Giriş Tarihi: 5.05.2022

Mağdur askerler FETÖ işkencelerini anlattı

FETÖ/PDY'nin Hava Harp Okulu'nda kendinden olanlara dokunmayıp aktif darbe girişiminde kan döktürdükleri, kendinden olmayanlara yaptığı işkencelerle nasıl kan kusturdukları ortaya çıktı. SABAH mağdur öğrencilerin ifadesine ulaştı. Okuyanların kanını donduran ama onlarca öğrencinin en acı gerçeği olan işkenceler gün yüzüne çıktı. Mağdur eski askeri öğrencilerin ifadelerine göre, FETÖ kendisinden olmayan askeri öğrencilere, yıllarca süren komando dansı, çin oturuşu, şınav pozisyonunda sıcak zeminde tutularak ellerinin içinin patlatılması, kusturana kadar döndürmek, kusmuklarında süründürmek, eşcinsellik damgası, kendi boyları kadar çukur kazdırarak adeta mezarlarını hazırlama gibi yıldırma taktikleri uyguladı.

FETÖ/PDY'nin Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içinde önem verdiği ilk yapılanma Hava Harp Okulu'nda başladı. Öyle ki birçok öğrenci yıllarca sistematik işkence gördü. Sindirilerek istifaya zorlandı. Zorlanmayanlar ise aktif olarak darbe girişiminde rol aldı. SABAH ikinci perdeyi açtı. Soruşturmanın başlangıcında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmal Uçar'ın, "mağduriyetlerine sebebiyet verilen öğrencilerin tamamının irtibat numaraları bulunarak, ifade vermek üzere adliyeye intikalini sağlayalım. Bu uğurda hiçbir fedakarlıktan kaçınmayalım" şeklindeki talimatının ardından İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu'ndaki Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mesut Erdinç Bayhan'ın koordinesinde ve emekli Askeri Yargıtay Üyesi olup şuan Cumhuriyet Savcısı Levent Bilgi'nin yürüttüğü soruşturma kapsamında FETÖ'cülerin kendilerinden olmayan öğrencilere akıl almaz işkenceler yaptığı ortaya çıkarıldı.

"İŞKENCEYİ DUYDUĞUM İÇİN ÇANTAMDA SARGI BEZİYLE GİTTİM"

"FETÖ/ PDY silahlı terör örgütüne üye olma", "işkence yapma" ve "Askeri Ceza Kanunu'na muhalefet" suçlarından yürütülen soruşturmada mağdur öğrenciler ifade verdi. Titizlikle alınan ifade işlemlerinde 2004 yılında Bursa Işıklar Askeri Lise sınavını kazanarak eğitimine başlayan B.Y.'nin de ifadesi alındı. Birden başlayan baskılarla ceza almaya başladığını ama her şeye rağmen mezun olarak Yalova'daki Hava Harp Okulu Öğrenci Eğitim Merkezi'ne gittiğini anlatan B.Y., "FETÖ'cü olduğundan şüphe etmediğim Hüseyin Mayda'nın elinde bir liste vardı. Listeyi okuyup adımı söyleyerek, 'ooo biz de seni bekliyorduk' dedi ve çantamı aradı. Çantamda sargı bezi, yara bandı olduğunu görünce 'güzel tedarikli gelmişsin. Burada ihtiyacın olacak' dedi. FETÖ/PDY'nin kendilerinden olmayan öğrencilere her türlü işkence yaparak ayrılmaya zorladıklarını duyduğum için çantamda o malzemelerle gitmiştim" dedi.

"ELLERİMİN İÇİ PATLADI, ÖLÜMÜNE PERİŞAN ETTİLER"

B.Y., Yalova'daki kampın Öğrenci Uçuş Seçimi (OSO) kampı olmasına rağmen 'muhteşem 33'lü denilerek kendisinin de aralarında bulunduğu bir grup öğrencinin özel bir gruba ayrıldığını ve en az 7-8 saat aralıksız ve kesintisiz dikenlerin üzerinde şınav, komando dansı, çin oturuşu (sandalye pozisyonunda ayakta durmak) gibi işkencelerin yapıldığını anlattı. Dahası da vardı. Okuyanların ve duyanların katlanmakta zorlandığı işkenceleri yaşamışlardı. "Tam anlamıyla işkenceden ağır bir muameleye tuttular. Uzun süre şınav pozisyonunda sıcak zeminde tutarak ellerimin içinin patlamasına neden oldular. Bana göre işkence, onlara göre eğitim faaliyeti dahilinde bizi sinek gibi görerek adeta ölümüne perişan ettiler" dedi.

