Perşembe 25.01.2018 00:00
Son Güncelleme: Perşembe 25.01.2018 09:51

"Onu anmaya senin yüzün var mı?

Salih Tuna bugünkü yazısında katledilişinin 25. Yıldönümünde Uğur Mumcu’nun sahte dostlarını yazdı. FETÖ’nün sesi haline gelen Cumhuriyet Gazetesi’ni ve Erdoğan nefreti yüzünden Amerikancılığa ve vatan hainliğine soyunan sahte solculara seslendi: “Onu anmaya sizin yüzünüz var mı?”

SALİH TUNA'NIN YAZISINDAN BAŞLIKLAR

Sorgulayan araştıran bir gazeteciydi;
24 Ocak 1993'te arabası havaya uçurularak katledildi.
Tarihe dikkat isterim. Aynı yılın 2 Temmuz'unda Sivas Madımak'ta Aleviler korkunç bir şekilde katliama uğratıldı.
Fazla değil, 2 gün sonra, 5 Temmuz 1993'te, Başbağlar köyünde mukim tüm Sünniler öldürüldü...
Sosyolojik fay hatlarının kırılmasında Uğur Mumcu'nun katledilişi bir milattı.
Fail de şappadak belirlenmişti: İran.
(Fail öyle hızla belirlenmişti ki nerdeyse önce faili açıklayıp sonra Mumcu'yu katledeceklerdi.)
Dört bir yanı "Mollalar İran'a" sloganları doldurmuştu.
Halbuki Uğur Mumcu öldürülmeden evvel İsrail'in Kuzey Irak'ta Barzani'ye yaptığı yardımları dermeyan etmiş, bu yüzden de İsrail Büyükelçisi tarafından tehdit edilmişti.

Toplumun tüm irtibat telleri berhava edile edile 28 Şubat süreci ülkemize musallat edildi.
Toplum tam ortasından ikiye ayrıldı.
"İrticaya" karşı mahut süreci destekleyenlerle, başörtüsü zulmüne karşı çıkanlar arasında.
Halbuki...
Cengiz Çandar bir defasına ağzından kaçırmıştı: "Washington'da Dışişleri Bakanı Albright'ın çağrısıyla bakanlığın yedinci katında, Bernard Lewis, Paul Wolfowitz, Richard Perle'nin de hazır bulunduğu toplantıda çıkan sonuç, 'doğrudan askerî bir darbe olmadan bu hükümet gitmeli' olmuştu..."
İki kesim de 28 Şubat'ı hakkıyla göremedi.
Zira öfke ve nefretle öyle malul hale getirildiler ki adeta gözleri kör oldu.
Bir kesim, İstiklal Marşımıza karşı çıkan o generali bile sırf "irtica"ya karşı olduğunu söylediği için alkışladı.
Başörtüsü zulmüne maruz kalan, yaz aylarında çocuklarının Kur'an öğrenmesi bile yasaklanan diğer kesim ise Fetullah Gülen'in 28 Şubat'ı desteklediğini bile fark edemedi. (Oysa Aydın Doğan'ın organlarında matine- suare "hoşgörü abidesi" olarak arzı endam etmiş, Erbakan'a da "beceremediniz gidin" demişti.)

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.