Direnmeyin, çayımızı içip evimize gidelim!

Ankara Başsavcılığı, 15 Temmuz gecesi darbe girişimine direnenlere engel olmaya çalışan Haymana İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli 7 polis hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. İddianamede, dönemin Haymana İlçe Emniyet Müdürü tutuklu Serdal Bilgin ile çeşitli rütbelerdeki şüpheliler Eyüp Sami Duran, Hacı Ülger, Talip Çolak, Tuncay Avcı, İhsan Taha Demirci ve firari Seyit Ahmet Duman'ın 3'er kez müebbet ve 15 yıla kadar hapsi istendi. Şüphelilerin Haymana İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde darbeye karşı direnmek isteyen polis memurlarına silah dolabı kilitlenerek uzun namlulu silah ve çelik yelek dağıtılmasının engellendiği, dağıtılan uzun namlulu silahların da toplatıldığı belirtildi. Serdal Bilgin (iki hattında) ile Seyit Ahmet Duman, Hacı Ülger, Talip Çolak ve İhsan Taha Demirci'nin FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandıkları tespit edildi.
İddianamede "tanık" sıfatıyla ifadesi yer alan polis memuru Ahmet Bağcı emniyet müdürü Serdal Bilgin'in kendilerini brifing salonunda topladığını belirterek "Bilgin gülerek laubali şekilde 'Arkadaşlar kimse ferdi hareket etmeyecek, hepimizin çoluğu çocuğu var, çayınızı için, sabah sağ salim evimize gidelim' şeklinde darbeyi destekleyici ifadelerle neredeyse teslim olun çağrısı yaptı. Ben de bunun üzerine '17 arkadaşımız şehit oldu, olay yerinde biz de olabilirdik, onların da çoluğu çocuğu var. Bizim bu saatten sonra çoluğu çocuğu düşünecek halimiz yok' diyerek tepki gösterdim. O da 'ferdi hareket yok, çay demleyin çay için' diye yanıt verdi" diye konuştu.
SİLAH ALMASINLAR DİYE DOLABI KİLİTLETTİ
Yaptıkları araştırmada silah dolabının emniyet müdürü Serdal Bilgin'in talimatıyla kilitlendiğini öğrendiğini söyleyen Bağcı, şüpheli Eyüp Sami Duran'ın yanına geldiğini ve "Darbe olmuş, keşke dolar alsaydık" şeklinde gülerek yorum yaptığını savundu. Bu sırada telsizden "2010 talimatıdır, tüm personel uzun namlulu silah alsın, misliyle karşılık versin" şeklinde talimat geldiğini söyleyen Bağcı, "Bunun üzerine uzun namlulu silahlar almak için silahlığa gittik ancak silah dolabının kilitlendiğini öğrendik. Ben de bağırarak '30 mermim var, hepsini sıkarım' dedim" ifadelerini kullandı.