Terörün tek kazananı savaş baronlarıdır

TBMM Başkanı Binali Yıldırım, Tahran'da gerçekleştirilen Terörizmle ve Aşırıcılıkla Mücadele konulu Meclis Başkanları İkinci Toplantısı'na katıldı. Toplantıda konuşan Yıldırım, Türkiye'nin terörle mücadelede izlediği yollardan bir tanesinin güvenlik yanında "terörün istismar araçlarını ortadan kaldırmak" olduğunu belirtti.
İSTİSMARA İZİN VERMEDİK
Türkiye'deki terörle mücadeleye dair Yıldırım, "Son 15 yılda terörün kullandığı bütün bahaneler çözüme ulaştırılmıştır. Kürt vatandaşlarımızın yaşadığı yerlerde kesinlikle kimlik üzerinden istismar yapılmasına izin verilmemiştir. Çünkü bizim farklılıklarımız zenginliğimizdir. Çünkü bizim hiçbir etnik unsurla sorunumuz yok" ifadelerini kullanan Yıldırım şu mesajları verdi:
FEVKALADE YANLIŞ BİR YOL
Ne yazık ki müttefikimiz bildiğimiz bir ülke PKK'nın Suriye'deki devamı PYD-YPG örgütüyle iş birliği yaparak DEAŞ örgütünü ortadan kaldırma yönünde adımlar atmıştır. Bu fevkalade yanlış bir yoldur. Diyelim ki bunu yaptınız, o terör örgütünü DEAŞ'ı da yok ettiniz, o halde kullandığınız terör örgütünü yok etmek için bu sefer hangi terör örgütüyle iş birliği yapacaksınız? Bu yol, çıkmaz bir yoldur. Terör ile varılabilecek bir hedef yoktur, teröre göz kırpan, elini veren kolunu kaptırır.
KAZANAN SAVAŞ BARONLARI
Terörden kazanan sadece silah tüccarlarıdır, savaş baronlarıdır. Terörle mücadele konusunda ne yazık ki uzun yıllar mücadele veren, çok büyük bedeller ödeyen bir ülkeyiz.
ÇALIŞMALIYIZ
Yemen'de çözüme yönelik atılan adımları yürekten destekliyoruz. Filistin sorunu başta olmak üzere bölgemizde barış ve huzuru bozan sorunları çözmek için Türkiye, İran, Rusya, Suudi Arabistan ve Mısır, ortak bir zeminde buluşup bölgenin geleceği için birlikte çalışmalıdırlar. Bu arada İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, TBMM Başkanı Binali Yıldırım ile yaptığı görüşmede, "İran, Türkiye Cumhurbaşkanı ve devletinin bizimle işbirliğini geliştirmeye verdiği önem nedeniyle özel olarak takdirlerini sunmaktadır" dedi.
AMBARGO DÖNEMİ ARTIK GERİDE KALDI
Tehdıtle, ambargoyla devletleri hizaya getirme dönemleri geri kaldı. Dünyanın güvenliğinin sağlanmasından sorumlu olanlar, ne yazık ki güvenliği bozucu yöntemleri kullanmaktan çekinmemektedir.