Giriş Tarihi: 11.10.2021 18:21

Son dakika: Bakan Soylu, "Büyükelçiliklerden çıkmayan gazeteciler var”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör, uyuşturucu ve göç konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Vesayetçilere değinen Bakan Soylu, Büyükelçilikten çıkmayan gazetecilerin olduğunu ve son günlerde hareketlendiklerini kaydederken terör, uyuşturucu ve göç olaylarının aynı laboratuvarlardan çıktığını belirtti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye üzerinde oynanmak istenilen oyunlara ve vesayetçilere değinen Bakan Soylu, "Medyası, sermayesi var. Aynı zamanda sivil toplum kuruluşları var. Bilim dünyasından ciddi networklerinin yanında her alana girmiş bağlantıları var. Mesela siyasette çok iyi bir yere gelmeye çalışıyor. Hırsı var, bu hırsını görüyor ve yönetiyor. Diyelim ki basın dünyasında çok iyi bir yere gelmeye çalışıyor. Bu hırsını görüyor ve yönetiyor. Yani Türkiye'de Büyükelçiliklerden çıkmayan gazeteciler var. Hele son dönemlerde bunlar biraz daha hararetlendiler. Şimdi bütün bu yapı bu normal bir durum değil. Yani gidersiniz Büyükelçiliğe de oranın verdiği insider trading'lerle oradan içeriden yapılacak bir takım bilgi sızdırmalarla gelip donanıp da Türkiye'yi zehirlemezsiniz. Burada dezenformasyon yapmazsınız. Biz dönem dönem iş dünyasının Türkiye'de nasıl müdahil olduğunu hep beraber yaşayan yakın bir geçmişe sahibiz. Bütün bunları bir anda ortadan kalkmış bir anda irşad edilmiş, bir anda tamamen milli ve yerli bir pozisyona girmiş değil. Girenler var bu doğru. Yani meselenin bütün noktasını 360 derece görenler var. Bu doğru. Kendi özgüvenini kazananlar var. Bu doğru. Ama şu kart şurada dursun diye pozisyonu biraz da burada tutanlar da var. Bunlar hala uzun zamandan beri devam etmektedir"dedi.

FETÖ'nün bir vesayet olduğunu ifade eden Bakan Soylu, başka vesayetlerinde olduğunun altını çizdi. Soylu, "Türkiye'de şimdi başka bir vesayet söyleyeceğim. Türkiye'nin iki alanda hem hedef hem transit ülkedir. Biri uyuşturucu biri göç. Bunları da dış dünya vesayet olarak nitelendirmeye çalıştı. Amerika Afganistan'ı işgal ettiğinden itibaren uyuşturucu bizim bölgenin bir vesayet mekanizması olarak çalıştı. Yani Afyon dikilen alan yaklaşık 25 bin 30 bin dekardan 250 bin 300 bin dekara kadar çıktı. Bu büyük bir ekonomik güç ve bu bırakın dalgalı denizi durgun denizde gemiyi alabora eder. Bu o kadar büyük bir güç. Ülkelerde para kazanma alışkanlıklarını değiştirir. Bir torbacının aylık geliri 15 bin ile 20 bin lira arası. Biz sahaya bastıkça daha fazla gelir elde ediyor. Çünkü İçişleri Bakanı olduğumuzda toplam 35-36 bin kişiydi uyuşturucudan içeride olanlar, şuan 92 bin 800 civarında. Büyük bir rakam yani. Piyasan biz arzı ciddi bir şekilde engelliyoruz. Ama bu arzı artırmaya çalışan kim? Batıdan kimyasal ve sentetik uyuşturucularla yine aynı ülkeler, doğudan yine doğal uyuşturucularla yine aynı ülkeler. Bunların hiç birisinin sorumlusu biz değiliz. Afrika'nın sorumlusu biz değiliz. Latin Amerika, Afganistan sorumlusu biz değiliz. Amerika kıtasının sorumlusu biz değiliz. Bu düzensiz göçün, kaçak göçün, Suriye'nin sorumlusu biz değiliz. Suriye iç savaşının sorumlusu biz değiliz. Irak'ın sorumlusu biz değiliz. Bütün bunlar öyle bir karmaşıklık ve keşmekeşlik ortaya getirdi ki şöyle düşünmeyin, düşünmeyelim daha doğrusu, işin başında bunlar hepsini planladılar bazen topaç gibi oluyor. Bir şeyi yapıyor ha buradan bu sonuç çıkıyorsa, kervanı yolda düzüyorlar ve burada uyuşturucu ve göç meselesini de bu coğrafyanın üzerine bir ağırlık olarak bir vesayet olarak istedikleri zaman iktidarların sıkışma aralığı olarak değerlendirdiler. Bunu 1970'li yıllarda da yaptılar. 1950'li 60'lı yıllar arasında da yaptılar.1980'li yıllarda da yaptılar. Bütün bunların tamamını ellerinde fazla şey kalmadı. Soğuk savaş döneminin bizi bugün mağlup edememelerinin temel sebeplerinden bir tanesi hala soğuk savaş döneminin materyallerini kullanıyorlar" şeklinde açıklamada bulundu.

