O fotoğrafları Putin’e verdim

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Soçi'de Rusya Devlet Başkanı Putin ile gerçekleştirdiği zirvenin ardından dönüş yolunda gazetecilere konuştu. Suriye'de İdlib ve çevresinde oluşturulacak "Çatışmasızlık Bölgesi" nden ümitli olduğu mesajı veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İdlib vilayetinin yanında Halep'in bir kısmı, Humus'un El Rastan bölgesi, Şam kırsalı, Deraa kırsalı ve Kuneytra kırsalı... Bu 4 bölgede çatışmasızlık adımının atılması. Bu sağlanırsa, Suriye'de bu iş yüzde 50 çözülmüş olur" dedi. Erdoğan, Rus askerlerinin PYD'lilerle çekilmiş görüntülerini Putin'le paylaştığını da dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra aralarında atv Ankara Temsilcisi Şebnem Bursalı ve aHaber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün de bulunduğu gazetecilerin sorularını cevapladı ve çarpıcı mesajlar verdi:

'PUTIN GÜVENCE VERDİ'
PYD meselesinde Rusya'nın ABD'ye yakın bir tavrı oldu. Bu konu gündeme geldi mi?
Bu konu görüşmede gündeme geldi. Fotoğraflar vardı elimizde. Hepsini takdim ettik. Sayın Putin, 'Bizim askerimiz böyle bir şeyin içinde olamaz. Kesinlikle PYD'ye ve PKK'ya silahlarımız verilemez. Bu resimleri inceleyeceğim' dedi. Bundan sonraki süreç Sayın Putin'e kalmıştır. Ağırlıklı olarak zaten Afrin'de olan şeyler bunlar. Temenni ederim ki Rusya kararlı davranır ve olumsuz gelişmeler olmaz.

'NE GEREKİYORSA YAPILIR'
ABD ve Rusya'nın ortak tavır belirlediği konu PYD meselesi. Bir taraf Afrin bölgesine diğer taraf ise Suriye'nin başka bir kesimine hâkim oluyor. Bu açmazdan nasıl çıkacağız?
Ben Astana görüşmesini önemsiyorum. Buradan eğer çatışmasızlık bölgesine doğru bir olumlu adım çıkarsa bu işi rahatlatır. Sayın Putin Kuzey Suriye'de bir Kürt devleti oluşturulmasına olumlu bakmıyor. 'Bu Türkiye'yi rahatsız eder bunun farkındayız' diyor. Orada 911 kilometre sınırı olan Türkiye'nin terör gruplarından rahatsız olmaması mümkün mü? Oralardan ülkemize herhangi bir tehdit gelmesine müsaade edemeyiz. Bunlar angajman kuralları içindedir. Ne gerekiyorsa yapılır ve de yapılacaktır. Kim olursa olsun.
'EVET VİRÜS HAREKETİ, NEYİNİ AÇAYIM?'
Bu partiye sırtını dönen iflah olmaz dediniz. Baykal'ın Abdullah Gül'ün yüzde 49'un adayı olabileceği biçimindeki sözleri için 'Bu bir bir virüs ve fitne hareketi' dediniz. Açar mısınız?
Evet, 'Bir virüs, fitne hareketidir' dedim. Bunun neyini açayım? Yeterince açık zaten...
CHP sizi tek adamlıkla suçluyor, farklılıklara tahammül etmediğinizi iddia ediyor. Oysa 16 Nisan'dan sonra başlayan tartışmada 'Parti içinde kavga edeni kapının önüne koyarım' gibi bir ifade kullandı. Fikri Sağlar için işlem yapıldı. Buna ne diyorsunuz?
Bunu bizzat Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine sormak lazım. Onun adına benim cevap vermem olmaz.

Rus askerlerinin PYD'lilerle görüntüleri Soçi'deki zirvede gündeme geldi.
'BU HAREKET BİZİ DIŞLADI DEDİRTMEYECEĞİZ'
21 Mayıs sonrası AK Parti'de ne gibi değişiklikler olacak? 2019'a giderken nasıl bir yol haritanız olacak?
Henüz bu görev bana tevdi edilmiş değil. Ama bu görev tevdi edileceği zaman, büyük kongreye giderken hazırlıklarımızı tabii ki dillendireceğiz. Artık 'Böyle gelmiş böyle gider' diyemeyiz. Böyle gelmiş böyle gitmez. Eksiklerimiz nelerdir, nerede hata vardır, bunlara bakmamız gerekecek. Katılım programında yaptığım konuşmada da belirttiğim gibi, kucaklama ağının çok geniş olduğu bir yaklaşımı ortaya koymamız gerekiyor. 'Bu hareket bizi dışladı' dedirtmeme konusunda gayret edeceğiz. Tabii ki bunu yüzde 100 başarmak kolay değil. Peygamberimiz dahi, ki tüm insanlığa gelmiş bir peygamberdi, herkesi kucaklayamadı. Saldırılar yapıldı. Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar olarak yapmamız gereken şeyler var. Belediye başkanlarının da yapmaları gereken şeyler var. Ama bunları yapmış olmak tek başına yeterli değil. Önemli olan gönüllere girmektir. Bu başarılabilirse, insanların bizlere teveccühü daha da artacaktır.
"LEFTER'E KALECİ DİYENDEN BİR ŞEY OLMAZ"
Kılıçdaroğlu, partili cumhurbaşkanlığı döneminin başladığını, bundan sonra sadece AK Parti'nin cumhurbaşkanı olabileceğinizi söyledi. 'Bu F.Bahçe kaptanını Fener maçına hakem yapmak gibi bir şey' dedi...
Kemal beyin futbolla yakından uzaktan ilişkisi yok. Lefter'i kaleci olarak takdim eden kişiden bir şey olmaz. Önce kendi partisinin siyasi tarihini öğrenmesi lazım. Kılavuzu sıkıntılı. Cumhurbaşkanı doğrudan millet tarafından seçildiği için adil davrandığı sürece, cumhurun yani milletin başı olacaktır. Adil davranmazsa, millet getirdiği gibi götürür de. Çok ciddi yanlış açıklamaları oluyor. Bunlar da Türkiye'yi ana muhalefet yoksunu bir ülke haline getiriyor.
'MUHALİFLERİ ASTANA İÇİN İKNA ETTİK'
"Soçi'de malum gelişmelerin aktif olduğu dönemde bu buluşmamız isabetli oldu. Suriye konusunda ABD ile Rusya arasında görüş farklılığı var mı yok mu görmek istedik. Malum, şu anda Suriye konusunda Astana'da görüşmeler var. Orada Amerika ilk defa Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı seviyesinde katılıyor. Muhalifler bir ara görüşmelerden çekilme konumuna gelmişti. Sebebi de bazı bombalama olaylarıydı. Ama MİT Müsteşarı Hakan Fidan hemen devreye girdi, muhalifler ikna oldu. Akşam Trump ile Putin'in görüşmesi oldu. Trump'la yüzyüze görüşmemiz ayın 16'sında olacak. Çin'de de, Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping bir araya geleceğiz."
İNGİLİZ BASINI: BUZLAR ERİDİ
Erdoğan-Putin zirvesi Rus basınında ve yabancı yayın kuruluşlarında da geniş yer buldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Vladimir Putin arasında buzların eridiğini belirten Daily Telegraph gazetesi, 2 liderin Suriye'de "güvenli bölgeler" oluşturulması için birlikte çalışacaklarını yazdı. Rus İzveztiya gazetesi de görüşmeyi "Ortaklık işbirliğine geri dönüyoruz" başlığıyla verdi.