Baba mirası eğitim aşkı

Türkiye'nin karanlık yıllarında terör örgütünün kurşunlarına hedef olan onlarca şehit öğretmenin çocukları da öğretmen olmayı tercih etti. 1993'te Diyarbakır'da şehit edilen Mehmet Dayan'ın 2 kızı da öğretmen oldu. Şehit Öğretmen Dayan'ın büyük kızı 37 yaşındaki Havva Köse 15 yıldır, 35 yaşındaki küçük kızı Sacide Kartal da 11 yıldır öğretmenlik yapıyor. 1994'de Bingöl'de şehit edilen öğretmen Hayati Kapukaya'nın kızı Hilal Tüzek de babasının izinden gitti. 35 yaşındaki Hilal öğretmen 10 yıldır Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak görev yapıyor.

TERÖR EĞİTİMLE AŞILIR
İstanbul Kartal Hürriyet Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde görevli Hilal Tüzek, Öğretmenler Günü'nde hislerini SABAH'la paylaştı. Hilal öğretmen, babası Hayati Kapukaya'nın şehit edildiğinde henüz 5 yaşında olduğunu söyledi. O günden beri öğretmenlikten başka bir meslek düşünmediğini anlatan Hilal öğretmen; "Babamın tayini Doğu'ya çıkmış. O zamanlar Doğu'da terör olayları olduğu için 'Sakın gitme' demişler. Babam da 'Ben gitmezsem, sen gitmezsen o çocukları kim eğitecek' demiş. Kendisi şehit edildiğinde henüz 3 yıllık bir öğretmendi. Ama o kadar çok öğrenciye dokunmuş ki birçoğu hala ziyaretimize gelir. Ben de babam gibi geleceğe ışık tutmak istedim. Terör de eğitimle aşılır. Nice çocuk cahillikten terör örgütünün kucağına düştü. Ama artık Doğu illerimiz çok güvenli. Bu çok mutluluk verici." dedi.

İKİ KARDEŞ DE BABASININ İZİNDE
Şehit öğretmen Mehmet Dayan'ın Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olan büyük kızı Havva Köse bugün Mersin Yenişehir Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde müdür yardımcısı olarak görev yapıyor. Küçük kızı Sacide Kartal da Mersin Tarsus Adile Onbaşı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde okul öncesi öğretmeni olarak ablasıyla birlikte babasından miras kalan eğitim meşalesini taşıyor. SABAH'a konuşan Havva öğretmen babası şehit edildiğinde kendisinin 8, kardeşinin de 6 yaşında olduğunu söyledi. Öğretmenlik mesleğinin adeta içine doğduklarını anlatan Havva Öğretmen; "Babam çok idealist, aktif bir öğretmendi. Öğrencileriyle birebir ilgilenirdi. Evimizden öğrencileri hiç eksik olmazdı. Babam vefat ettikten sonra da öğrencileri ve öğretmen arkadaşları bizi hiç yalnız bırakmadı. Bir eğitim camiasının içinde doğup büyüdük. Öğretmenlik mesleği kanımıza işledi" dedi. Havva öğretmen; "Babamızla gurur duyuyoruz. Hala öğrencileriyle görüşürüz. Bize 'Rahmetli hocamız bize zamanında o kadar güzel şeyler öğretti ki onunla ne kadar gurur duysanız azdır' derler hep. Şimdi dümeni bizler devraldık" diye konuştu.