UYUŞTURU İLE MÜCADELE KONUSUNDA DÜNYANIN VE AVRUPANIN TAKDİRİNİ KAZANDIK
Türkiye'nin uyuşturucu ile mücadelesine değinen Bakan Soylu, "Dünyada uyuşturucu konusundaki en etkin mücadelede bulunan ülke olarak Türkiye hem dünya raporlarının hem de avrupa raporlarının takdirinin kazanmış bir ülkedir. Niye takdirini kazanır? Avrupa istihbari olarak veya kolluk olarak da bu uyuşturucu ile mücadelede yapmaya çalıştığını ifade eder ama geleneksel olarak uyuşturucu konusunda biraz daha serbesttir. Arzla mücadele konusunda da ancak kendi noktalarına geldiğinde bir terör örgütü organize suç örgütü böyle bir şeyin içindeyse müdahil olurlar. Kullananlara da ses çıkartmazlar. Kullanım yaygınlıklarına. Oysa o kullanım yaygınlıklarını oluşturan bir yerden geliyor bu meret. Tabi burada esas itibariyle Türkiye bu doğudan gelen doğal uyuşturucu batıdan gelen sentetik uyuşturucu saldırısına karşı çünkü biz hem hedef ülkeyiz hem transit ülkeyiz. Burada batıdan gelen sentetik uyuşturucunun kimyasal uyuşturucunun hedefi bizsek biraz da Arap ülkeleridir. Önemli bölümü Arap ülkeleridir. Captagonundan tutun diğer sentetiklerine kadar. Doğan gelen Afyonun ve diğerlerinin de eroinin de Türkiye bir rotasıdır. Tüm rotası değildir üç rotasından bir tanesidir. Bir tanesi trans Rusya rotasıdır. Bir tanesi Türkiye rotasıdır. Bir tanesi de Akdeniz rotasıdır. Aşağıdan İspanya'dan ve İtalya'dan gidebilecek rotadır. Şimdi bu rotaların içerisinde en büyük mücadeleyi veren, en büyük yakalamayı da Türkiye yapıyor."

Terör, göç ve uyuşturucunun birbirleri ile ilişkisinin olduğunun altına çizen Bakan Soylu, "Burada simbiyotik bir ilişki var. Terör, göç ve uyuşturucu konusunda bunu uzun zamandan beri söylüyoruz. Birbirini besleyen yani bir göç ile ilgili bir mesele DEAŞ'a gelebiliyor. DEAŞ'çı bunu PYD'liye verebiliyor. PKK'lıya verebiliyor. PKK başka bir organize örgüt üzerinden bunu başka bir tarafa açabiliyor. Üçü de para kazanıyorlar"dedi.

