Ömer (13) ve Roksana Brind (6), 7 yıl önce Suriye'deki iç savaştan kaçıp Türkiye'ye sığınmışlar. Talasemi (Akdeniz anemisi) hastası olan Afrinli 2 kardeş yaşayabilmek için ömür boyu kan nakli ihtiyaçlarını karşılayacak bir bağışçı arıyor. Ailenin şu sıralar tek mutluluğu ise Mehmetçiğin Afrin'i kurtarması. "Artık evimize bombalar düşmüyor, artık bizi öldürmüyorlar" diyen küçük Ömer, Afrin'deki Mehmetçiğe bir de mektup yazdı. İşte o duygulandıran satırlar:
'SALINCAĞIMIN YANINA GÖMÜN'
"Asker ağabey. Yıllardır hastalığımdan daha çok evimin ve salıncağımın özlemi üzdü beni. Duydum Afrin'de artık savaş yokmuş, Türk askerleri düşmanları yenmiş. Mehmetçikler, benim evimi de kurtardınız mı? Tek katlı, beyaz boyalı, önünde zeytin ağaçları ve tahta oturmalıklı küçük bir salıncağı olan bir ev var, işte o bizim evimiz. Salıncağımı gördünüz mü ağabey, duruyor mu?
Çok hastayım, babam 'Seni ve kardeşini kaybedebilirim' diyor. Suriye'de arkadaşlarım hep öldü ama ben gördüm gülerek bana bakıyorlardı. Ölüm kötü olsa onlar gülmezdi. Bu yüzden ölümden korkmuyorum. Salıncağımı çok özledim. Ona binmeden ölmek istemiyorum. Kardeşimle tedavi olup geleceğiz, biz gelene kadar salıncağıma iyi bakın."
Küçük Ömer, hayatını kaybederse salıncağının yanına gömülmek istediğini de söylüyor: "Tedavi olamaz da ölürsek eğer, Roksana ile beni salıncağımızın yanına gömün. Ne olursa olsun salıncağımızı da kaldırmayın, hep dursun orada."
'ÇOCUKLARIM ÖLMESİN'
Aile,
İstanbul Gaziosmanpaşa'da izbe bir evde kalıyor. 2 çocuğunu tedavi ettirecek gücü olmadığını söyleyen baba Valat Brind, "Ömür boyu kan nakline ihtiyaçları var. Bu beni aşıyor, kimseden bulamadım. Tedavi çok masraflı. '2 haftada bir Ankara'ya gideceksiniz' diyorlar. Çocuklarım ölmesin, biri sesimizi duysun, çok çaresizim" diye feryat ediyor.