‘Yerde yatarken 2 el ateş ettim’

Cuntacı general Semih Terzi'yi vurarak darbenin seyrini değiştiren Ömer Halisdemir'in şehit edilmesine ilişkin 18 kişi hakkında açılan davanın 3. duruşmasında mahkeme tahliye taleplerini reddetti. Özel Kuvvetler Komutanı (ÖKK) Zekai Aksakallı'nın tanık olarak dinleneceği davaya 20 Mart'ta devam edilecek. Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın 3'üncü gününde, Ömer Halisdemir'e Fatih Şahin tarafından vurulmasından bir süre sonra iki el daha ateş eden sanık Üsteğmen Mihrali Atmaca savunma yaptı. Atmaca şöyle konuştu:
Ankara'ya gelirken Başbakan'ın TSK'da bir grubun kalkışma içinde olduğuna dair açıklamasını duydum. TİM Komutanı Ahmet Kemal Yüzbaşı bana 'Bu paralelcilerin darbesidir' dedi. Bunun üzerine Tabur Komutanı Fatih Şahin, 'Nereden biliyorsun? Eğer darbe görevi alırsak emre karşı mı çıkacaksın' diye çıkıştı.

TERZİ'DE TELEGRAM...
Diyarbakır havalimanına indik. Uçağa 24 kişi bindik. Tabur Komutanı, herkese sessiz olmasını söyledi. Önde Semih Terzi'nin olduğunu gördüm. Tim Komutanı Ahmet Kemal Yüzbaşı yanıma geldi, 'Aşağıya indiğimizde çatışmaya girebiliriz. Kafamda çok ciddi şüpheler var, kimseyle paylaşma aramızda kalsın' dedi. Terzi'nin elinde bir telefon vardı. Telegram benzeri bir programı gördüm. Daha sonra indik. Helikoptere geçmemiz istendi.
ÖKK'de bizi karşılayanlar arasında Ümit Bak Albay ve Mehmet Ali Yarbay vardı. Terzi'nin bir metre önünde yürüyordum. Karargâha 15 metre kala arkamdan 2-3 el silah sesi duydum. Ve birinin 'Ah' diye bağırdığını duydum. Sesten Semih Terzi olduğunu anladım. Kafamı sağa doğru çevirdiğimde namlu ağzı alevlerini gördüm. Kolon ve merdivenin oraya sığındım. Silah üzerindeki gece görüş dürbünü ile baktım ama kimseyi görmedim. Namlu alevleri Fatih Şahin'in silahından çıkıyordu. 'Ateş baskısı' dedi. Tabur komutanının arama tarama yapın talimatı üzerine iki kişi vurulan kişinin başına gitti.

Vurulan kişiyi iki kişi çekip binanın önüne getirdi. Tabur Komutanı Şahin 'Etkisiz hale getirin' diye bir emir verdi. Başında Volkan Yüzbaşı vardı, 'çekilin komutanım, vur emri var' dedim. O çekilince maalesef emir verildiğinden dolayı hedef gözetmeden 2 el ateş ettim. Üzgünüm, emre binaen ateş ettim. Kahrolduğum nokta budur.
Saat 02.30 civarında Ahmet Kemal Yüzbaşı aradı. Durumu anlattım. Daha sonra bir helikopter indi. Arkasında tabur komutanı vardı. Arkasından yetiştim, 'Komutanım nereye gidiyorsunuz' dedim. 'Birlik içerisinde bize ateş edildi, ben gidiyorum, emir komuta sende' dedi. Olayı idrak edemedim, çok sinirlendim. 'Nereye kaçıyorsunuz' diye bağırdım ama cevap vermedi. Ardından tekar arayan Ahmet Yüzbaşı tabur komutanı ile Ümit Bak ve Mehmet Yarbay'ın hain olduğunu söyledi."

HALİSDEMİR'İ DARBECİ SANMIŞ
Sanık Atmaca, şunları anlattı: "Tabur Komutanı'nın hain olduğunu öğrendikten sonra dost kuvvetlerle irtibata geçerek, karargâhtaki darbecilerin etkisiz hale getirilmesi için çalıştık. Zekai Paşa yanağımdan sıktı, 'Aslanım eline sağlık. şehidimiz var. Keşke olmasaydı. Ama bunu siz bilemezdiniz' dedi. Her şeyi dürüstçe anlattım. Şehidimizi darbeci sandım." Ömer Halisdemir'i ağaçlık alandan karargâh önüne sürükleyen astsubay İsmail Çınar ise, "Rahmetli koşmaya başlarken 'Ateş baskısı' dendiğini hatırlıyorum. Tam yere yatarken önümden bir kişi ritim atışı yaparak geçti. Bu kişinin Fatih Şahin olduğunu tahmin ediyorum. Ben ilk önce Ömer Başçavuş'u darbeci sandım. Çünkü Semih Terzi'nin darbeci olabileceğine inanamadım. Ama sonra Terzi'nin darbeci, Ömer abinin ise kahraman olduğunu anladım" diye konuştu.
'ONUN ADINI AĞZINA ALMA!'
Mihrali Atmaca'nın ifadesinin ardından sanık Fatih Şahin söz alarak, Ömer Halisdemir'e ateş etme emrini kendisinin vermediğini ileri sürdü. Atmaca'nın iddialarının asılsız olduğunu ve daha önceki ifadesiyle çeliştiğini belirten Şahin, konuşmasında Ömer Halisdemir'in adını kullandı. Bu sırada Halisdemir'in eşi Hatice Halisdemir'in, "Onun adını ağzına alma" diyerek Şahin'e tepki gösterdiği görüldü.