Pazar 04.11.2018
Son Güncelleme: Pazar 04.11.2018

Tepeden bakanlar yeniden hortladı

Başkan Erdoğan: Danıştay'ın Andımız kararını kimi çevreler kendi baskıcı ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladı. İnsanımıza tepeden bakanlar uzun zaman sonra tekar piyasaya çıktı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Danıştay'ın 'Andımız' kararını eleştirerek, "İyi niyet eseri olmadığına inandığım bu kararı, kimi çevreler baskıcı, antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladılar" dedi. Erdoğan, Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü'nde gerçekleştirilen Türkiye Gençlik Zirvesi ve Sosyal Girişimcilik Ödülleri töreninde konuştu:
İletişim araçlarından fikir akımlarına kadar, hemen her yeniliğin öncelikli muhatabının genç kuşaklar olduğu dikkate alındığında eski usullerle meseleye yaklaşmanın, bizi götüreceği yer kesinlikle başarısızlıktır. Gençlerimizin hızına ayak uyduramazsak geride kalmaya mahkûm oluruz. Biz gençlerin hayal dünyasını yasaklarla çevrelemeyi değil, alabildiğine genişletmeyi hedefliyoruz. Her türlü düşünceyi tartışabilecekleri bir ortamı tesis etmek gerektiğine inanıyoruz.
KATSAYI ADALETSİZLİĞİNİ BİTİRDİK
Rami Kışlası bir tarihtir. En son orası gıda sitesi haline getirilmişti, orada bir firmanın ticari işlerini yürütüyordum. Şimdi orayı, Türkiye'nin en büyük kütüphanelerinden biri haline getiriyoruz. Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesi'nden geri kalmayacak, sayı orada da 5 milyon cildin üzerinde olacak. İnşallah 2019'un ortalarında açacağız.
Üniversiteye girişte büyük adaletsizliklere yol açan katsayı sorunu bunlardan biridir. Bunlardan biri de oğlumdur. Bu problemi kökten çözerek, ülkenin tüm evlatlarının eşit şartlarda üniversiteye girebilmelerini biz sağladık. Kılık kıyafet meselesini çözerek, üniversite kapılarındaki utanç sahnelerine son verdik. Geldiğimizde seçme yaşı 18, seçilme yaşı 30'du. Seçilmeyi önce 25, şimdi 18'e indirdik. Ben gencime güveniyorum demektir bu.
TÜRKÇE EZAN İSTEYENLERİN ESERİ
Danıştay'ın Andımız kararı sonrasına gerek sosyal medyada, gerek kimi yayın organlarında şahit olduğumuz manzaralar, bu konudaki kararlılığımızı daha da arttırmıştır. Çünkü bu metin bu ülkede ezanı Türkçe okutmak isteyenlerin eseridir. Bizim andımız İstiklal Marşımızdır. Kimse Türklüğünü inkâr etmiyor ki ama Türkçülük yapmıyor. Böyle yaparsak kendi değerlerimizle, dinimizle çatışırız. İslam ırkçılığı reddediyor.
İYİ NİYETLİ DEĞİ
İyi niyet eseri olmadığına inandığım bu kararı, kimi çevreler baskıcı, antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladılar. İnsana tepeden bakan, insanımızı 'takunyalı', "makarnacı', 'kömürcü', 'göbeğini kaşıyan adam' diye aşağılayanlar uzun zaman sonra yeniden piyasaya çıktı. Gazeteci kılıklı provokatörler yıllardır içlerinde biriktirdikleri nefreti ekranlarda kusmaya başladı. Cübbelerini darbeci zihniyete kiraya veren kimi sözde hukukçuların Andımız kararını bahane ederek Türkçe ezan zulmünü tekrar dillendirdiklerine bile şahit oldum.
Birbirinden utanç verici bu hadiselerin siyasetin değil psikiyatrinin konusu olduğunu düşünüyorum. Yaşananlar tam anlamıyla bir histeri nöbetidir. Maalesef ülkemizde değişime direnmeyi çağdaşlık zanneden fosilleşmiş gerici bir zihniyet vardır. Bunların hayattaki varlık sebebi ise milletin değerleri ile kavga etmektir. Bu uğurda yeri geldiğinde terör örgütleri ile yeri geldiğinde emperyalistlerle, yeri geldiğinde Türkiye düşmanı yapılarla iş tutmaktan asla çekinmiyorlar.
AZGIN AZINLIK
En küçük bir ekonomik çalkantıda tüm enerjilerini 81 milyonluk Türkiye gemisini batırmak için sarf edecek kadar şuurlarını kaybedebiliyorlar. Kendini vatandaşından üstün gören, ezandan, camiden, başörtüsünden rahatsızlık duyan bu azgın azınlığın maalesef normalleşme ihtimali de yoktur. Bunların bir başka tanımı da salon cumhuriyetçisi, gardırop Atatürkçüsüdür. Bunlar milletin tercihini aşağılayarak en başta cumhuriyetimize zarar vermektedir.
Geçenlerde köşe başı kalemşörlerinden bir bayan çıkmış 'Biz diyor camileri ahır yapmışız' diyor. Yapmadınız mı? Sadece şu Fatih suriçinde yüzlerce mescidi bunlar kapatarak ahır haline getirmişlerdir. Malatya'da, Antep'te, Konya'da bunu yaptılar. Her şeyi istismar ederler ama tarihlerinde İstanbul havalimanı, Marmaray gibi, Avrasya Tüneli gibi gurur abidesi olacak tek bir eserleri yoktur. Hani muasır medeniyetler seviyesinin üstüne Türkiye'yi çıkaracaktık. Siz mi çıkaracaksınız? Bu işi biz yaparız. Doğru dürüst bir dikili ağacınız yok. Biz ülkesinde ağaç kesenlerden olmadık, dikenlerden olduk."
ATATÜRK'Ü KALKAN YAPTILAR
"95 yıllık tarihimiz boyunca cumhur ile cumhuriyetin arasını bunlar açmıştır. Gazi Mustafa Kemal'i kendi ideolojik saplantılarına kalkan yaparak Atatürk'ün mirasını yağmalayanlar bu çevrelerdir. Gazinin resmini vefatının hemen ardından paramızdan kaldıran Atatürk'ün millete armağanı olan İş Bankası hisselerini gasp edenler de bunlardır. Bunların Türkiye'de zulümden, baskıdan, gençliğin zihinlerini iğdiş etmekten başka mirası yoktur."
NİYE İLLA BURS?
"16 yıl önce 45 liracık burs, kredi veriliyordu. Ocak ayından itibaren lisans öğrencilerine 500 lira, yüksek lisans öğrencilerine bin lira, doktora öğrencilerine bin 500 lira verilecek. Her başvuran öğrenci kredi alabilirken, burslu öğrenci sayısı da bu yıl itibariyle 150 bine ulaştı. Ama gençlerimizde şöyle bir anlayış var, illa burs... Ya niye illa burs? Kredi aldığın zaman bunu da faizsiz ve sigortalı bir işe girdikten sonra çok basit taksitlerle ödüyorsun. Bu, seni bedavacılığa da alıştırmıyor. Bu milletin gençlerine yakışan da bu değil mi?"

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.