Binali Yıldırım: Türkiye hava unsurlarında olacak

Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından satır başları:

Musul'daki durum şuanda şehrin merkesinde DEAŞ unsurlarında temizlemek için yapılan operasyon devam ediyor. Şua nda henüz şehir merkezine gelinmediği için ciddi bir direniş söz konusu değil. Üç koldan operasyon ilerleyecek. Harekat planına göre şehrin Güneybatı tarafı açık bırakılıyor.

Bu arada DEAŞ dikkati çekmek için Musul üzerindeki baskıyı azaltmak için harekat yaptı ve buna karşılık verildi.

Koalisyon içerisinde kara ve hava unsurları içerisidne Türkiye var. Türkiye hava operasyonlarına katılacak. Kara operasyonlarında ise peşmergeler yer alıyor. Başika kampında eğittimiz Ninova askerleri yer alıyor. Amerika lojistik destek veriyor. ABD arka planda yer alıyor. ABD aktif olarak operasyonlarda yer almamızı gerektirecek bir durum söz konusu değil.

Irak'ın bize Başika konusunda teşekkür etmesi lazımken, 'ne işi var Türk birliğinin diye' konuşuyorlar. Başka ülkelerin yönlendirilmesiyle yapıldığını düşünüyoruz, bunun. Bizim Musul operasyonundan sonra demografik yapının değiştirileceği, Musul'daki 2 milyon insanın mülteci olacağı ve Türkiye'ye geleceği konusunda endişelerimiz var.

PKK terörünün barındığı ülke Irak. Irak bize laf edeceğine, bu alçak, hain terör örgütüne yataklık yapmasın. Önce ülkelerine sahip çıksınlar.

B VE C PLANLARI

Gerek Irak Hükümeti gerek ABD bize milislerin şehrin içine girmeyeceği PKK'nın operasyona katılmayacağı yönünde taahütleri var ama bu bizim tereddütlerimizi gidermiyor.

Terör unsurlarının geçişini engellemek için her türlü önlemi almak zorundayız.

ÖSO'ya destek veriyoruz. Amacımızı Hatay, Antep, Kilis sınrılarını korumaya çalışıyoruz.

Türkiye'nin geleceği ve güvenliği için Trükiye'nin ağırlığı burada olacak.

Kendimiz kararımızı verdik ve yaptık benzer bir şekilde Irakta'ta bunu yapacağız. Derdimiz oraların toprak bütünlüğünün bozulmamasıdır.

Biz bir yayılma politikası içinde değiliz. Bize acı çektiren sorunları çözmek için buradayız.

TÜRKİYE'DE MEZHEP ÇATIŞMASI YOK

Bağdat ve İran mezhep çatışmalarına karşı dikkatli olmalı. Bizi birleştiren mezhep değil yüce İslam'dır. Türkiye'de mezhep çatışması yok. Yeni Kerbelaların yaşanmasını istemiyoruz. İslam alemini birbirine kırdıran çatışmaları istemiyoruz.

İran ile sürekli görüşüyoruz. Özellikle PKK ile mücadele konusunda iş birliğimiz var. İran-Trükiye görüşmeleri devam ediyor. İRan'ın Irak ile sınırı var bölge ülkeleri olarak aktif olmamız gerek, uzaktan gelen ülkeleren bu işi bırakmamalıyız.

Saddam'dan doğan yönetim boşluğu DEAŞ'ın doğmasına neden oldu. Saddam'ın gitmesi daha fazla kargaşanın ortaya çıkmasına neden oldu.ABD, Irak'ı işgal etti gitti.

ABD İLE İLİŞKİLERİMİZ ROTA DEĞİŞTİRDİ

YPG-PYD eşittir PKK. Bizim Suriye'de Irak'ta yaşanan Kürt ahalisi bizim kardeşimiz. Sanki biz PYD-YPG ile konuşunca Türkiye Kürtleri istemiyor diye bir algı oluşturuluyor.

Bizi Kürtlerle sorunumuz yok. ABD şöyle düşünüyor 'Ben DEAŞ'ı yok etmek için YPG ile işbirliği yapıp kendi askerlimi riske atmayacağım.' Ben ABD'ye söyledim, bir terör örgütünü başka bir terör örgütü ile yok etmek mümkün mü? Bu bir devlet politikası olamaz bu bir yanıltmadır.

ABD şu tercihi yapmak zorunda. Ya beraber hareket ettiği Türkiye'yi ya da üç beş teröristin oluşturduğu bu grupları tercih edecek. YPG'ye verdikleri silahları PKK kullanıyor. ABD bizim dostumuz ise bize silah çeken terör gruplarına dolaylı yoldan destek olmuş oluyor. Saklamaya gerek yok; 1 Mart Tezkeresi'nden sonra ABD ile ilişkilerimiz rota değişitrdi.