TERÖR, UYUŞTURUCU VE GÖÇ OLAYLARI AYNI LABORATUVARDAN ÇIKIYOR

Terör, uyuşturucu ve göç olayının aynı laboratuvardan çıktığını ifade eden Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti.
"Hiç başka bir şey aramanın, bunu defalarca söyledik, defalarca söylemeye çalışıyoruz ve bunu söylediğimiz için de buradan da mesela Türkiye'de bir yazar diyor ki "Sen kaç kuruşluk bir adamsın ki, Amerika'yı eleştiriyorsun" diyor. Ve bunun hesabını vereceksin diyor. Şimdi burada bu Amerika kendisini eleştiriyor. Yaptığı işler vesilesiyle. Eleştirdiği için politikasında ray değişikliği yapmaya çalışıyor ve yapabiliyor. Yapmak için her türlü eleştiriyi de göz önüne alıyor. Şimdi burada Türkiye her taraftan saldırdılar. FETÖ ile yapmaya çalıştılar beceremediler, diğer taraftan özellikle terör örgütü ile mücadele konusunda istedikleri ambargoyu koydular beceremediler. Ekonomik olarak sıkıştırmaya çalıştılar moralimizi bozmaya çalıştılar kritik dönemlerde kritik mesajlar verdiler yani ekonomimizin de pandemi döneminde sıkışık olduğu zaman dilimlerinde bu mesajları verdiler beceremediler başaramadılar. Neyle yapabiliriz bunu dediler biraz daha üzerlerine gidelim narkotik meselesinde bunun üzerine ama somut bir söz konusu değil. Dünyada hiçbir ülke kokain yakalıyor diye esrar yakalıyor diye eroin yakalıyor diye suçlanamaz. Bu bir komedidir. Bu ancak Türkiye'nin muhalefetinin de garabeti olabilir. Onu da kimse ciddiye almaz. Neden söyleyeyim? Bunun da bir sebebi var. Millet yaşadığına bakar. Bu ülkenin okullarının önünde uyuşturucu satılıyordu, bugün satılmıyor. İki, satılamaz daha doğrusu. En şiddeti ile beraber cevap veririz. Ve Türkiye'de uyuşturucu konusunda ölümler 920-940 seviyesine kadar geldi. Şuanda 314'dü geçen yıl. Bu yıl da yüzde 15 altı bandında gidiyoruz. Yani 2009'lu 2008'li 2010'lu senelere düştük daha da düşeceğiz. Ve neye karşı? Amerika'nın bu dönemde oradaki ekimi 10 kat arttırmasına karşı. Neye karşı? Avrupa'da ciddi bir şekilde laboratuvarlarda kimyasal uyuşturucu üretilmesine karşı. Neye karşı? Venezüella Kolombiya gibi kimin elinin kimin cebinde belli olmadığı her türlü uyuşturucu senaryosunun orada işlendiği bir anlayışa karşı."

GÖÇMEN KONUSUNDA DÜNYANIN EN İYİSİYİZ
Türkiye'nin göçmenler konusu ile yakından ilgilendiğinin altını çizen Bakan Soylu," Türkiye'de toplam yabancı sayısı 5 milyon 239 bindir. Bunların 3 milyon 700 bini Suriyelidir. Bunun 1 milyon 214 bini ikametlidir. Bunun 311 bini de mültecidir. Biz 2016 yılından beri 286 bin kişiyi sınır dışı ettik. Afganistan, Pakistan, Afrika… Dünya'da böyle bir dışı görülmemiştir bir tane örneği yoktur. 1 milyon 704 bin 10 yakalama yaptık. Şimdi bu sayıları düşeceksiniz. 2016'dan itibaren 604 bin 804 kişi deniz ve karadan Avrupa'ya geçti. 100 bin de uluslararası koruma. Biz bu yıl Taliban yönetimi gelene kadar Afganistan'dan yakaladığımız yüzde 80'ini geri gönderdik. Dünya'da bir tane daha böyle geri gönderme başarısı yoktur. Bizim öyle bir göç politikamız vardır ki dört ana ayak üzerine oturtulmuştur. Bir taraftan geri gönderme bir taraftan kaynağına yönelik bir göç politikası mesela bir İdlib'te tutuyoruz. Nasıl tutuyoruz biriket evler yapıyoruz ve 45 bini bitti. 58'bine kadar çıktık cumhurbaşkanımız 100 bin dedi bunu da sağlayacağız inşallah. İdlib, Cerablus, Azez, El-Bab, Mare ve o bölgenin tamamında, Kuzey Halep dediğimiz bölgenin içinde her şey var sağlık, eğitim her şey ve bu insanları orada tutuyoruz. İçeride uyum, eğitim, güvenlik, geri gönderme merkezlerimiz. Bütün bunları sağlayabilme kabiliyetine sahip bir Türkiye tablosu var. Ve biz bunu dünyada en iyi yöneten ülkeyiz. Bizi bu konuda en iyi anlayan Merkel'di ben bunu her zaman söylerim. Merkel kendi siyasetini, Avrupa'yı ikna edemedi ama onlar da 1 milyon civarında göçmen aldılar"dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.