İŞTE MAHMUT ÖVÜR'ÜN BUGÜNKÜ YAZISINDAN BAŞLIKLAR
AK Parti'nin Cumhuriyet tarihi boyunca Kürt meselesinde attığı tarihi adımları yok sayarak düşmanlaştıran HDP, CHP'den ne isteyecek? Suriye'deki gibi "kanton" mu yoksa sadece demokrasi mi?
Şimdilik aralarında "sevgi pıtırcıkları" üzerinden kurulan bu ilişkinin ne kadar süreceği meçhul. Çünkü HDP, seçim süreçlerinde söylediği gibi Türkiye'ye "ülke bütünlüğü" ve "demokrasi" üzerinden değil, bölgesel hesaplar ve "ayrılıkçılık" üzerinden bakıyor. Bu bir anlamda küresel güç merkezleriyle onların ortak noktası.
HDP'nin bu duruşuna CHP ne diyecek? Bunun için sadece siyaset diline bakmak yeterli. Son dönemde HDP'nin AK Parti'yi düşmanlaştırmasında kullandığı en büyük argüman "Kürt Sorunu" tanımlamasıydı. AK Parti, ret, inkar ve asimilasyon politikalarının bittiğini söyleyerek; "Artık Kürt sorunu yok, Türkiye'nin ortak demokrasi, hukuk ve ekonomi sorunu var" diyordu.
HDP bu tanıma şiddetle karşı çıktı. Hatta kendi tabanını kışkırtan bir siyaset dili kullanarak AK Parti'yi eski devlet politikalarına dönmekle suçladı.