Cumhurbaşkanlığı’ndan sert tepki! 'Bir an önce vazgeçin'

Cumhurbaşkanı Erdoğan son günlerdeki yoğun diplomasi trafiğine değinen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Katar Emiri'nin Ankara ziyaretine değindi. Kalın, Katar krizinin başladığı günden bu yana Emir'in ilk yurt dışı seyahati olduğunu söyledi.

Almanya'da yaklaşan seçimler ve Türkiye karşıtlığı üzerine açıklama yapan İbrahim Kalın, "İç siyaset malzemesi yaparak Türkiye gibi bir ülkeyi karşısına almak, ne Alman siyasetinin ne Alman devletinin menfaatinedir. İnşallah bu seçim sürecinden sonra Alman siyaseti tekrar aklıselim ile hareket eder ve Türkiye gibi önemli bir ülkeyi kaybetmek gibi bir durumla karşı karşıya kalmazlar" ifadelerini kullandı.

"KERKÜK'ÜN DEMOGRAFİK YAPISINI DEĞİŞTİRECEK HER TÜRLÜ ADIMA KARŞIYIZ"

Kuzey Irak'ta devam eden bağımsızlık referandum sürecine ilişkin konuşan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Erbil'in bu yanlış karardan bir an önce dönmesini bekliyoruz. Bu karar onları daha çok yalnız bırakacaktır. Bu karara İsrail'den başka hiçbir ülkeden destek gelmedi. Bu referandum kararından vazgeçilmesi gerektiği şeklinde tepkiler geldi" dedi.

Kerkük'ün de bu karara dahil edilmeye çalışılmasına da değinen Kalın, "Kerkük'ün demografik yapısını değiştirecek her türlü adıma karşıyız" dedi.

Kalın, IKBY'deki referandum kararına ilişkin şunları kaydetti: Bizim çağrımız, bu referandum kararından derhal vazgeçmeleri ve Irak'ın toprak bütünlüğü içerisinde Erbil ile Bağdat arasındaki sorunların çözümüne yönelik adımların atılması olacaktır.

Cumhurbaşkanlığı'ndan sert tepki! 'Bir an önce vazgeçin'

"REFERANDUM KARARINDAN BİR AN ÖNCE VAZGEÇİN"

İbrahim Kalın açıklamasında şunları kaydetti:

Kerkük, Kürt bölgesine dahil değil, katılma kararı kabul edilemez. Biliyorsunuz son dakika gelişmesi yaşandı ve Kerkük Valisi görevden alındı. Her türlü adıma karşı olduğumuzu ve sessiz kalmayacağımızı da ifade etmek isteriz. Çağrımız referandum kararından bir an önce vazgeçilmesidir.

"S-400" TARTIŞMASI

İbrahim Kalın, S-400 tartışmalarına ilişkin şunları kaydetti: Sayın Cumhurbaşkanı'nın S-400 açıklamaları yine belli çevrelerde temelsiz tartışmalara yol açmış görülüyor. Türkiye ulusal güvenliğinin gerektirdiği bütün adımları bundan sonra da atmaya devam edecektir. NATO'nun yaptığı açıklamayı da memnuniyetle karşıladık. Bizce bu tartışmanın artık bitirilmesi gerekir.

"TÜRKİYE NE ZAMAN TERÖRLE MÜCADELEDE BAŞARILI OLSA..."

SİHA'lar ile ilgili ana muhalefetten gelen skandal açıklamalara ilişkin konuşan İbrahim Kalın, "SİHA'lar sadece teröristleri yok etmek için kullanılıyor. İlginç olan Türkiye ne zaman terörle mücadelede başarı gösterse bu tür konular gündeme getiriliyor ve bu başarı gölgelenmeye çalışılıyor" dedi.

"ÖLÜYE SAYGI BİZİM İNANCIMIZIN EN TEMEL UNSURLARINDAN BİR TANESİDİR"

Kalın, Aysel Tuğluk'un annesinin cenaze töreninde yaşananlar konusunda, şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanlığı adına bu hadiseyi en net şekilde kınadığımızı ifade etmek isterim. Bu gayriinsani tutumu kabullenmek mümkün değildir. Bu, bizim inanç değerlerimizle, kültür ve medeniyet değerlerimizle asla bağdaşmayan bir tutumdur, çirkin bir yaklaşımdır. Ölüye saygı bizim inancımızın, medeniyetimizin en temel unsurlarından bir tanesidir. Bir cenaze töreninde bu tür hadiselerin yaşanmasını telin ettiğimizi ifade etmek isterim."