"KUSMUĞUMUZDA SÜRÜNDÜRÜYORLARDI, İNSANIN DAYANABİLECEĞİ ŞEYLER DEĞİLDİ"

Günde 2,5 saat uyuduklarını ve yemekhane dahil her yere sürünerek gitmelerinin istendiğini anlatan B.Y., "Ağır şekilde komando dansı yaptırarak ve psikolojik baskı uygulayarak beni meşhur edeceklerini söyleyip alay ederek fotoğraflarımı çektiler" dedi. Yunanistan'a kaçan darbeci F-16 pilotu Musa Ekmekçioğlu'nun kendilerini kusana kadar döndürdüğünü de söyleyen mağdur, "Kusmuğumuzun üzerinde süründürme, bizler sürünürken artık kanayan ve yaraya dönüşen vücudumuza postallarla basıp tekmelerlerdi. Kusmayan yoktu. Bunlar insanın dayanabileceği türden şeyler değildi" diyerek yaşadığı kabus dolu anları anlattı. Dahası o dönem kendilerinin yaşadığı bu vahşete gülen komutanların olduğunu ve isimlerini verdiği FETÖ'cülerin darbe girişiminden sonra hüküm giydikleri ortaya çıktı.

ADETA KENDİ MEZARLARINI KAZDIRMIŞLAR

Bir gün gece nöbeti tutarken 4-5 öğrencinin üzerine çullanıp plastik kelepçe ile ellerini arkadan ve ayaklarını da bağladığını dahası başına da çuval geçirildiğini söyleyen B.Y., "Sürükleyerek bir yere götürdüler. Üstümü yırtıp tabiri caizse beni çırıl çıplak bıraktılar" dedi. Sudan sebeplerle ceza aldığı için disiplin puanının oldukça düştüğünü de aktaran B.Y., "7-8 saate varan günlük sürünme, kendi boyumuz kadar mezar gibi çukur kazma, saatlerce komando ve piyade dansı, sürünürken botlarla tekme atma... 'Sizden asker olmaz, bizi de kendinizi de yormayın, buradan mezun olmanızın imkanı yok' gibi hakaretler artık sıradan bile değildi. Her saniye duymaya alışmıştık. Ellerim, vücudum, ayaklarım yara bere içinde yatağıma girerdim. Daha sonra yatağını temiz tutmuyorsun diyerek bir daha ceza verirlerdi. Doktora gitmemiz yasaktı. Ayakta duramayacak, insanlığımızdan utanacak hale gelmiştik" diyerek yaşadığı trajediyi anlattı.

GERÇEKLERİ GÜN YÜZÜNE SERDİ

Emin olduğu sınavlardan kurşun kalemle cevapladıkları soruların silinip yanlış şıkların işaretlenmesiyle düşük puan aldığını da söyleyen B.Y., dahası 2011 yılında kopya çektiği iddia edilerek haksız ve ilgisiz yere okulla ilişiğinin kesildiğini belirtti. Kendilerine işkence yapanların dışında bizzat FETÖ'cü olduğunu bildiği öğrencilerin kendilerini gizlice dinlediğini de söyleyen B.Y., "Hatta bir gün dolabımı açtığımda dolap içinde saklanmış öğrenci gördüm. Bitmek bilmeyen cezalarımıza yenisi eklenirdi. Ailem İstanbul'daydı ama neredeyse her hafta sonum oda hapsinde geçiyordu. Arada bir delirmeyelim diye yolladıkları oluyordu" dedi. Yalova Eğitim Kampı döneminde işkenceye maruz kalırken komşu filo komutanı eski Kurmay Binbaşı Hasan Hüsnü Balıkçı'nın da işkence faaliyetlerine gelerek haline güldüğünü söyleyen B.Y., "O da FETÖ'cü çıktı çünkü 15 Temmuz akşamı meclisi bombalayan uçağı kullanan kişidir" diyerek aslında gerçekleri gün yüzüne sermiş oldu.

İĞRENÇ DEFİLE TALİMATI

Soruşturmadaki bir diğer mağdur Ü.S.'da eğitimde maruz kaldığı tüyler ürperten işkenceleri anlattı. Ayaklarını pencereye koydurarak şınav pozisyonu aldırmak gibi tıpkı B.Y. gibi sayısız eziyetler yaşadıklarını belirten Ü.S, "Kendilerinin defile dediği ve bizim onurumuzla alay etmek maksadı ile saçma sapan kıyafetleri tek olarak sol ayakta bot, kafada şapka, altta şort, sol ayakta çorap, elde diş fırçası şeklinde komutlar verip bunları dakikalarca yapmamız konusunda talimat veriyor, karşımızda gülüyorlardı" dedi.

