CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 249 kişinin şehit olduğu, 2 bin 186 kişinin de yaralandığı 15 Temmuz darbe girişimi hakkında Fetullahçı Terör Örgütü'nün söylemlerini kullanması dikkat çekiyor. Ortaya attığı iddialar ya tek tek çürütülüyor ya da bizzat kendisi tarafından delillendirilemiyor.
8 AYDA ÇARK ETTİ
(7 Ağustos 2016): Yenikap'daki
Demokrasi ve Şehitler Mitingi'nde "FETÖ
ordunun içinde yuvalandı. 15
Temmuz akşamı TSK içinde yuvalanan
bir çete grubu Türk demokrasisine
darbe yapmak istedi" dedi
ama sonraki söylemlerinde özellikle
3 Nisan 2017'de "15 Temmuz kontrollü
darbe girişimi" söylemini ortaya
attı.
6 Kasım 2016: "ByLock kullanan
4 bakanı ve 60'a yakın vekili açıklayacağız
ve bunlarla ilgili önerge verip dokunulmazlıklarının
kaldırılmasını talep edeceğiz"
dedi. Ancak hiçbir belge ortaya çıkaramadığı
gibi, böyle bir teklifte de bulunulmadı.
3 Nisan 2017: TV genel yayın yönetmenleriyle
bir araya geldi. "AKP içinde
120-180 civarında ByLock'çu milletvekili
var" iddiasını ortaya attı. Aynı gün 'kontrollü
darbe' görüşünü ortaya attı.
5 Nisan 2017: Hain darbe girişiminin
baş aktörü Adil Öksüz'ün MİT ajanı
oluğunu ileri sürüp "Adil Öksüz'e neden
kelepçe takılmadı? MİT yasasında değişiklik
yapıldı. Başbakanın emri ve talimatıyla
hiçbir MİT görevlisi gözaltına alınıp tutuklanamaz. Adil Öksüz neden gözaltına alınıp tutuklanmadı?" dedi. MİT bu iddiayı yalanladı, Öksüz'ün MİT'e çalışmadığı kesinleşti.
19 Eylül 2016: "Kim bu Adil Öksüz, neden yakalanamıyor. Benim bir cevabım var ama şimdi söyleyemem" demesine rağmen elinde olduğunu iddia ettiği bilgileri bir türlü açıklayamadı.
28 Nisan 2016: Habertürk TV'de, Deniz Baykal kaseti hakkında konuştu ve "Erdoğan'ın kaseti izlediğini gördüm. Kendisine o kaseti izletenler Erdoğan'ı kayıt altına alıyor" dedi.
27 Mayıs 2016: Avukatı aracılığıyla savcılığa gönderdiği dilekçede, Baykal'ın görüntülerini içeren videonun kim tarafından ve ne zaman izlettirildiğini hatırlamadığını söyledi.