İşte bu gençlerle yaraları saracağız

Buket Sena, Fatma Nur ve Neslihan. Onlar 6 Şubat'ta meydana gelen asrın felaketi depremlere Hatay'da ve Kahramanmaraş'ta yakalandı. Kimi üzerine yıkılan duvarın altından çıktı kimi de hasar gören evlerinden kendisini dışarı güçlükle attı. 3 genç kız geride arkadaşlarını, hatıralarını ve yıkılmış evlerini bırakıp aileleri ile birlikte Konya'ya geldi. Üçünün de ortak özelliği ise hayalleri, hedefleri halen devam ediyor. Buket Sena sınıf öğretmeni, Fatma Nur savcı, Neslihan ise iyi bir avukat olmak istiyor. 3 genç kızı sınavlara ise gönüllü öğretmenler hazırlıyor. Öğretmenler öğrencilerin kaynak kitap ihtiyaçlarını karşılıyor, kırtasiye desteği sağlıyor, özel dersler veriyor. Bununla da sınırlı kalmayıp deprem bölgelerindeki çocuklara kırtasiye desteği de veriyor.

'BİZİM BİR AMACIMIZ VAR; VATANA VE MİLLETE HİZMET ETMEK'
Depremin acılarını unutmak isteyen 3 genç kız duygularını SABAH'a anlattı. 3'ünün de tek düşüncesi ise vatana ve millete en iyi şekilde hizmet edebilmek.

Buket Sena Türkmen (17), "Kahramanmaraş Elbistan'da ailemle birlikte depremi yaşadım. Akrabalarımız ve sevdiklerimizden kaybettiklerimiz oldu. Ama biz buraya pes etmemek için geldik. Hayallerimiz vardı ve bu hayallerimizi burada da devam edeceğiz. Bu konuda bizi gönüllü olarak sınavlara hazırlayan öğretmenlerimize söz veriyoruz. Çok iyi çalışacağız. Diğer arkadaşlarımıza da çağrımız, lütfen pes etmesinler. Hayat halen devam ediyor. Biz geleceğin nesilleri olarak bu ülkeyi bu vatanı dimdik ayakta tutacağız. Sınıf öğretmeni olmayı çok istiyorum. Deprem evlerimizi yıktı ama hayallerimi yıkamadı. Ülkemiz tek bir yürek oldu. Birbirimize sıkı sıkı tutunup daha da güçlenip ayağa kalkacağız. Halkımız da bize çok büyük bir destek verdi. 1 ay kadar gibi bir süre eğitim alamadık. Ama burada gönüllü öğretmenlerimiz bizi sınavlara çok güzel hazırlıyor" dedi.

Fatma Nur Özavcı (19) , "Depreme Kahramanmaraş merkezde yakalandık. O hissi hiç unutamam. Ailem çok korktu. Ama çok şükür hayattayız. Konya'ya geldik. Hiç pes etmedik. Hayat devam etmek zorunda. Memleketimizi çok özledik ama burada öğretmenlerimiz sağ olsunlar bize çok güzel bir imkan sağladılar. Sınava kadar burada kalmaya karar verdik. Hukuk Fakültesi kazanıp savcı olmak istiyorum. Ülkem için hizmet etmek istiyorum. İnsanlara faydalı olmak istiyorum. Her şeyin güzel olacağını düşünüyorum. Öğretmenlerimi çok seviyorum. Gönüllü olarak bizlere ders veriyorlar. Memlekete döndüğümde bile onları asla unutmayacağım. 1 ay ders çalışamadık. Bir yerden başlamamız gerekiyordu ve şimdi buradayız" diye konuştu.

11. sınıf öğrencisi Neslihan Bük (17) , "Hatay Antakya'dan geldim. Yaşadığımız felaket çok zordu. Uyandığımızda eşyalarımız ve duvarlarımız yıkılıyordu. Üzerimde taşlar vardı. Güçlükle dışarı çıkabildim. Depremden 10 gün önce dershaneye yazılmıştım. Hukuk okumak, iyi bir avukat olmak istiyordum. Bu hayallerimi bitirmedim. Umarım başaracağım. Hayatımı yoluna koyacağımıza inanıyorum. Burada öğretmenlerim artık benim ailem gibi. Her türlü imkanı bize sağlıyorlar. Kaynak olsun, kitap olsun kalemine kadar bize her şeyi sağladılar. Umutlarım her zaman var olacak. Şehrimiz yıkıldı, yeniden inşa edilecek. Ben bu ülke bu vatan bu millet için her şeyi yapmaya hazırım" ifadelerini kullandı.

'ONLARI ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ'
Gönüllü Öğretmenler Platformu'nun bugün 550'nin üzerinde bir gönüllüsü var. 150 depremzede öğrenciyi ise sınava hazırlıyorlar. Onların dertleriyle dertlenip mutlulukları ile seviniyorlar.
Felsefe öğretmeni Nesibe Öztaş , "Ülkemizde yaşanan büyük deprem olayından sonra bizlerde ülke olarak kilitlendik ama bizlerde eğitimci olarak bir işin için tutmak istedik. Özellikle sınava hazırlanan öğrencilerimizin bu noktada eksik kalmalarını istedik. Gönüllü öğretmenler olarak bir araya geldik. Kitaplar, kırtasiye destekleri ve özel derslerle katkı vermek istedik. Bu doğrultuda bize ulaşan öğrencilerimiz ve çok fazla ulaşan öğretmenlerimiz oldu. Bir araya gelerek yapabiliriz diye konuştuk. Giderek daha da büyüdük ve kocaman bir aile olduk. Bu enerjiyi öğrencilerimizden ve ailelerinden aldık. Bize onlar güç verdi. Şuan bizim grubumuzda 550'yi aşkın eğitimcimiz var. Bunların arasında akademisyenlerimiz, doktorlarımız ve yurtdışından da öğretmenlerimiz var. Konya da olan öğretmenlerimiz yüz yüze il veya yurtdışında olan öğretmenlerimiz ise online olarak ders veriyorlar. 150 öğrenciye ulaştık. Halen çalıştığımız öğrencilerim var. Konya'da bulunan öğrencilerimize kırtasiye desteklerini elden veriyoruz. İl dışındaki öğrencilerimize ise kargo ile gönderiyoruz" dedi.

Platformun kurucularından fizik öğretmeni Fatih Keskin , "Deprem bölgelerinden gelen öğrencilerimiz buradan yararlanabilir. Hiçbir şart koşmadan onları kabul ediyoruz. Sadece şuan ki dönem de değil üniversiteye gidecekleri zamanda onların yanlarında olmayı sürdüreceğiz. Öğretmenlerimiz sanki kendi kardeşleri, çocukları gibi ilgileniyor. Bu açıkları en kısa sürede kapatabileceğimizi söyleyebilirim. Bütün gönüllü öğretmenlerimizi öğrencilerimizin kalplerine dokunabilmeleri için platformumuza bekliyoruz. Biz din, dil, ırk ayrımı yapmıyoruz. Bütün depremzede öğrencilerimize canı gönülden kapımız açık.