Karar milletin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün cuma namazını Hz. Ali Camisi'nde kıldı. Erdoğan, öğle saatlerinde Üsküdar Kısıklı'daki konutundan Hz. Ali Camisi'ne geçti. Burada cuma namazını kılan Erdoğan'a, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan eşlik etti. Vatandaşlar, cami çıkışında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sevgi gösterisinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bazı vatandaşlarla hatıra fotoğrafı çektirdi. Erdoğan, cami çıkışında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan şunları söyledi:

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan flaş yeni anayasa açıklaması
YAKIŞAN BİR ŞEY DEĞİL
Malum 8 madde bu gece itibariyle parlamentoda müzakereleri demokratik olmayan yaklaşımlarla da olsa geçti. Arzumuz, kürsü adabına uygun bir şekilde herkesin demokratik hakkını en güzel şekilde kürsüde kullanması. Ne yazık ki bu başından beri böyle gelişmedi. Öyle veya böyle 8 madde geçmiş bulunuyor. Bundan sonraki süreçte temenni ederiz ki çok daha sakin bir havada ve demokrasinin adabına uygun bir şekilde bu devam etsin. Bir milletvekili arkadaşımızın burnunun kırılması, bir diğerinin affedersiniz ayağının dişlenmesi gibi böyle çok çok çirkin durumların olması hiçbir milletvekiline yakışır bir şey değil. Bunları arzu etmezdik, fakat ne yazık ki oldu.

"Elinde silah olanla, faiz, döviz olan güçler aynı hedefe odaklı..."
CHP TEK ADAMCI
(CHP'nin tek adam eleştirisi) İkide bir 'tek adamcılık' filan gibi laflar ediliyor. Türkiye'de eğer tek adamcılık konuşulacaksa, tek adamcılığın bugüne kadar uygulamasını yapan tek siyasi parti ana muhalefet partisidir, CHP'dir. Kuruluşundan beri tek adam üzerine gelmiştir zaten. Hatta daha ileri gitmişlerdir, il başkanlarının bu ülkede valilik yaptığını, belediye başkanlığı yaptığını biliriz. Kimi nereden dolanıp da aldatmaya kalkacaksınız.
İŞ YÖNETİCİLERE DAYANIYOR
(Başkanlık sistemi) Şu anda dünyada gelişmiş ülkelerde başkanlık veya yarı başkanlık, bu tür sistemlerin oturduğunu görüyoruz. Eninde sonunda işin dayanacağı yer başarılı yöneticiler, siyasilerdir. Netice almak o zaman mümkün olur.
PARLAMENTO ÇALIŞAMAZ HALE GETİRİLİRSE DÜŞÜNÜLEBİLİR
(Erken seçim tartışmaları) AK Parti kurulduğu zaman, 'bundan sonra koalisyonlar inşallah olmayacak' şeklinde bir sözüm vardı. Vaat edilen süre 5 yıldı ama sonra parlamentodan 4 yıl talebi geldi. Biz buna da uyduk. Hiçbir zaman erken seçimin isabetli olacağını düşünmedik. Ama şu anda gündeme gelen konu çok farklı. Bu belli bir istikrar üzere giderken gündeme gelen bir konu değil ama parlamento çalışamaz hale getirilirse o zaman tabi bunlar düşünülmeyecek şeyler değil. Bunlar da düşünülebilir, gündeme gelebilir.
İŞ ASIL SAHİBİNE GİDECEK, OLAY BU
(Anayasa teklifi görüşmeleri) İlk turda görüldüğü kadarıyla 338-348 arasında gidiş gelişler oldu, şimdi de bu hafta içinde kalan maddeler bu şekilde müzakere edildikten sonra ikinci turu var. İkinci turda da parlamento aynı istikrarını ortaya koyarsa iş asıl sahibine gidecektir. Milletimiz de burada nihai kararı verecektir. Milletimizin vereceği karar neyse o karara da hepimiz 'evet' diyeceğiz ve saygı duyacağız. Olay bu. Öyle veya böyle bu işin biteceğine inanıyorum. Millet, bu 330 aşıldıktan sonra 'Bana gelsin, nihai kararı ben vereceğim, bu işin gerçek sahibi benim' diyor.
FARKLI BEKLENTİLER İÇİNDELER
(Kıbrıs müzakereleri) Kuzey Kıbrıs yoğun bir çalışmanın içinde, samimiyet ortaya koyuyor ama Güney Kıbrıs ve garantör ülke olarak Yunanistan, hala bunlar farklı beklentiler içerisindeler. Annan Planı'nın artık geçerliliği yok. Şimdi yeni bir müzakere sürecidir. Bire dört, yani bir dönem Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi başkanlık yapacak, 4 dönem Güney Kıbrıs Rum Yönetimi başkanlık yapacak, böyle bir şey de olamaz. Bunu daha önce de konuşmuştuk; 1'e 2, bir dönem Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi liderliği alacak, iki dönem Güney Kıbrıs Rum Yönetimi yönetimi alacak. Adil olan budur. Yani biz orada adil, kapsayıcı bir barış istiyorsak ölçüsü budur.
ŞİMDİ YİNE KAÇIYORLAR
Referandum sürecinde de KKTC yüzde 75 evet dedi, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi buna yüzde 65 hayır dedi. KKTC'yi AB'ye almadılar, Güney Kıbrıs'ı aldılar. Böyle samimiyet dışı bir uygulama var.
TÜRK ASKERİNİN ÇEKİLMESİ SÖZ KONUSU OLAMAZ
Biz açık ve net söyledik. Garantiler, güvenlik noktalarında Türkiye'nin olmadığı bir garantörlük beklemeyin. Daha önce onlar 950 asker bulunduracak, biz 650 bulunduracaktık. Aynen bu devam eder. Oradan Türk askerinin çekilmesi gibi bir şey söz konusu olamaz. Böyle bir şey düşünülüyorsa her iki tarafın da askerlerini tamamıyla çekmesi gerekirdi.