Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzur getirmek amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Suriye'nin kuzeyinde YPG/PKK ve DEAŞ terör örgütlerine karşı başlatılan, Suriye Milli Ordusu (SMO) askerlerince de desteklenen Barış Pınarı Harekatı sayesinde Tel Abyad bir süre önce terörden temizlendi.
Hayatın normale dönmeye başladığı Tel Abyad'da halk, terör örgütünün yaptığı zulmü ve ekonomik baskıları unutmaya çalışıyor.
"BİZE ÇEKTİRMEDİKLERİ KALMADI"
Tel Abyad'da çiftçilik yapan Abdülkerim el Musa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, terör örgütünün işgalinden kurtuldukları için çok mutlu olduklarını söyledi.
Terör örgütü YPG/PKK'nın insanları ötekileştirdiğini, bölge halkını baskı ve ekonomik zorluklarla karşı karşıya bıraktığını anlatan Abdülkerim el Musa, şöyle konuştu:
"Mazot onların, benzin onların, gelen yardım onların, işte çalışan kişiler onlarındı. Bizim ekmek alabilmemiz için sarı kartımızın olması lazımdı. Allah onun belasını versin, Öcalan'ın olduğu sarı kartları olmayana ekmek vermiyorlardı. Terminaller, araç garajlarının hepsi onlara ait, Arapları içeriye almıyorlardı, onlar para kazanmasın diye. Bizim tarlalarımıza ektiğimiz arpa, buğdayın fiyatını onlar belirliyor, istedikleri fiyata alıyorlardı. Hiçbir yere satmamıza müsaade etmiyorlardı, istedikleri fiyata alıyorlardı. Teröristlerin bize çektirmediği eziyet kalmadı. Allah onların belasını versin, bize cehennemi yaşattılar."
Abdülkerim el Musa, teröristlerin Arap ailelerin çocuklarını silah zoruyla savaşmaya zorladıklarını belirterek, yöre halkının terör örgütünden büyük eziyetler çektiğine işaret etti.
Tel Abyad'a gelen yardımlara terör örgütünce el konulduğunu ifade eden Abdülkerim el Musa, teröristlerin ilçeden ayrılırken de insanların evlerini yaktıklarını dile getirdi.
"ÇOCUKLARIMIZIN RIZKINI YİYORLARDI"
Tel Abyad'da bakkal işleten Muhammed el Hacali ise terör örgütü YPG/PKK'dan kurtuldukları için Allah'a şükrettiklerini vurguladı.
Satmak için dükkanına getirdiği ürünlerden terör örgütünün haraç aldığını ve eşyaları yüzde 30-40 daha yüksek fiyattan satmak zorunda bırakıldığını aktaran Muhammet el Hacali, şöyle devam etti:
"YPG/PKK yeni iş yeri açacak olanlardan zorla para alıyordu, yoksa açmalarına müsaade etmiyorlardı. Kısacası çocuklarımızın rızkına ortak oluyorlardı. Bütün şehri ablukaya almışlar, çocuklarımızı zorla silah altına almışlardı. Şehir boştu, motosikletlerin şehir içerisine girişi yasaktı. Onlar sadece kendilerine çalışırlar, her şey onlarındı. Özellikle akaryakıtın hepsi ellerindeydi. Onlarla birlikte olanlara petrol ürünlerinden pay veriyorlar, iş veriyorlar, olmayanlara da hiçbir şey vermiyorlardı. Hatta yurt dışından gelen yardımlara (insani yardım malzemelerine) el koyup kendilerine ayırıyorlar, diğer yarısını da kendi taraftarlarına dağıtıyorlardı."
"PARA ÖDEMEYENİ ÇALIŞTIRMIYORLARDI"
Küçük dükkanında yöresel yemekler pişirerek satan İsa Muhammed de dükkanını açabilmek için terör örgütünün kendisinden zorla para aldığına dikkati çekerek, "Bu parayı ödemeyeni çalıştırmıyorlardı. Biz bu parayı 1 yılda kazanamıyoruz. Şimdi ise bölge YPG/PKK'dan temizlendi. Tabii ki ufak tefek sıkıntılarımızı olacak ama inşallah belli bir süreden sonra bunlar da düzelecek." ifadelerini kullandı.
