APA 11. Genel Kurulu, TBMM ev sahipliğinde Hilton Bomonti Hotel'de 29 Kasım'da TBMM Başkanı ve APA Başkanı Binali Yıldırım'ın da katıldığı açılış töreniyle başladı.
Üye ülkelerin parlamenterleri, 3 gün boyunca "Asya'da Ekonomik Refahın Desteklenmesi" genel başlığı altındaki oturumlarda görüşlerini dile getirdi.
APA Türk Delegasyonu Başkanı Asuman Erdoğan'ın başkanlık yaptığı kapanış oturumunda, Siyasi Daimi Komite, Sosyal ve Kültürel Daimi Komite, Barış ve Güvenlik Daimi Komitesi ile Ekonomik ve Sürdürülebilir Kalkınma Daimi Komitesi toplantı raporlarını sundu.
Erdoğan, toplantı sonunda yaptığı konuşmada, parlamenterlerin kuvvetli iradesinin zaman içerisinde ortak sorunlara kalıcı çözüm sağlayacağını düşündüğünü ifade ederek, şunları söyledi:
"Yoksulluk, yoksunluk, iktisadi kalkınmanın yokluğu şiddet, suç ve köktencilik için uygun zemin oluşturmaktadır. Kendi topraklarımızda şiddetin ve aşırıcılığın etkisinden bağımsız olduğumuzu düşünürsek yanılmış oluruz. Yoksulluk, açlık, düşük hijyen koşulları gibi olgular mutsuzluk doğurur ve kırılgan bireylerin terörist gruplar tarafından istismara uğramasına sebep olur. Sınırımızın ötesindeki insanlar yoksunluk, eğitim eksikliği içinde yaşarken hiçbirimiz güvende değiliz."
İSTANBUL DEKLARASYONU
Genel Kurul sonunda açıklanan İstanbul Deklarasyonu'nda, Asya'nın pek çok bölgesinde devam eden zorluk ve çatışmalardan kaygı duyulduğu ifade edilerek, barışın, güvenliğin, istikrarın ve kalkınmanın karşılıklı anlayış, diyalog, işbirliği ve dayanışmayla tesis edilebileceği vurgulandı.
Bölgesel bağlantılılık projelerinin, tüm Asya halklarının çıkarına olduğunun ve Asya halklarının tamamını birbirine bağlayacağının altı çizilerek, hakiki bir iktisadi uyumluluğun Asya devletleri arasında oluşturulmasıyla ülkeler arası bağlılığın gerçekleşeceğine ve herkes için ekonomik ve sosyal refahın oluşacağına işaret edildi.
APA coğrafyası içerisinde iktisadi büyümenin ve ticari genişlemenin, siyasi kazanımların devamlılığı için tek yönlü yaptırımların kabul edilemez olduğu ve bunların olumsuz etkilere yol açtığı belirtildi.
İsrail'in Filistin'de insan haklarını ihlal ettiği, uluslararası hukuk ihlallerinin devam ettiğinin altı çizilerek, bölgede daimi ve adil bir barışın tesis edilmesi için uluslararası çaba gerektiğine işaret edildi.
Arakanlı mültecilere uluslararası yardımların arttırılarak devam etmesi ve Yemen'e insani yardım çağrısında bulunuldu.
Deklarasyonda Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi de kınanarak, "Bu tarz vahim suçların tekrar etmemesi için ilgili tarafların gerekli adımları atması ve suçluların bir an önce adalete teslim edilmesi için çağrımızı yineliyoruz." denildi.
