklaştırıyoruz. Bize hukuk dersi verenler, önce Doğu Almanya ile Batı Almanya'nın birleştiği dönemde ne kadar elemanın görevden alındığını görürlerse işin inceliğini de kavrarlar. Fransa, basit bir terör eylemi karşısında nasıl bir yıl olağanüstü hal ilan etti? Biz Türkiye'nin yıkılması hareketiyle karşı karşıyayız. Basit tedbirlerle çözülebilir mi? Teröristlerden, darbecilerden, işgalcilerden Türk milleti adına hesap sormakla mükellef olan hâkim ve savcılarımızın en az 15 Temmuz gecesi silahlanıp darbecilerin karşısına dikilen insanlarımız kadar cesur olmasını bekliyoruz."
TERÖRİSTLERE GREEN CARD VERİLİR Mİ?
"Türkiye olarak 15 Temmuz'un faili olan örgütün ele başısını aramızdaki Suçluların İadesi Anlaşması'na göre ABD'den talep ettik. ABD ise kendi hukuk sistemini öne sürerek gereğini yerine getirmiyor. Terörizmi, terör örgütlerini, ele başlarını koruyan, kollayan bir hukuk sistemi olabilir mi? Bir teröriste Green Card verilir mi? Green Card ile beyler gibi ABD'de yaşıyor. 400 dönüm çiftlikte hayatını yaşıyor ve oradan da bu işe komuta ediyor. Siz kimi kandırıyorsunuz?"
BEŞTEPE'DE AKADEMİK YIL AÇILIŞI
Yeni adli yılın açılışının yapıldığı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Beştepe Millet ve Kongre Merkezi, bugün de 2016-2017 Yükseköğretim Akademik Yılı açılışına ev sahipliği yapacak. Törene devlet ve vakıf üniversitelerinin rektörleri başta olmak üzere idari kadro ve başarılı öğrenciler de katılacak. 2 bine yakın akademisyenin katılacağı törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgesel kalkınmada lokomotif olarak belirlenen üniversiteleri de açıklayacak.