Suriye’de istikrar istiyoruz

İran'ın başkenti Tahran'da mart ayı başında yapılması planlanan, ancak koronavirüs salgını nedeniyle ertelenen Türkiye, Rusya ve İran arasında Suriye konulu üçlü liderler zirvesi, dün video konferans yöntemiyle gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin, İran Cumhurbaşkanı Ruhani, 6'ncı kez bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden zirveye katılan Erdoğan, özetle şöyle dedi:
2017 Kasım ayında başlattığımız Astana formatındaki üçlü zirve süreci, Suriye'de barış, güvenlik ve istikrarın tesisine önemli katkılar sağladı. Suriye'nin siyasi birliğinin ve toprak bütünlüğünün muhafazası, sahada sükunetin tesis edilmesi ve ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunması temel önceliklerimizdir. Komşumuz Suriye'nin bir an önce huzur, güvenlik ve istikrara kavuşması için elimizden geleni yapmayı sürdüreceğiz. İşbirliğimiz hiç şüphesiz bu ülkenin geleceğini de belirleyici olacaktır.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani "Amerika bir önce Suriye'den çekilmeli ve milli egemenlik sağlanmalıdır" dedi. Rusya lideri Vladimir Putin ise "Suriye'nin toprak bütünlüğüne bağlılığımız sürmektedir. Uzun süreli yeniden yapılandırma için birlikte tahlil etmeliyiz. Acaba hangi ek tedbirlere başvurmamız gerekebilir. İdlib'te de Türk muhataplarımızla Soçi muhtırası çerçevesinde ona ek olarak 5 Mart muhtırasının da uygulanabilmesi için var gücümüze çalışıyoruz. Bunlar meyvelerini vermektedir. Terör gruplarının yok edilmesi önceliği ile BM'nin de koordine rolü önemlidir. Rusya olarak bu üçlünün çabalarını desteklemekteyiz. Kalıcı ateşkes için çabaya devam etmek zorundayız.
MERKEL'LE GÖRÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Almanya Başbakanı Angela Merkel ile de telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Görüşmede, Kovid-19 ile mücadelede iş birliği konuları ve ikili ilişkiler ele alınmış, Libya ve Suriye başta olmak üzere bölgesel meselelere ilişkin gelişmeler değerlendirilmiştir" denildi.
ORTAK BİLDİRİDE MİLLİ GÜVENLİK VURGUSU
Üçlü zirve sonrası yayımlanan ortak bildiride 'Suriye'nin toprak birliğine ve bütünlüğüne taahhüt; İdlib anlaşmalarının hayata geçirilmesiyle sahadaki sükunetin sağlanması; Komşu ülkelerin milli güvenliğine halel getirecek ayrılıkçı gündemlere karşı durma kararlılığı maddelerine vurgu yapıldı. Suriye'deki ihtilafın Suriyelilerin öncülüğünde, BM'nin kolaylaştırıcılığında, siyasi süreçle sona erdirilebileceğine dair inanç teyit edildi.