Bir dolar için bayrağı sattılar

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA), 15 Temmuz Derneği ve SABAH ortaklığında dün düzenlenen "Uluslararası 15 Temmuz Sempozyumu"nda konuşan Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz'un dünyanın en sinsi terör örgütü tarafından planlanmış darbe görünümlü işgal girişiminin milli bir destana dönüştürüldüğünü söyledi.
'YALANLARI KURTARAMAYACAK'
SETA İstanbul'da düzenlenen sempozyuma Başbakan Yıldırım'ın yanı sıra eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Mehdi Eker ve Mehmet Muş, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci katıldı. Cem Öğretir'in moderatörlüğünde gerçekleşen ilk oturumda konuşan Başbakan şu mesajları verdi:
Umut ediyorum ki 15 Temmuz 2016'dan sonra dünyaya gelen yavrularımız bir daha böyle acı olaylar yaşamaz. Türkiye, bu toprakların şimdiye kadar gördüğü en vahşi ve hain darbe girişimiyle 15 Temmuz'da karşılaştı. Kendilerine vatan savunması için emanet edilen tankları ve uçakları alçakça millete karşı kullandılar. Asker kılığına girmiş bu katiller, terör örgütlerine atmadıkları onlarca bombayı, Özel Harekat'ta görevli kahramanlarımızın, milletin ve Meclis'in üzerine attılar.

Görüyorum mahkemelerde şehit yakınları, gazilerimiz feveran ediyor. Bakın bunlar daha sonraki süreçlerde 'Adil yargılama yapılmadı, savunma hakkımız verilmedi' gibi itirazların arkasına sığınarak, uluslararası mahkemelerde bu işi bozmak için şimdiden tezgâh yapıyorlar. Sabredin, bu hainler, hak ettikleri cezayı hukuk içinde alacak. Pişkin pişkin, arsızca masum rolü oynamalarından kimse etkilenmesin. 'Biz bir şeyden haberdar değildik. Teröristlerle savaşıyoruz zannettik' yalanları kendilerini kurtaramayacak.
Tarihin gördüğü en erdemli milletin karşısında 1 dolarlık paçavraya döndü bunlar. 1 dolara üniformalarını, ruhlarını, inançlarını, göğüslerindeki bayrağı ve milleti sattılar. Şunu dünya âlem iyi bilsin ki tek bir FETÖ'cü kalmayana kadar bu mücadele devam edecek.
'CHP O ÖĞRETMENE KULAK VERSİN'
38 yaşındaki CHP seçmeni kadın öğretmen OHAL'i gerekli gördüğünü söylüyor ve 'Bu ülkenin bir cumhurbaşkanı, bir başbakanı, bir hükümeti var. Temizliklerin incitilmeden yapılmasını istiyoruz. Yapılacak düzenlemelerin sorunun halline hizmet edeceğine inanıyoruz' diyor. Böylesine devletine, milletine güvenen bir CHP seçmeni öğretmene CHP yönetiminin kulak vermesini bekliyoruz.

Ana muhalefetin 'adalet' adı altında FETÖ'cüleri masum gösterme çabalarına bugünlerde şahit oluyoruz. 15 Temmuz'u 'kontrollü darbe' diye nitelendirenler, baktı ki tutmadı tornistan yaptı, şimdi '20 Temmuz darbesi' diye bir şey icat etti. Bu akıl tutulmasıdır.
'EN ÇOK ERBAKAN VE ERDOĞAN MÜCADELE ETTİ'
"FETÖ'nün siyasi ayağı ne oldu?' diye sorular soruluyor. Türk siyasi tarihine bakın. Bu örgütle mücadele edilen 2 dönem vardır; biri rahmetli Erbakan'dır, diğeri de AK Parti iktidarı, Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onun dışındaki siyasi liderler hep bu örgütle iyi geçinmişlerdir.
Kim ne derse desin, 15 Temmuz unutulmayacak, unutturulmayacak. O gün meydanlardaki 100 kişiden 50'si kadındı. Türk kadını nasıl vatanına bayrağına sahip çıkar o gece bütün dünyaya gösterdi. O gece apolitik, ülke sorunlarına duyarsız denilen gençlerin de hepsi birer kahraman oldu. 18 yaş altı 8 şehidimiz var."

SETA sempozyumunda, SABAH tarafından özel olarak hazırlanan 15 Temmuz konulu kitap da katlımcılara dağıtıldı.
OHAL KOMİSYONU 17 TEMMUZ'DA GÖREVE BAŞLIYOR
Başbakan Yıldırım: "Normal şartlarda OHAL ile memuriyetine son verilenler yargıya gidemiyor. Ancak yaptığımız yeni düzenlemeyle 685 sayılı KHK ile Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kurduk. Bu komisyon, 17 Temmuz itibarıyla çalışmalarına başlıyor. 7 hâkimden oluşuyor. 200'e yakın uzman bütün dosyaları tek tek inceleyecek. Eğer itirazı yerinde görürse 15 gün içinde tekrar işe almasını isteyecek. Değilse yargı yolu açılacak. Bugünkünden farkı bu. Dolayısıyla İdare Mahkemesi'ne gidecek veya daha üst düzeyde görevliyse Danıştay'a gidecek, daha sonra AİHM'ye kadar bütün yargı yollarını kullanabilecek."
'TÜRK MİLLETİ EZBER BOZDU'
Takdim konuşmasını yapan SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Duran, şöyle dedi: "15 Temmuz, ucunu 17-25 Aralık'a ve hatta daha da ileri götürebileceğimiz bir kumpasın son hamlesi şeklindeydi. O gece Türk milleti, iradesine ve seçilmiş siyasetçilerine sahip çıkarak belki de makus talihini bir daha geri dönülemeyecek şekilde yenmiş ve bütün ezberleri bozmuştur."

FAİLSİZLEŞTİRME ÇABASI...
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Doç. Dr. İbrahim Kalın da yaptığı konuşmada, FETÖ'nün darbe söylemini meşrulaştırmak için diktatörlük söylemini yaygınlaştırdığını ve DEAŞ'a destek veren hükümet izlenimi oluşturduklarına dikkat çekti. 15 Temmuz sonrası ise darbeyi failsizleştirme çabasına girdiklerini söyleyen Kalın, bundan sonraki süreçte FETÖ'nün "Darbe bir tiyatrodur" söylemini hatırlattı ve kontrollü darbe söylemlerinin FETÖ'ye destek olduğunu ifade etti.