SORU - CEVAP

CUMHURBAŞKANLIĞI KORUMALARIYLA İLGİLİ İDDİANAME

Sayın Trump ile Sayın Cumhurbaşkanımızın New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu marjında bir görüşmesi olacak. Şu anda gün ve saati üzerinde çalışıyor. Daha önceki ziyarette Washington'da yaşanan olaylar dünyanın hiçbir yerinde kabul edilebilir bir davranış değil. (Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumaları ve PKK yandaşları arasında yaşanan gerginlik) Ortada çok açık bir güvenlik zaafı varken bizim korumalarımızın görevlerini yerine getirdiği için böyle bir dava konusu yapılması asla kabul edilebilir bir şey değildir. Washington Emniyet Müdürlüğünün, bu davayı açan kişilerin öncelikle bunun hesabını vermesi gerekir. Sayın Trump Türkiye'ye gelse biz böyle bir şey yaşanmasına izin verir miyiz? Şimdi hem suçlu hem güçlü bir şekilde kendi zaaflarını örtbas etmeye çalışılıyor. Fiziken orada olmayan korumalar ile ilgili bile dava açıldı. Biz bu konunun takipçisi olacağız. Biz burada hiçbir vatandaşımızın ya da korumamızın böyle haksız bir durumla karşı karşıya kalmasını ve suçlanmasını asla kabul etmiyoruz.

BEKLENTİMİZ İDLİB'İN ÇATIŞMASIZLIK BÖLGE HALİNE GELMESİ

Astana sürecinin altıncı toplantısı Kazakistan'da başlıyor. Bu bizim başlattığımız Rusya ve İran'ın katıldığı bir süreçtir. Cenevre'ye alternatif olarak değildir. İdlib bizim sınırımıza çok yakın olduğu için doğrudan bizi ilgilendiriyor. Rus Savunma Bakanı ile bir temasımız oldu. Yarın ve öbür gün yapılacak toplantılarda bu konunun detayları konuşacak. Arkadaşlarımız pozisyonlarını hazırladılar. Bizim beklentimiz İdlib'in de diğer çatışmasızlık bölgeler gibi bir bölge haline gelmesidir.

TERÖR KORİDORUNA BUNDAN SONRA DA İZİN VERMEYİZ

Sınırdaki hareketlilik yaşadığımız coğrafyanın gerçeğini dikkate alındığında her zaman almamız gereken tedbirlerdir. Bu farklı bir operasyon olabilir, sınır güvenliği, sınır ötesi olabilir. Daha önce de ifade ettik Suriye tarafından ister PYD bölgelerinden olsun ister başka yerden olsun kendisine yönelik bir saldırıda gerekli adımları atar. Terör koridoruna bugüne kadar izin vermediğimiz gibi bundan sonra da izin vermeyiz.

AVRUPA BİRLİĞİ'NİN ÖNCE AYNAYA BAKMASI GEREKİYOR

Sayın Junger Türkiye'yi az çok tanıyan, sayın Cumhurbaşkanımızı bilen birisidir. Bu tür açıklamalarda daha dikkat etmesi gerekir diye düşünüyorum. Bir yeni sayfa açalım denilmiş ve mutabık kalınmıştı. AB üyesi ülkelerin yaptığı açıklamalar, tavırlar ve tutumlara baktığımızda AB kendi değerlerinden uzaklaşıyor. İslamofobi, ırkçı, yabancı düşmünlığını hangi AB değerleriyle uzlaştırabilirsiniz. Avrupa'nın hali ortada. Sürekli "Türkiye AB'den uzaklaşıyor" gibi zemmeden yaklaşımları kabul etmiyoruz. Bunlar Avrupa merkezli oryantalist yaklaşımlardır. Avrupa'nın aynaya bakması gerekiyor. 12 yıl boyunca bir fasıl açıldı ve kapatıldı. Toplamda 34-35 fasıldan bahsediyoruz. Başka hiçbir ülkeye bu yapılmadı. 12 yılda ne beklenirdi... Birçok fasılların çok rahatlıkla açılıp kapanması gerekirdi. AB yetkililerinin yaptığı açıklamaları önce kendilerinin aynaya bakarak değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyoruz.

ALMANYA'NIN SİLAH AMBARGOSU KARARI

Türkiye alternatifsiz değil. Bu açıklamalar Türkiye'den çok Almanya'ya zarar verir.