İŞTE ÇARKIN KİRLİ YÜZÜ

Kirli çarkın nasıl darbe girişiminin ilk adımları olduğunu ve nasıl bir örgütlenme içinde olduklarını da anlatan Ü.S., "Hava Harp Okulu eğitim literatüründe 'kadet' olarak nitelendirilen bizler gibi öğrencilik statüsünden başka bir farkı bulunmayan 4. Sınıf öğrencilerine filo, kol ve tim komutanları tarafından bir subaya tanınmayacak şekilde imtiyaz ve yetki veriliyordu. Bu işkencelerin bir askeri öğrenci tarafından kurgulanması mümkün değildi. Filo komutanlarından başlayarak en kıdemsiz tim komutanına kadar devam eden ve onların atadığı ve belirlediği Harbiyeli lider personellerinin kendi düşünce yapısında olmayan öğrencileri mezun etmemek ve okuldan ayrılmaya ikna etmek için işkenceleri organize şekilde yapıyorlardı. Dolayısıyla filo, kol ve tim komutanları da bu kirli çarkın içindelerdi" diyerek gerçekleri gün yüzüne serdi.

DARBECİ, MASUMLARIN ADINI EŞCİNSELE ÇIKARMIŞ

Anlattığı ve yaşadığı işkenceler ise kan dondurdu. Sıcak havada havada asılı duran ışıklandırma direğine eliyle selam durarak tekmil vermek, saatlerce kum tepesinden yuvarlanarak yere düşmek, sert zeminde kafa üzeri takla atmak ve yara bere içinde kalmak. Ama dahası da vardı. Öyle ki kullandığı parfüm nedeniyle darbe girişiminde aktif rol oynayan Emre Ateş'in adını eşcinsele çıkardığını söyleyen Ü.S., "Yine intibak kampında bir gece çadırıma geldi. Kampetime oturdu ve komut vererek ayağımda bağdaş kuracak vaziyette 1 saatten fazla çökmemi sağladı. Okuldan mezun olamayacağımı açıkça söyleyerek psikolojik baskıda bulundu" dedi.

BAŞVURMADIKLARI KİRLİ TEZGAH KALMAMIŞ

Bir gün ailesinin ziyarete geldiğinde vücudundaki yara izlerini görüp dehşete düştüğünü söyleyen Ü.S., "Bana yapılanları ayrıntılarıyla anlatıp kimseye söylememelerini tembih ettim. Daha sonra 4. Filo'da eğitime başladım ama hak etmediğim şekilde disiplin cezasına maruz bırakıldım. Laptop çantamda CD buldum. Bilgisayarıma takıp ne olduğuna baktığımda cinsel içerikli filmler olduğunu gördüm. Yine bir tarihte çantamda kadın çamaşırı buldum. Bunlar üzerimdeki psikolojik baskıyı artırmaya yönelikti. Arkadaşlarımın yatağının altında cinsel içerikli fotoğraflar, iddia kuponları konuyordu" diyerek FETÖ'cülerin her türlü kirli oyuna başvurduğunun portesini çizdi.

"FETÖ'CÜ ÇETENİN HAVA KUVVETLERİ'NİN EMİR KOMUTA MERKEZİNİ BÜYÜK ORANDA ELE GEÇİRDİĞİ NETTİR"

Kol, filo ve tim komutanlarının ahlaksız ve tutarsız davranışlarından bıktığı için ayrılış dilekçesi verdiğini ve işkenceye maruz kalmadan mezun olan FETÖ'cülerin isimlerini de aktaran Ü.S., kendisine işkencede bulunup okuldan ayrılmasını sağlayan herkesten şikayetçi olduğunu söyledi. Ve çok çarpıcı bir gerçeğe de değindi, "2016'dan geriye dönük olaylar irdelendiğinde Hava Harp Okulu Alay Komutanı Kurmay Albay İsmail Taş'ın Ergenekon kumpas soruşturmasından tutuklanıp, onun yerine çok uzun süreli olarak Kurmay Albay Fethi Alpay'ın getirilmesi, sonradan Yüksek Askeri Şura kararıyla önce Tuğgeneralliğe sonra Tümgeneralliğe ve darbe girişiminin İstanbul ayağını yönetmesi bir tesadüf olamaz. Yine askeri lise mezunu öğrencilerinin neredeyse yarısından fazlasının ayrılmaya zorlanarak, kendi görüş ve himayelerindeki örgüt mensubu öğrencilerin pilot yapılıp darbe girişimine katılması bir bütün olarak değerlendirildiğinde FETÖ'cü çetenin Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın emir komuta merkezini büyük oranda ele geçirdiği nettir" dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.