Perşembe 23.03.2017
Son Güncelleme: Perşembe 23.03.2017

Maske takanlara haydut muamelesi yapacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Avrupa ülkelerine: İşin ucu kendilerine dayanınca demokrasiyi, adaleti özgürlükleri, refahı rafa kaldırmakta beis görmeyenler, mesele Türkiye olunca hemen maske takıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Anadolu Yayıncılar Derneği üyeleri ile bir araya geldi. Erdoğan konuşmasında şunları söyledi:
HALKIMIN YANINDAYIM
(Almanya Başbakanı Merkel'e) Sen, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı'na, bakanlarına kapını kapatıyorsun, uçuş izni vermiyorsun, oraya gidenleri konuşturmuyorsun. Hollanda'da atını, itini vatandaşlarımın üzerine süren, bakanıma arabada mahkumiyet verene "Hollanda'nın yanındayım" diyorsun Ben de halkımın ve Hakk'ın yanındayım. Türkiye'nin cumhurbaşkanına diktatör diyecek kadar özgürsünüz. Ülkemde ise cumhurbaşkanına her türlü hakareti eden, karikatürlerle saygısızlığı yapanlara en ufak bir müdahalede bulunmayacağız, ama yargıya gitme hakkımızı da kullanmayacak mıyız? Müsaade et de yargıya gitme hakkımızı kullanalım. Yargı ne karar verirse ona da saygı duyarız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Haydut muamelesi yapmaya karar verdik"
LİSTEDE GAZETECİ YOK: Eleştiri başım gözüm üstüne ama hakaret asla. Sen beni eleştir, yanlışlarımı söyle. Bunlardan istifade ederim ama hakaret olduğu zaman ona tahammül edemem. "Bu gazetecilerin listesini verin" dediğimizde gelen isimlere bakıyoruz, kim biliyor musunuz? İçlerinde katilden soyguncuya, çocuk istismarcısından dolandırıcıya kadar herkes var. Bunların gazetecilikle ne ilgisi var da liste yapıp ülkemize gönderiyorsunuz? Biz asıl niyetin farkındayız. İşin ucu kendilerine dayanınca demokrasiyi, hakkı, özgürlükleri, adaleti, refahı rafa kaldırmakta beis görmeyenler, mesele Türkiye olunca hemen yüzlerine bir maske takıyorlar. Biz de bu şekilde maskeyle karşımıza çıkanlara artık haydut muamelesi yapma kararı aldık. Öyle ya, saklayacak bir şeyin yoksa niye maske takıyorsun? Çık ortaya, delikanlıca, "Benim Türkiye ile meselem var, parçalanmasını istiyorum" de ki herkes kimin ne olduğunu görsün.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Asla taviz vermeyeceğiz"
SOKAĞA ÇIKAMAZSINIZ: Türkiye itilecek, kakılacak, onuru ile oynanacak, bakanları kapılardan kovulacak, vatandaşları yerlerde sürüklenecek bir ülke değil. Siz böyle davranmaya devam ederseniz, yarın dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı güvenle, huzurla sokağa adım atamaz. Bu tehlikeli yolu açarsanız en büyük zararı siz görürsünüz. Türkiye olarak, Avrupa ülkelerini demokrasiye, insan haklarına, özgürlüklere saygılı olmaya davet ediyoruz. Bu değerlere bizim kadar Avrupalı'nın ihtiyacı vardır.
PARLAMENTER VESAYET SİSTEMİ: Parlamenter demokrasi diye bir şey olmadı bu ülkede. Parlamenter demokrasi ile vesayet sistemi oldu. 15 Temmuz gecesi yaşananlar bu değişimin ne kadar gerekli olduğunu gösterdi. Cumhurbaşkanlığı ile başbakanlık birleştiriliyor ama ana muhalefetin başındaki zat hâlâ cumhurbaşkanlığı ile başbakanlığın birleştirildiğini bilmiyor. Muhalefetin bu konuyu anlatışına bakınca maalesef bir kuyruklu yalan dizisi görüyoruz. 'Cumhurbaşkanı parlamentoyu feshedecek' diyor. Yahu cumhurbaşkanının böyle bir yetkisi yok. Ancak Meclis ile beraber alabilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Parlamenter demokrasi ile vesayet sistemi oldu"
TEK ADAMLIK YOK: Bizim getirdiğimiz sistem, dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi hükümetin tek kişinin şahsında toplandığı, dolayısıyla yürütmedeki çok başlılığın ortadan kaldırıldığı bir sistemdir, bu yönüyle doğru. Bunların dillerinden düşürmedikleri tek adam rejimi 1923'te kapandı. Artık tek adam rejimi diye bir şey söz konusu değil. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi demokratik bir sistemdir. Çünkü cumhurbaşkanı halkın yüzde 50+1 oyuyla seçiliyor ama Türkiye'de yüzde 15'le başbakan gördük. Tek adam rejimindeyse seçim filan yoktur. Bu sözü ağızlarına sakız edenlerin tek amacı kendi yalanları çerçevesinde tartışılmasını temin etmektir.

'MANŞETLERLE ÇARPIŞTIK'
"Tüzüklerle çarpışarak büyüdük" diyen şairden ilham alarak ben de diyorum ki 'Biz de manşetlerle çarpışarak bugünlere geldik.' Geçmişte kimin iktidara geleceğini, kimin iktidardan düşeceğini manşetleriyle belirlemeye alışmış olanların düzenlerini bozarak yolumuzda yürüdük. Kendi halkına 'cahil, koyun sürüsü, bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam' diyenlere eyvallah etmediğimiz için her türlü saldırıya, hakarete maruz kaldık. 'Muhtar bile olamaz' diyen, 'amiral gemisi' diye geçinenler sürmanşet attı. Gücümüzü manşetlerden değil, sandıktan, milletimizden aldığımız için bu çarpık zihniyete meydan okuduk."
Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tablo hediye etti.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.